Aşıda belirsizlik "BÖYLE OLMAZ"

Türkiye’den 100 bin, AB’den ise 10 bini aşkın aşı geldi buna karşın ilk doz aşılama durdu. Aşılamanın yavaş ilerlediğini ifade eden hekimler sürecin iyi yönetilmediği belirtiyor: "Belirsizlik sürmemeli, salgını böyle önleyemeyiz"

Fehime ALASYA

Türkiye’den gelen 100 bin doz Sinovac aşısı yanında AB’den gelen 10 binden fazla aşıyla birlikte ülkeye 110 bini aşkın aşı geldi ancak, hekimler aşı sürecinin yavaş ilerlediğini düşünüyor ve aşılamanın artması gerektiğine vurgu yapıyor.

Sağlık Bakanlığı’ndan aşılama programına ilişkin yeni açıklama yapılmadı.   

Sağlıkçılar, salgın sürecinde hala net bir aşı politikasının olmadığını, aşı takvimindeki önceliklerin çiğnendiğini kaydederken, Meclis’te vatandaşı temsil eden hekim Milletvekilleri ise aşılamanın toplum sağlığı için önemine bir kez daha dikkat çekerek daha hızlı ve programlı hareket edilmesi gerektiğini anlattı.

Türkiye’den 100 bin Sinovac, AB’den ise 10 binin üzerinde aşı geldi buna karşın ilk doz aşılamaları durdu. Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu, okulların yüz yüze eğitime dönebilmesi için 20 bin 500 kişinin aşılanmasını beklediklerini dile getirirken, Hekim Milletvekili Sıla Usar İncirli, paylaştığı aşı verileri ile ilk etapta 40 bin doz aşıya daha 55 yaş üzeri kişilerin aşılanması için ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

Toplamda 110 binin üzerinde aşı geldiğini, yani 55 bin 035 kişi için aşı temin edildiği bilgisini veren İncirli, yaklaşık 20 bin kişi, yani 40 bin doz aşıya daha ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Söz konusu aşılamanın yavaş ilerlediğini ifade eden hekimler sürecin iyi yönetilmediği görüşünü paylaşırken,  Meclis’teki Hekim Milletvekilleri ise ‘aşı politikası belirsizliğini’ eleştirdi.


TIP-İŞ Başkanı Ahmet Varış:

“Aşılanma hız kazanmalı”

Pandemi sürecinin başında Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı aşılama programının dünyadaki aşılama yöntemiyle aynı olduğunu fakat bu programa uyulmadığını belirten TIP-İŞ Başkanı Ahmet Varış,  öncelikler listesinden dışarıya çıkıldığını kaydetti.

Varış, “Öncelik sağlık çalışanlarıydı, ardından ileri yaştaki kişiler başta olacak şekilde kronik hastalığı olanların aşılanmasıydı. Program bu şekilde açıklandı ama sürecin başından beri organizasyon sıkıntısı yaşandı. Aylar içinde basit bir randevu sürecini bile oturtamadılar. Umarız artık oturur.” dedi.

Tüm dünyada aşıya erişimde sıkıntılar olduğu bilincinde olarak yine de ülkedeki aşılanmaların arttırılması gerektiğine değinen Varış, hem toplumdaki enfeksiyon riskini azatlamak hem de hastaneye yatışları azaltmak için son derece önemli olduğuna vurgu yaptı. “Bu süreçteki en büyük problem organizasyonsuzluk ve plansızlık oldu.” yorumunda bulunan Varış, aşılanmadaki yığılmalar ve hala daha aşılanamayan 65 yaş üstü kişilerin olmasını eleştirdi.


Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği Başkanı Özlem Gürkut:

“Hala nerede, nasıl aşıya ulaşacağını bilmeyen kişiler var”

Tabipler Birliği Başkanı Özlem Gürkut da aşıların planlı kullanılmasının önemine değinerek, pandemi sürecinde bunun yeteri kadar organizeli uygulanmadığını ifade etti.

Gürkut, “Biz de basından öğrendiğimiz kadarıyla ülkeye bu güne kadar toplamda 100, 110 bin doz gibi aşının geldiğini biliyoruz. Esas olan aşıyı nasıl palanlı kullanıp kullanmadığımızdır.”

Bu süreçte aşının hastaneye yatışları ve ölümleri engellediğine yönelik bilgi sahibi olduklarını kaydeden Gürkut, Bu nedenle yoğun bakım kapasitesinin dolmaması için, salgını engellemek için aşılanmanın çok önemli olduğuna vurgu yaptı.

