“Kıbrıs’ta ‘Hakikat Komisyonu’ kurulmalı”

Güneydeki 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olan, Lefkoşa Rum Belediyesi’nin ‘efsanevi’ başkanlarından Lellos Dimitriadis’in oğlu Avukat Ahilleas Dimitriadis, YENİDÜZEN’e konuştu…

Tünay MERTEKÇİ

Kıbrıs’ın güneyinde gerçekleştirilen 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine “Kıbrıs daha iyisini hak ediyor” sloganıyla giren ve 8 bin 137 oy alarak seçimi tamamlayan, Avukat ve Lefkoşa Rum Belediyesi eski başkanlarından Lellos Dimitriadis’in oğlu Ahilleas Dimitriadis, Kıbrıs sorununun çözümünün adanın tüm sakinlerine fayda sağlayacağına dikkat çekti ve “Kıbrıs sorununun çözümü, varlığımızın devamını garanti eder” ifadelerini kullandı.

Hakikat Komisyonu’nun oluşturulmasıyla ilgili söylemleriyle de birçok kez gündeme gelen Dimitriadis, adadaki herkesin çocuklarına refah ve güvenli bir Kıbrıs bırakma borcunun olduğuna dikkat çekti.

Bilindiği üzere Ahilleas Dimitriadis’in babası Lellos Dimitriadis, 30 yıl Lefkoşa Rum Belediyesi Başkanlığı yapmış ve bu dönemde Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı olan Mustafa Akıncı ile birlikte Lefkoşa’ya ortak kanalizasyon projesini kazandırmıştı.

30 yıl Lefkoşa Belediye Başkanlığı yapmış bir babanın oğlu olarak da değerlendirmelerde bulunan Ahilleas Dimitriadis Lefkoşa’nın en büyük sorununun bölünmüş olduğuna işaret ediyor. 

 

“Çözüm, adanın tüm sakinlerine fayda sağlar”

Geçtiğimiz Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki adaylığından birçok şey öğrendiğine dikkat çeken Dimitriadis, seçimlerde yaşadığı denetimi “eşsiz bir deneyim” olarak niteledi. “Aday olmamdaki en büyük sebep, ‘Kıbrıs'ın daha iyisini hak ettiğine’ inanmamdı. Buna hala inanıyorum” diyen Dimitriadis, seçim kampanyasının ana mesaj ve sloganının da bu olduğunu hatırlattı.

Dimitriadis, “Örnek teşkil eden liderlerin olduğu, adil bir devlete sahip olmanın hakkımız olduğuna inanıyorum” ifadelerini kullandı. Kıbrıs'ın 2035 yılına kadar modern bir sosyal devlet, ekonomik kalkınmaya sahip, birleşik ve yeşil olması için sistemli bir şekilde çalışılması gerektiğine vurgu yapan Dimitriadis, “Kıbrıs sorununun çözümü adamızın tüm sakinlerine fayda sağlar çünkü varlığımızın devamını garanti eder” diye konuştu.

 

“Lellos ile Lefkoşa aynı kavramlardı”

Cumhurbaşkanlığı seçimleri için Şubat 2022'de çalışmalara başladığını söyleyen Dimitriadis, programını hazırladığını ve görüşlerini paylaşan herkesten destek isteyerek bağımsız bir aday olarak yola çıktığını belirtti. Sonraki sürecin ise ortada olduğunu kaydeden Dimitriadis, diğer partilerle olan ayrımlar konusunda bir yorum yapmanın gerekmediğini söyledi. Lefkoşa Rum Belediyesi eski başkanı olan babası Lellos Dimitriadis ile ilgili “Aslında Lellos ve Lefkoşa aynı kavramlardı. Aslında birçok vatandaş "belediye başkanı" kelimesinin "Lellos" anlamına geldiğini düşünüyordu!” dedi. Dimitriadis, “Hala kullanılan bilindik bir ifade de var: “Bir sorununuz mu var? Lellos’a gidin” ifadelerini kullandı. Önümüzdeki yerel seçimlerde belediye başkan adayı olup olmayacağı konusunda da konuşan Dimitriadis, mesleki ve kişisel yükümlülükleri nedeniyle aday olmayı düşünmediğini kaydetti ve “Ancak bu, siyasi faaliyetlerime devam etmeyeceğim anlamını taşımıyor” diye konuştu.

