“Bir sözünüz yüzlerce insanı öldürebilir!

YENİDÜZEN, ‘İŞİN ZOR’u yazı dizisiyle bu kez adı pek bilinmeyen ama en çok merak edilen hava trafik kontrolörlerini mercek altına aldı

 

 

YENİDÜZEN, ‘İŞİN ZOR’u yazı dizisiyle bu kez adı pek bilinmeyen ama en çok merak edilen hava trafik kontrolörlerini mercek altına aldı. Bir yıllık çok zor eğitim sürecinin ardından gerek zeka gerek yetenek ve karakteristik özellikleriyle elenerek sınavı geçenlerin sahip olduğu mesleği kaleme aldık. Sivil Havacılık Dairesi’nde binlerce uçak seferinin iniş ve kalkışını kontrol eden, tek bir sözle yüzlerce insanın hayatına mal olabilecek ‘kule’, ‘saha’ ve ‘yaklaşma’ sektörlerinden oluşan kontrolörlüğü Sevgi Er ile konuştuk…

Didem MENTEŞ

Dünyadaki en zor mesleklerden biridir hava trafik kontrolörlüğü… Sorumluluk isteyen, güçlü karakter isteyen, vicdan isteyen bir iş… Ne dikkatsizliğe, ne boşluğa ne uykusuzluğa gelecek kadar riskli… En önemlisi de “bir sözle yüzlerce insanın ölebileceği” bir meslek…

Kontrolörler

YENİDÜZEN, ‘İŞİN ZOR’u yazı dizisiyle bu kez adı pek bilinmeyen ama en çok merak edilen hava trafik kontrolörlerini mercek altına aldı. Bir yıllık çok zor eğitim sürecinin ardından gerek zeka gerek yetenek ve karakteristik özellikleriyle elenerek sınavı geçenlerin sahip olduğu mesleği kaleme aldık. Sivil Havacılık Dairesi’nde binlerce uçak seferinin iniş ve kalkışını kontrol eden, tek bir sözle yüzlerce insanın hayatına mal olabilecek ‘kule’, ‘saha’ ve ‘yaklaşma’ sektörlerinden oluşan kontrolörlüğü Sevgi Er ve Sinem Babacan’dan dinledik.

Kule, saha ve yaklaşama…

Sivil Havacılık Dairesi’ne ulaştığımızda birçok güvenlik kapısından geçerek, idari yetkililerle sohbet ettikten sonra ilk önce KULE’ye çıktık. Kule’den içeri girer girmez Ercan Havaalanı yukardan seyretmenin keyfini yaşadık. Kapıdan girer girmez, son teknoloji bilgisayarlar, aletler dikkatimizi çekti. Ayrıca nöbetleşerek iş başı yapılan kulede dinlenme ve temel ihtiyaçların giderilebilmesi için eşyaların yer aldığını gözlemledik. Çünkü kontrolörlerin ara ara dinlenmesi ve gözlerinin pistten ayrılmaması gerektiğini öğrendik. Daha sonra ‘SAHA’ ve ‘YAKLAŞMA’ sektörlerinin yer aldığı SMART binasına geçtik ve son teknoloji cihazları inceleme fırsatı bulduk.

“Mesleğe girmeden önce işle ilgili tek bir bilgimiz yoktu”

Sivil Havacılık Dairesi’nde hava trafik kontrolörü olarak 7,5 yıldır çalışıyor Sevgi Er… Şuanda Kule kontrolörü olarak hizmet veriyor. Mesleğe girmeden önce bu iş hakkında tek bir bilgisi olmadığını, açılan münhalla sınava girdiğini söylüyor. Ve sınava giren çoğu insanın da bu işin ne olduğunu bilmeden, bu yola girdiğini anlatıyor. “Sınavı geçtik sonra mesleğin ne olduğunu, ne iş yapacağımızı bir nebze olsun öğrendik. Ama nasıl yapacağımız konusunda herhangi bir fikrimiz yoktu. Sınavı geçtikten sonra daireye geldik. Birkaç hafta misafir gibi kule de yapılan işi gördük. Hiçbir fikrimiz olmadan, hiç bir şey anlamdan frekansları dinledik. Ne kontrolörlerin söylediklerini ne de pilotların söyledikleri konusunda fikrimiz yoktu. Türkiye’deki kontrolör yetiştirilmesi için açılan 1 yıllık çok zor bir kurs programına katılacaktık. Belli tarihlerde açılıyordu, onu beklemek 2-3 hafta boyunca buraya geldik. Kursa gittiğimizde hiçbir şey bilmiyorduk. Kursumuzu Ankara Esenboğa SMİLATÖR Binası’nda gördük. 3 ay teoride geriye kalan dönemleri de pratikle geçti. Bayağı zor bir süreç geçti. Sadece teoride bile 50 kadar sınava girmişliğimiz vardır. Teoriler bittikten sonra artık iş üstü eğitimlerimiz başladı”