Aşı planı yapılırken en riskli grupların öncelikli olması gerektiğinin altını çizen Gürkut, ülkede yeterli aşılanmanın ancak toplumun %70’inin üzerinde yapıldığı zaman söz konusu olacağını dile getirdi. Şu anki aşılanma sayısının yeterli olmadığını belirtti.

Gürkut, buna karşın dünyada hiç aşı almamış yüzlerce ülke varken bizdeki sürecin ağır aksak olsa da çalışmasını her şeye rağmen olumlu olarak nitelendirdi.

 

Aşılanma süreciyle ilgili genel görüş paylaşan Gürkut, şöyle devam etti:

“Ülkeye 3 çeşit aşı geldi. Bunları doğru gruplara planlanmaları çok önemli. Hasta olursa ağır geçirmesi yüksek olan grupları öncelikli aşılamak çok önemli, bunların tespiti önemli… Aşıyı ulaşılabilir yapmalıyız. Hala nereye nasıl aşıya ulaşacağını bilmeyen kişiler var. Net, anlaşılabilir bir plan ortaya koymalıyız. Süreç içinde açıklanan kararların dışına çıkıyoruz, verilen taslaktaki aşılama devam ederken araya ani kararla polislerin aşılanmasını koyuyoruz. Bir plan olmalı ve herkes buna uymalı. Kademe kademe de bu plan güncellenmeli. Güven sarsıcı ve tedirginlik yaratıcı aşılanmalardan ise uzak durulmalı. Aşı grupları dışında kalanların aradan aşı olduğunun duyulması güveni sarstı.”


HEKİM MİLLETVEKİLLERİ:

HP Milletvekili Dr. Jale Refik Rogers:

“Daha az kayıp vermek ve riskli grupları korumak için öncelikler planlamasına uyulmalı”

Ülkede planlanan aşı politikasına sadık kalınmadığını ifade eden Meclis’teki sağlıkçılardan HP Milletvekili Dr. Jale Refik Rogers, hala aşı olmayı bekleyen yaşlı veya kronik hastalığı olan kişilerin bulunduğuna dikkat çekti.

Daha az kayıp vermek ve riskli grupları korumak için önceliler planlamasına uyulması gerektiğinin altını çizdi.

Bu belirsizlikte aşılanmanın devam etmesi halinde aşı politikasının doğru yürütülemeyeceğine vurgu yapan Rogers, şöyle devam etti:

“Aşıyla ilgili ilk etapta planlanan ve önce ön saflarda çalışan sağlık çalışanları, yaşlı ile kronik hastaların aşılaması doğru bir plandı ama bu plana sadık kalınmadı. Ülkedeki veri eksikliği zaten çok büyük bir problem, ülkede kaç yaşlı, kaç kronik hasta var bilinmiyor.  Sağlık Bakanlığı’nın bu kişilere ulaşabilecek bir sistemi yok.”

 

“Süreç planlı ilerlemeyince devreye belediyeler sokuldu”

Sağlık Bakanlığı’nın ilk etapta Bakanlığa başvuru çağrısı yaptıktan sonra, sürecin planlı ilerleyememesinden dolayı belediyelerle birlikte çalışmaya başladığını işret eden Rogers, bu sayede çok daha fazla kişiye ulaşıldığını dile getirdi. Buna rağmen, halk arasında hala aşıya nasıl ulaşacağını bilmediği için yaşlı veya kronik hastaların aşı olamadığını da sözlerine ekledi. “Birçok yaşlı hala evde aranmayı bekliyor çünkü ilk açıklamalar bu yöndeydi” dedi.

 

“Süreç baskılarla yönetildi”

Sektörlerden gelen baskılarla bazı meslek gruplarının da aşılandığına değinen Rogers, önceliğin yaşı daha büyük olan kişiler ve kronik hastaların olması gerektiğini aktardı.

Bu durumu örneklerle açıklayan Rogers, şöyle devam etti:

“Yoğun temas içinde olan tüm meslek dalları aşılanmalı ama aşıların kısıtlı olarak ülkemize gönderildiği göz önünde bulundurularak, tüm sektörlerde öncelik yaşı daha büyük olanlar ve kronik hastalar olmalıdır. Aşıya erişimin kolay olmadığı bu günlerde her şeye rağmen bu kesimlerin aşılanması öncelik alınmalıdır. Örneğin Eğitim Bakanı Olgun Amcaoğlu’nun tüm öğretmenler aşılanana kadar okulları açmam söylemi devlete olan güveni sarsan ve halkı yanlış yönlendiren bir açıklamadır. Hem psikolojik olarak, hem de eğitim alma açısından çocuklarımızı olumsuz etkileyen evden eğitimi sürdürme ısrarı anlaşılır değildir.  Bulaşın olmadığı bölgelerde bile aşılanmadan okulların açılmayacağının söylenmesi halkı ve eğitimcileri yanlış yönlendirmektir.  Bu açıklamanın bilimsel bir dayanağı da yoktur, çünkü okulların açık olduğu dönemde okullardaki bulaşın diğer sektörlerden daha fazla olduğu yönünde herhangi bir bulgu yoktur.”

