Nostalji

Dünya, bir hayvanat bahçesinde yaşamak zorunda bırakılan canlıları birbirinden ayıran kafesler misali, siyasi sınırlarla parçalara ayrılmıştır.

Aslı Murat

“Öteki”lerin de hakları var! (31 Mayıs 2009)

Dünya, bir hayvanat bahçesinde yaşamak zorunda bırakılan canlıları birbirinden ayıran kafesler misali, siyasi sınırlarla parçalara ayrılmıştır. Kendilerine ayrılan bölgelerde doğmak, büyümek ve yaşamak zorunda bırakılan insanlar, tanımlanan milli kimlikler aracılığıyla birbirlerinden ayrılmış, “millet”i siyasetin temel birimi olarak kabul eden milliyetçi ideoloji de bu temelden hareketle “öteki”leri yaratmıştır. Bugün din ve milliyetçilik, yeryüzünde yaşayan insanları birbirinden ayırmak, “öteki”ler üretmek konusunda kendilerine düşen görevi hırsla yerine getiren iki dev cihaz olarak son derece önemli bir işlev üstlenmektedir.

 

Levent Köker

Siyasi eşitlik, siyasi ayrılık demek midir? (27 Eylül 2009)

Kıbrıs nerede duruyor? Kıbrıs’ta dünyayı ve AB’yi etkileyen “milliyetçilikten uzaklaşma çizgisi” zayıf, buna karşılık dünyayı ve AB’yi etkilemeye devam eden milliyetçi hareketler ve zihniyet güçlü. Oysa Kıbrıs, yakın tarihin insanlık utancına imza atmış olan komplosuna ve bu komplonun ürünü olan Türk ve Helen-Rum milliyetçiliklerine direnen bir siyasi çizgi oluşturabilmelidir. Avrupa’nın son “utanç duvarı” Kıbrıs’ta, yıkılmayı bekliyor. Beklentinin gerçekleşmesi için duvarı tahkim eden milliyetçiliklerden ayrılan, Kıbrıs’ta güncel olarak mümkün hale gelmiş bulunan bir yeni siyasi beraberlik tarzını oluşturabilmeyi hedeflemek ve bu hedef doğrultusunda oluşturulabilecek yeni bir siyasi beraberlik gerekiyor.

 

Ali Dayıoğlu

Kıbrıslı Türkler nereye koşuyor? (26 Eylül 2010)

Bu soruyla ilgili sonda söyleyeceğimizi başta söyleyelim: Tükenişe! Neden mi? Bu soruya verilecek çok sayıda cevap olmasına karşın, son dönemlerde tekrar tekrar tanık olduğumuz olaylardan hareketle, özellikle iki tanesinin ön plana çıktığı görülmektedir: 1) Geçmişten bugüne egemenlik konusunda ‘hassasiyet gösterenlerin’ bunu yalnızca Rumlar karşısında savunulması gereken bir pozisyon olarak değerlendirmeleri ve bunun yarattığı sonuçlar; 2) Kamu yönetiminde nepotizmin (akraba kayırmacılığı), kronizmin (eş-dost kayırmacılığı) ve patronaj/partizanlık sisteminin (siyasal kayırmacılık) genlerimize işlemesi.

 

Mertkan Hamit

Eşitlikçiliğin sağı solu (25 Eylül 2011)

Eşitlikçilik talebinin iki yüzü şöyledir: Liberal anlayış, mevcut şartların korunarak umut dağıtmakta çözümü bulurken, sosyalist algı ise cesaretli adımlarla yapıcı yöntemlerin uygulanmasını önermektedir. Farklı anlatımların ötesinde, Kıbrıs'ta eşitliğe yönelik politik bir talep oluşturmak mevcut şartlarda oldukça paradoksal bir hâl almaktadır. Bunun birçok sebebi olduğu halde bana göre en büyük engel;  1974 sonrası ortaya çıkan durumda adadaki mal-mülk rejiminin birçok kişiyi adaletsiz bir biçimde zenginleşmeye ve varlık sahibi olmaya itmesidir. Buna ek olarak bu adaletsiz ve gayri-yasal durumun toplumsal olarak doğru ve ahlaki olarak görülmesi de sorunun bir başka boyutudur ve eşitlikçilik yönünde verilecek bir mücadelenin önünü tıkamaktadır. Bunun karşısında, son yıllarda ekonomik olarak Kıbrıs’ın kuzeyinde uygulanmaya çalışılan ekonomik paketler, özelleştirme girişimleri ve gençliği ciddi bir biçimde ilgilendiren ve göç yasası olarak bilinen düzenlemelere verilen tepkiler ise gelecekte adada yaşayacak olan gençlerin adanın kuzeyindeki kokuşmuş iktidar ilişkileriyle olan bağını azaltmakta, genç kuşağın zincirlerinden bir bir kurtulmasına sebep olmaktadır.

 

 

 

 

Dergiler Haberleri