 

“Lefkoşa’nın en büyük sorunu bölünmüşlüktür”

Lefkoşa’nın en büyük sorununun bölünmüşlük olduğuna dikkat çeken Dimitriadis, “Lefkoşa, Avrupa'nın bölünmüş tek başkenti olarak kalamaz. Bu bölünmüşlük, kentin sağlıklı işleyişi ve gelişmesi açısından en büyük sorundur. Elbette bu siyasi bir mesele ama Lefkoşa'nın geleceği, ortak vatanda birleşmesi olmalıdır” ifadelerini kullandı. Lellos Dimitriadis'in Mustafa Akıncı ile yaptığı işbirliğinin, öncü nitelikte olduğuna işaret eden Dimitriadis, söz konusu durumun yalnızca tarihsel öneme sahip olmakla kalmadığını söyledi ve “Aynı zamanda zamana karşı dayanıklı olduğunu ve bugün hala çalıştığını da kanıtladı. İki belediye başkanının günlük yaşamlarımız için böylesine önemli bir proje üzerinde çalışmasının kehanet niteliğinde olduğuna inanıyorum” dedi. “Lefkoşa'yı kanalizasyon sistemi olmadan hayal edebiliyor musunuz?” diye soran Dimitriadis, günümüzde de mevcut başkanların işbirliği yapması için geniş bir alan olduğuna inandığını vurguladı. Dimitriadis, “Doğası gereği bölünmüş şehir yeniden birleşmeyi istiyor ve buna ihtiyaç duyuyor. Bu sadece devlet yetkilileri düzeyinde değil, esas olarak sivil toplum düzeyinde de geçerlidir. Şehrimizin yeniden birleşmesi için çalışmak gibi bir görevimiz var. Ancak o zaman normal şekilde gelişebilir” dedi.

 

Akıncı ile ilk karşılaşma: “O da bizim gibi biri!”

Mustafa Akıncı ile tanışma anısını da paylaşan Dimitriadis, “Mustafa’nın öğle yemeği için evimize ilk gelişini çok iyi hatırlıyorum. Lisede okuyordum ve eve bisikletle dönerken bölgeyi kontrol eden polisler tarafından durduruldum. Onlara Lellos’un babam olduğunu izah ettim ve geçmeme izin verdiler. Babam beni Mustafa Akıncı ile tanışmam için masaya çağırdı. Onu kibarca selamladım, o da bana, karşı tarafın belediye başkanı olduğunu söyledi. Akıncı gidince babamın yanına gittim ve ona ‘Ama o da bizim gibi biri!’ dedim” ifadelerini kullandı.

 

“Barış olmazsa, Kıbrıs'ta huzur içinde yaşayamayız”

Kıbrıs sorununda ne yazık ki işlerin yolunda olmadığını vurgulayan Dimitriadis, yakın zamanda bir ilerleme göremediğini ifade etti. Diğer Taraftan ise Yunanistan ve Türkiye’nin “ilerleme” kaydediyor gibi gözüktüğünü belirten Dimitriadis, 7 Aralık'ta Selanik'te İşbirliği Konseyi ile bir zirve toplantısı yapılacağının görüldüğünü söyledi. Enerjiyi ortak payda olarak kullanarak, çözüm getirebilecek bu son treni kaçırmamak için hemen harekete geçilmesinin gerektiğine işaret eden Dimitriadis, “Enerji barışı olmazsa, Kıbrıs'ta huzur içinde yaşayamayız. Hala ateşkes şartları altında yaşadığımızı unutmayalım” dedi.

“Çocuklarımızın geleceği için refah ve güvenlik”

Kıbrıslı Türklere mesaj gönderen Dimitriadis, “Kıbrıslı Türk yurttaşlarımıza ve tüm Kıbrıslılara mesajım, bizi birleştiren şeyin, bizi yıllardır ayrı tutan şeylerden çok daha fazlası olduğudur” diye konuştu. “Çocuklarımızın geleceği bizi ilgilendiriyorsa, geçmişe saygı duyarak ortak geleceğimize, barış adasında refah ve güvenlik perspektifiyle bakmalıyız” diyen Dimitriadis, adadaki herkesin çocuklarına refah ve güvenli bir Kıbrıs bırakma borcunun olduğuna dikkat çekti.

 

“Kayıpların bulunması akrabaların hakkı, siyasi liderlerin yükümlülüğüdür”

Bir süredir Hakikat Komisyonu'nun oluşturulması gerekliliğinden de bahseden Dimitriadis, Kayıp Şahıslar Komitesi'nin bugünkü çalışma şeklinin hakikat kavramına hizmet etmediğine inandığını dile getirdi.

2002 yılından bu yana bin 33 kaybın kalıntısının tespit edildiğini anımsatan Dimitriadis, “Akrabalarının kendi din ve isteklerine göre yas tutacakları mezar taşı bulunmayan 769 Kıbrıslı Rum ve 200 Kıbrıslı Türk halen bulunamadı. Gerçeği bulmak ve akrabalara vermek, akrabaların hakkıdır ama daha çok siyasi liderlerin yükümlülüğüdür” dedi. Tek ve ortak olan bu gerçeğin ortaya çıkmadığını belirten Dimitriadis, toplumların bu yüzden de bir türlü ilerleyemediğini kaydetti.

Röportaj Haberleri