“Kule’, ‘Yaklaşma’ ve ‘Saha’…”

Kontrolör mesleğinin 3 sektöre ayrıldığını anlatıyor Er, ‘Kule’, ‘Yaklaşma’ ve ‘Saha’… “İlk önce kule eğitimini aldık. Ankara Esenboğa SMİLATÖR Binası o kadar iyi bir teknolojik aletler vardı ki kendimizi Esenboğa’nın kulesinde gibi hissediyorduk. Gerçek hava trafiğini idare eder gibiydik. Kurs bittikten sonra gelir gelmez, hava trafik kontrollerinde tek başımıza çalışma yetkimiz yoktur. O sınavı geçtikten sonra lisans sınavına girdik. Her bir sektör için ayrı ayrı iş üstü eğitimlerimiz oldu. Burada tecrübeli kontrolörümüz yanında dereceye ve yeterliliğe göre 2-3 ay iş üstü eğitimi gördük. İş üstü sınavını da geçtikten sonra tek başımıza kontrolörü elimize alabildik.

“Bir uçağın piste inmesi için pistin bomboş olması gerekir. Bir köpek dahi olmaması gerekir çünkü uçak inemez tehlikeli olur. Bir kontrolörün gözü sürekli pistin üzerinde olması gerekir. Bizim kulede birinci görevimiz pistin tertemiz olmasını sağlamaktır. Sadece pistte değil havada da hiç bir şey olmaması gerekir”

“Kontrolörün gözü sürekli pistin üzerindedir”

Kule kontrolörünün ne olduğunu, neler yaptıklarını anlatan Sevgi Er, yüzlerce insanın hayatının söz konusu olduğu mesleğin önemine dikkat çekiyor.

“Kulede boş olma ihtimali yoktur. 24 saat boyunca kontrolör görev başındadır. Bir gün dolu bir gün boş olarak vardiya usulü çalışıyoruz. Bir ekip gelmeden diğer ekip işten çıkamaz. Gelen ekip, bir önceki ekipten tüm bilgileri alır. O an geliş ya da kalkış var mı ya da herhangi başka bir durum var mı bunlar tek tek aktarılır. Her şey aktarıldıktan sonra trafik kontrol edilir, her şeyin anlaşıldığından emin olunca görev devredilir. Arkasını temiz bırakmak zorundadır çünkü söylemeyi unuttuğu en ufak şey hata yaşanmasına neden olur. Geldiğimiz zaman neyle karşılaşacağımızla ilgili hiçbir fikrimiz yok. Örneğin bir İstanbul- Ercan’dan gelişte olan bir uçak önce saha ve yaklaşmaya sonra kuleye gelir. Bir uçağın piste inmesi için pistin bomboş olması gerekir. Bir köpek dahi olmaması gerekir çünkü uçak inemez tehlikeli olur. Bir kontrolörün gözü sürekli pistin üzerinde olması gerekir. Çünkü çok hızlı bir şekilde iner, ani manevralar yapması mümkün değildir. Bizim kulede birinci görevimiz pistin tertemiz olmasını sağlamaktır. Sadece pistte değil havada da hiç bir şey olmaması gerekir. Pist gibi havanın da temiz olması gerekir. Kuş sürüsü ya da yakınlarda çıkan bir yangın nedeniyle yükselen dumanlar, pilotun görüşünü engeller. Gece daha risklidir. Gecenin şöyle bir dezavantajı vardır. Gece bir köpek piste atıldığı zaman onu görme ihtimali çok zordur. Çünkü pist ışıkları etrafın aydınlanması için değil pilotun görmesi içindir. Pistteki radarlar yaklaşan uçağı görüp tespit ediyor. Biz bilgisayarlarımızda güzergahı takip ediyoruz. Her uçak seferinin bir çağrı adı vardır, biz çağrı adlarını kullanıyoruz”