 

“Daha az kayıp vermek ve riskli grupları korumak için önceliler planlamasına uyulmalı”

Hükümetin bilimsel bir aşı planı ışığında hareket etmek yerine belli kesimlerin baskısına göre hareket ettiği sürece aşı politikasının doğru yürütülmesinin mümkün olmayacağının altını çizen Rogers, “Bu halk sağlığını riske atmaktır.  İnsanlarla temasın yüksek olduğu gerek turizm, gerek eğitim, gerek devlet daireleri olsun tüm sektörlerde öncelik yaşa ve kronik hastalığa göre verilmelidir. Ancak bu sayede kayıplarımız daha az olabilecek, riskli grupları koruyabileceğiz.” ifadelerini kullandı.

 

 

CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli:

“Zaman kaybettiğimiz sürede yaşam kaybederiz, bir aşı bir can demektir, hükümetin bu bilinçle hareket etmesi gerekiyor”

COVID-19’un üstesinden gelmenin sembolünün tüm dünyada aşı olduğunu anımsatan CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli, “Ancak aşılama ile bu pandeminin üstesinden gelebiliriz. Zaman kaybettiğimiz sürede yaşam kaybederiz, bir aşı bir can demektir, hükümetin bu bilinçle hareket etmesi gerekiyor” dedi.  Ülkenin aşılamayla ilgili avantajının nüfusa oranla başka ülkelere göre daha iyi noktada olduğunu anlatan İncirli, kısa sürede aşılamanın tamamlanabileceğine dikkat çekildi.

İlk etapta aşılamanın birinci basamağının bile tamamlanması konusunda yeterli olamadığını kaydeden İncirli, “55 bin 35 kişiye yetecek olan aşı elimizde vardı, 55 yaş üzeri kişi ve sağlık çalışanlarının aşılanmasının bitirilmesi için dahi 40 bin doz aşı eksiğimiz var. Hükümetin hızlıca aşı tedariki ile ilgili daha yoğun çalışma yapması lazım. AB’den de aşı temini konusunda Dışişleri Bakanı ve Cumhurbaşkanlığından yapılan yersiz açıklamalardan da uzak durulmalı, düşmanca açıklamalardan kaçınılmalı.” dedi.

Daha fazla aşıya ulaşmanın akabinde öncelikler gözetilerek hızlıca aşı programının halkla paylaşılması gerektiğini de sözlerine ekleyen İncirli, özetle şunları belirtti:

“Eğer eşitsiz ve doğru olmayan uygulamalar varsa, ki ben olduğuna inanıyorum, bakanlığın halktan bir özür borcu vardır. Şeffaf olarak aşılanmalar açıklanmalı, elektronik ortamda takip edilmeli. Pandemiyle mücadelede zaman yaşamdır. Zaman kaybettiğimiz sürede yaşam kaybederiz, bir aşı bir can demektir, hükümet bu bilinçle hareket etmesi gerekiyor.”


UBP Milletvekili Dr. Faiz Sucuoğlu:

“Aşılamalar yeterli değil”

Ülkede şu ana kadar yaklaşık 55 bin kişinin aşılandığını kaydeden UBP Milletvekili Dr. Faiz Sucuoğlu, “Bu kesinlikle yeterli değildir. %50’lere vardığımızda bu bir başarı olacaktır” dedi.

Dünya nüfusunun %10’unun aşılandığını, 190 ülkenin sadece 60’ında aşılanma yapıldığını, diğer ülkelerde hiçbir girişim olmadığını anlatan Sucuoğlu, aşıya erişimin ne kadar güç olduğunu anlatmaya çalıştı.

Toplum olarak yaşam şeklimizin değişmesi gerektiğini dile getiren Sucuoğlu, bunu “Toplumumuz aşılansa ve biz ülke olarak bunu yensek bile bu virüs dünyada devam etse de yine bundan arınmış sayılmayız. Biz arınsak bile özellikle çevremizdeki dünya ülkeleri arınmazsa tam anlamıyla bu tehlikeyi atlatamayız.” diyerek yorumladı.

