Kadın ve erkek eşitsizliği

Kadın ve erkek eşitsizliği

 

Feminist Atölye (FEMA)

Bu hafta Avrupa Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Enstitüsü tarafından 2013 yılında yayınlanan ve Avrupa Birliği üye ülkelerinde yaşayan kadınlar ve erkekler arasındaki cinsiyet eşitliğini derecelendiren Cinsiyet Eşitliği İndeks tablosunu sizler için Türkçeye çevirdik. 2010-2013 yılları arasında AB ülkelerinde yaşayan kadınların ve erkeklerin, çalışma yaşamı, gelir durumu, karar alma mekanizmalarına katılımları, eğitim ve sağlık hizmetlerinden yararlanma oranları ve ekonomik faaliyetler dışındaki (sosyal, kültürel vb.) faaliyetlere ayırdıkları zaman oranlarını derecelendiren bu tablo, cinsiyet eşitliği konusunda üye ülkelerin karnesini ortaya koyan bir tablo gibidir de diyebiliriz. Toplumsal Cinsiyet Eşitliği İndeksi, toplumsal cinsiyet meselesinin çok yönlülüğünü ve disiplinler arası bir okumaya tabi tutulması gerekliliğinden hareketle hazırlanmış olup, hem AB genelinde hem de tek tek üye ülkeler özelinde detaylı veriler ortaya koyuyor.

Bu tabloda ÇALIŞMA YAŞAMI başlığı, kadınların ve erkeklerin emek piyasasına katılımı ile istihdam oranlarının durumunu ortaya koyuyor. GELİR DURUMU başlığı altında paylaşılan veriler kadınların ve erkeklerin finansal kaynaklara erişimi ile kazandıkları gelir arasındaki eşitsizliği sergiliyor. EĞİTİM/BİLGİ başlığı kadınların ve erkeklerin hem uzun dönemli eğitime hem de hizmet içi eğitim başta olmak üzere kısa vadeli eğitim programlarına katılımını gösteriyor. ZAMAN başlığı, özellikle gelir getirici faaliyetler dışında kalan, çocuk bakımı ve ev işleri başta olmak üzere ücretsiz işlere ayrılan zamanı gösteriyor. KARAR ALMA MEKANİZMALARI başlığı kadınların ve erkeklerin siyasi yaşamda ne derece eşit söz hakkına sahip oldukları konusundaki oranları gösteriyor.  Son olarak SAĞLIK başlığı da kadınların ve erkeklerin sağlık hizmetlerine erişimi konusunda ne kadar eşit olduklarını görmemize yardımcı oluyor.

Tablonun sağlıklı okunması için TAM EŞİTLİK sağlanan durumların 100, HİÇ BİR EŞİTLİK SAĞLANMAYAN DURUMLARIN 1 ile ifade edildiğini belirtmek isteriz.

Bu tabloya göre ÇALIŞMA YAŞAMI konusunda tam eşitliğe en çok yaklaşan ülke Finlandiya (%82), en uzak ülke ise Bulgaristan (%49.9).

Kadınların ve erkeklerin finansal kaynaklara erişimi ile kazançları hakkındaki sütünü incelediğimizde tam eşitliğe en çok yaklaşan ülkenin %90.9 ile Lüksemburg, en uzak olan ülkenin ise %39 ile Romanya olduğunu görüyoruz.

Eğitim durumu açısından ise tam eşitliğe en çok yaklaşan ülke %75.1 ile Danimarka olurken, en uzak ülke %30.4 ile Portekiz oluyor.

Zaman başlığı birçok AB ülkesinde ev işleri ve çocuk bakımı gibi işlerin kadınlara bırakıldığını gösteriyor. Bu tabloda tam eşitliğe en çok yaklaşan ülke cinsiyet eşitliği politikalarını 1970’li yıllardan beridir düzenli şekilde yürürlüğe koyan Danimarka (%64.9), en uzak ülke ise Bulgaristan (%17.3) oluyor.

Kadınların karar alma mekanizmalarına erişimi konusunda en iyi durumda olan ülke %74.3 ile İsveç, en kötü durumda olan ise %12.2 oranı ile Kıbrıs Cumhuriyeti oluyor.

Sağlık hizmetlerine erişim konusunda ise, %95.4 oranı ile başı çeken Birleşik Krallık iken, %77.1 ile Latviya sonuncu sırada geliyor.

27 AB üyesi ülkenin genel ortalamasına bakınca, toplumsal cinsiyet eşitliği Çalışma Yaşamında %69, Gelir durumunda %68.9, Eğitime erişimde %48.9, Zaman konusunda %38.8, Karar Alma mekanizmalarına erişimde %38 ve sağlık hizmetlerine erişimde %90.1 oranında duruyor. Tüm üye ülkelerin cinsiyet eşitliği konusundaki genel ortalaması ise %54’te kalıyor.

------------------------------------------------

CADI SÜPÜRGESİ

İlköğretimde öğrencilere dağıtılmak üzere hazırlanan yeni kitaplarda aileyi horoz, tavuk ve onlarca civcivle tanımlayan, erkek temelli aile örneklemeleriyle farklı aile çeşitleri verdiğini sanan, çocuğu olmayan ailelerin tercihen değil ancak sağlık sorunu olan hasarlı aileler olduğu izlenimi veren kitaplarla nasıl bir nesil yetiştirmeyi amaçladıklarını anlayamadığımız hastalıklı zihniyetleri ve en başta da buna destek veren Eğitim Bakanını süpürgemizle ada dışına süpürmek istiyoruz.

------------------------------------------------

MOR KİTAPLIK

Ne Zaman Ki İçime Bir Kurt Düştü

Ayizi Kitap Haziran ayında Tülin Tankut’un , “Ne Zaman Ki İçime Bir Kurt Düştü” adlı kitabını yayınladı. Tankut, kitapta anlattığı öyküleri 1980’lerde feminizmin Türkiye’de henüz yaygınlaşmadığı bir dönemde yazmış.
Tülin Tankut, “Kadın bakış açısı olmaksızın yaşamdaki gerçekliğin kavranması eksik kalır(…) Anlatıyı kurma aşamasında öykü kişilerini gerçeğe çok yakın bir zeminde sunmayı, sıradan kadınların günlük yaşamdaki yok sayılan, görmezden gelinen deneyimlerini görünür kılmayı önemsemiştim.” diyor.

Tankut “Ne Zaman Ki İçime Bir Kurt Düştü” kitabının gelirini 1985 yılında kurulan bu yıl 25.Yılını kutlayan Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı’na bağışlıyor. Kütüphane açıldığı günden bu yana hem ayakta kalmak, hem de koleksiyonları oluşturmak ve korumak için, aralarında Tankut’un olduğu yüzlerce gönüllü kadının ve onlarca kurumun desteğiyle “kadın” bağlamında Türkiye’nin dününü, bugünü ve geleceğini aydınlatıyor.

 

------------------------------------------

Biraz da gülümseyelim

Dergiler Haberleri