“Mesleğimizin en büyük zorluğu sorumluluk ve vicdandır… Çünkü yapılan en ufak hata insanların hayatına mal olabilir. Biz kursa gittiğimizde ilk dersimizde hocamız; ‘Tebrik ediyorum sizi, bir sözünüzle yüzlerce kişiyi öldürebilecek mesleğe girdiniz’ dedi. Bayağı etkilenmiştik. İşin farkındalığı ve ciddiyeti çok önemli çünkü şakası yok, hiç şakası yok…”

 “Sorumluluk ve vicdan ister…”

Kontrolör olmanın en büyük zorluğunun sorumluluk ve vicdan olduğunu söylüyor Sevgi Er… “Bir sözünüzle yüzlerce kişiyi öldürebilecek bir meslek olduğunu öğrendik” diyor… “Mesleğimizin en büyük zorluğu sorumluluk ve vicdandır… Çünkü yapılan en ufak hata insanların hayatına mal olabilir. Şöyle ki; biz kursa gittiğimizde ilk dersimizde hocamız; ‘Tebrik ediyorum sizi, bir sözünüzle 400 kişiyi öldürebilecek mesleğe girdiniz’ dedi. İşimizi gördüklerimizden birazcık öğrendik ama bu söz hepimizi bayağı etkiledi. İşin farkındalığı ve ciddiyeti çok önemli çünkü şakası yok, hiç şakası yok…”

“Henüz kalkmaması gereken uçağa kalkış izni verdim”

Eğitim dönemindeyken yaşadığı küçük bir hatayı hiç unutmuyor Sevgi Er… “Eğitimde olduğum bir gün kule reisim yoktu, kule yetkilisi vardı. Bir uçak inip diğer uçak kalkacaktı. Kalkacak olan uçak henüz pistin başına da gitmemişti ve ben ona kalkış izni verdim ama o an zaten kalkması mümkün değildi, daha gidiyordu. Diğer uçakta pistten çıkmamıştı. Tabi yanımdaki yetkili, ‘hop ne yapıyorsun’ dedi ve müdahale etti. Hiçbir şey olmadı”

 

“Özel hayatımızdan ödün veriyoruz”

Sevgi Er, kontrolörlerin özel hayatlarından çok ödünler verdiklerini bunun da işlerine çok önem verdiklerinden kaynaklandığını anlatıyor. Er, kontrolör olarak çalışan kişilerinin kafasının rahat, evinde huzurlu bir hayatı olması gerektiğine dikkat çekiyor. Sevgi Er, iki oğlu olduğunu, kimi zaman onları çalışmaktan göremediğini hatta kimi zaman oğullarından birinin kendisini değil babasını istediğini anlatıyor. Ailevi yaşantı nedeniyle kadın kontrolör olmanın erkek kontrollere göre biraz daha zor olduğuna vurgu yapıyor Er…   

Kontrolör olmak isteyenlere de çağrı da bulunuyor Sevgi Er… Bu işin sevilmesi gerektiğini, özel hayattan ödün verilmesi gerektiğini söylüyor. Bu iş için zekanın ve güçlü karakterin çok önemli olduğuna, panik atak bir insanın bu işi yapamayacağını bunun da zaten eğitimler sonrası da ortaya çıktığına vurgu yapıyor…

 


Sevgi Er uçağa iniş izni verirken…


Sevgi Er ile birlikte iniş yapacak olan uçağın gelişini radarlarla takip ediyoruz

FOTOĞRAFLAR: Fehime ALASYA      

 


Kontrolör Sinem Babacan ile olan röportaj yarın devam edecek…

 

 

İlgili Haberler

Röportaj Haberleri