 

“Tecrübesizlik ve yoğunluklar yaşandı”

Aşılama politikasında özellikle sürecin başında yeni bir salgın olduğu için tecrübesizlik ve yoğunlukla bazı kararlar alındığını dile getiren Sucuoğlu, tecrübe, olanaklar ve aşı miktarı arttıkça bu sistemin daha iyi oturacağını savundu. “İlk adımlar, tecrübesizlik her zaman zordur. Herkes elinden geleni fazlasıyla yapıyor.” dedi.

 

“Uzun süre bununla yaşayacağız ama ne kadar az zarar ve kayıpla atlatırsak o kadar kar.”

Aşılama veya pandemi yönetimiyle ilgili olan aksaklıkları da yorumlayan Sucuoğlu, “İngiltere ve Amerika bile pandemiye yenik düştüyse bizim bunları yaşamamız çok normal. Bitmesini bekleyemeyiz, uzun süre bununla yaşayacağız ama ne kadar az zarar ve kayıpla atlatırsak o kadar kar.”  görüşünü paylaştı.

Sucuoğlu, tüm merkezlerden sistemin görülebilecek elektronik düzeye ulaşması için yapılan çalışmaların tamamlanmak üzere olduğuna da değindi.


"Yeni aşılama yok, 20 bin aşının tümü 2. doz için"

"Herhangi bir yeni aşılama yok. Bu konuda halkımız rahat olsun. 20 bin aşının tümü ikinci doz aşıların tamamlanması için kullanıyor"

Başbakan Ersan Saner, aşı programının Sağlık Bakanlığı tarafından Çarşamba günü halkla paylaşılacağını açıklayarak, “Türkiye Cumhuriyeti’nden alınan 20 bin aşı ile yeni bir aşılama yapmıyoruz. 20 bin aşının tümü ikinci doz aşıların tamamlanması için kullanılıyor” dedi.

Sağlık Bakanı Ünal Üstel, AstraZeneca aşısının Kıbrıs’ın güneyinde durdurulmadığını, Avrupa’nın bazı ülkelerinde durdurulduğunu ve o serilerin iptal edildiğini belirtti.  Üstel, “Bizim ülkemize gelen aşılar o serilerin dışındadır. Hem Avrupa Birliği’nden hem de İngiltere’den de bu konuda görüşler alındı. O doğrultuda çalışmalar yapılmaktadır. Dolayısıyla ülkemizde bu aşılar yapılmayacak iddiası söz konusu değil” ifadelerini kullandı.

Başbakan Saner ve Sağlık Bakanı Üstel, 14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle Acil Durum Hastanesi ve Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne ziyaretlerde bulundu.

Saner ve Üstel, Acil Durum Hastanesi’ni ziyaretlerinin ardından hastane önünde basına açıklamalar yaptı. Saner ve Üstel’e hastane yetkilileri de eşlik etti.

Aşı programı… “Sağlık Bakanlığı tarafından çarşamba günü halkla paylaşılacak”

Başbakan Saner, programın Sağlık Bakanlığı tarafından Çarşamba günü halkla paylaşılacağını açıklayarak, “Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nden alınan 20 bin aşı ile yeni bir aşılama yapmıyoruz. Basında çıkan bu tip haberlere de cevap olur. Herhangi bir yeni aşılama yok. Bu konuda halkımız rahat olsun. 20 bin aşının tümü ikinci doz aşıların tamamlanması için kullanıyor Sağlık Bakanlığı. Bundan sonraki süreci de tüm halkımızla şeffaf bir şekilde paylaşacağız” şeklinde konuştu.

Astrazeneca aşısının bazı ülkelerde durdurulması… Üstel: “Bizim ülkemize gelen aşılar o serilerin dışındadır”

AstraZeneca aşısının Avrupa’da ve birçok ülkede kullanımının durdurulmasıyla ilgili soruyu yanıtlayan Sağlık Bakanı Ünal Üstel ise, AstraZeneca aşısının Kıbrıs’ın güneyinde durdurulmadığını, Avrupa’nın bazı ülkelerinde durdurulduğunu ve o serilerin iptal edildiğini belirtti. Üstel, “Bizim ülkemize gelen aşılar o serilerin dışındadır. Hem Avrupa Birliği’nden hem de İngiltere’den de bu konuda görüşler alındı. O doğrultuda çalışmalar yapılmaktadır. Dolayısıyla ülkemizde bu aşılar yapılmayacak iddiası söz konusu değil” dedi.

Güney Afrika varyantının ülkeye gelip gelmediği sorusuna ise Bakan Üstel, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi DNA Laboratuvarı’nda çalışmaların başladığını belirterek, hem Afrika varyantı hem de Londra varyantı olarak gelen kitlerle birlikte çalışıldığını, önümüzdeki günlerde tespitlerin kamuoyu ile paylaşılacağını bildirdi.

Özel Haber Haberleri