“Annemize gerekli tedavi uygulanmadı”

Arif Latif isimli yurttaş, İnönü’de fenalık geçiren annesi Ayşe Latif’e Lefkoşa ve Mağusa Hastanelerinde gerekli bakımın yapılmadığını iddia etti

Didem MENTEŞ

Lefkoşa’da sakin Arif Latif isim yurttaş, Mart ayı içerisinde İnönü’de fenalık geçiren annesinin Lefkoşa ve Mağusa Devlet Hastaneleri’nde, ölüme terk edildiğini iddia edip, Sağlık Bakanlığı’na yazılı şikayette bulundu. Öksürük şikayetiyle hastaneye giden ve 10 gün boyunca annesine gerekli tedavi işlemleri ve testlerin yapılmadığını savunan Latif, bazı doktorların da vurdumduymazlığı nedeniyle annesini Yakın Doğu Hastanesi’ne kaldırmak zorunda kaldığını ileri sürdü. Bu ülkede insan hayatının ucuz olmadığını, 69 yaşında bir kadını ölüme terk edilmek istendiğini ileri süren Latif, annesinin şuanda yoğun bakımda hayat mücadelesi verdiğini söyledi. İnsanların artık devlet ve özel hastanelerde kendi doktorunu kendisinin seçmesi gerektiğini dile getiren Latif, ülkedeki sağlık sisteminin artık çöktüğünü ifade etti. 28 Mart gününden beri annelerinin hastanede yaşam mücadelesi verdiğini söyleyen Arif Latif ve ailesi dün Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması yaptı. 

Konuyla ilgili YENİDÜZEN’e açıklama yapan Lefkoşa Devlet Hastanesi Başhekim’i Ersan Berksel, her türlü şikayeti ciddiye alarak, meseleyle ilgili resmi yazı yazdığını ve gerekli araştırmanın dün sabah başlatıldığını dile getirdi.

“Öksürük diye gittiği göğsüne röntgen bile çekilmedi”

Arif Latif, 69 yaşındaki annesinin ve ailesinin yaşadıklarını şöyle anlattı:
“28 Mart günü kardeşim annemi Lefkoşa Hastanesi Acil Servisi’ne getirdi. Cemal Nurettin isimli bir doktor anneme bir iğne yaptı ve gönderdi. Ertesi gün annem ağırlaştı. Bu kez Mağusa Hastanesi’nin Acil Servisi’ne götürdü. Saat 03:00 sıralarında anneme bir serum verdiler ve ertesi günü beklediler Göğüs Hastalıkları Doktoru gelsin. Ancak annem acil bir vaka olarak oraya gittiğinden dolayı, doktor ‘tek göğüs doktoru benim, poliklinik bakımım var, o bitince hastanızı kontrol edeceğim”. Annem de kardeşime kendisini sıkıntı basmaya başladığını ve boğulacağını söyledi. Kardeşim Erkut da doktorun kapısına gitti. Doktor da kardeşime sert çıktı. Bu sefer hemşire durumun ciddiyetini anladı ve doktora yeniden gitti ve ona da kızdı. Bu sırada annemin eli ayağı kesildi ve komaya girdi. Orda hemen yoğun bakıma aldılar ve felç şüphesiyle hemen Lefkoşa Hastanesi’ne sevk ettiler. Perşembe gecesi beyin MR’ı çekildi. Ben buradaki doktora, ‘annemin göğüs rahatsızlığı var, siz beyin MR’ı çektiniz’, o da bana ‘istek bu yönde’ dedi. Anneme MR çekildi ve beyinde bir şey olmadığını söylediler. Ben doktora anneme Mağusa’da 3 gün boyunca röntgen çekilmediğini söyledim. Doktor Mağusa’da röntgen çekilmesi için rapor yazar.

“Doktor 2 bin TL tedavi uyguladığını söyledi”

Annesinin ertesi gün Mağusa Hastanesi’ne gittiğini, orada şuurunu kaybederek yoğun bakıma alındığını anlatan Latif, annesine şok vermelerine rağmen uyandırılamayarak yeniden Lefkoşa Hastanesi’ne kaldırıldığını aktardı.

Latif, şöyle devam etti: “Burada Yağmur Bey hastayı teslim aldı. Anneme gerekli tedavileri yaptı. Annemi uyandırdığını, karbondioksit zehirlenmesi olduğunu ve durumun kritik olduğunu bize açıklar. İki gün takip ettikten sonra Yağmur Bey, konferansa gideceği için annemi Emine Hanım kontrol edeceğini söyledi. Emine Hanım’ı aradık birinci gün bize bilgi verdi, ikinci gün ise hastaneden istifa ettiğini ve annemin doktorunun kim olduğunu hastaneden öğrenmemizi söyledi. Bir gün boyunca da doktorumun kim olduğunu öğrenmeye çalıştık ve H.A olduğunu öğrendik. Pazar günü annemize yoğun bakım servisinde gidip baktığımızda ölü gibiydi. Doktorun yanına gittik ve açıklama istedik. Doktor bize ‘söyledim size komadadır. Kendine her gün 2 bin TL’lik tedavi yaparım, daha ne yapayım’ dedi. Ben de doktorla tartıştım. Aynı gün YDÜ Hastanesi’ni ardık ve irtibata geçtik. Daha sonra bize annemizi hastaneden çıkarmada zorluklar çıkarttılar. Bunun üzerine biz Lefkoşa Hastanesi’nin Başhekim’ini, Sağlık Bakanlığı’nı ve başka üçüncü şahısları aradık. Başhekim annemizi almamızı söyledi, kendisine Pazartesi saat 9:30’a kadar müsaade vermemizi istedi. Biz annemizi sonunda aldık ancak YDÜ’ye yatırdığımızda, annemizin enfeksiyonun her geçen gün arttığını, Lefkoşa Hastanesi’nde yattığı günlerde iyiye gitmediğini öğrendik.”

Özel Haber Haberleri