Güneyden geçişlerde “şap” tedbiri

Kıbrıs Cumhuriyeti, kuzeyde görülen şap hastalığı vakaları üzerine, geçişlerde araçların etkin biçimde dezenfekte edilmesi amacıyla kontrol noktalarında 24 saat esasına dayalı izleme dâhil olmak üzere ek önlemler alınmasına karar verdi.

Kıbrıs Cumhuriyeti, kuzeyde görülen şap hastalığı (foot-and-mouth disease) vakaları üzerine, geçişlerde araçların etkin biçimde dezenfekte edilmesi amacıyla kontrol noktalarında 24 saat esasına dayalı izleme dâhil olmak üzere ek önlemler alınmasına karar verdi.

Karar, pazartesi günü Tarım, Kırsal Kalkınma ve Çevre Bakanlığında düzenlenen toplantıda alındı.

Toplantıya, yetkili Bakan Maria Panayiotou başkanlık ederken, ilgili kamu kurumları ve paydaş temsilcileri de toplantıda yer aldı.

Toplantı sonrasında açıklama yapan Kıbrıs Cumhuriyeti Veteriner Hizmetleri Dairesi Müdürü Christodoulos Pipis, kuzeyde ortaya çıkan şap hastalığına karşı bugüne kadar alınan önlemlerin değerlendirilmesinin ardından, pazartesi günü Bakanlıkta ek bir toplantı gerçekleştirildiğini belirtti. Pipis, bu toplantıda Veteriner Hizmetleri (Dairesi) tarafından hâlihazırda uygulanan tedbirlere ilave olarak, kuzeyden  güneye araçların dezenfeksiyonunun kesintisiz biçimde denetlenmesi için geçiş noktalarında 24 saatlik gözetim uygulanmasına karar verildiğini söyledi.

Pipis, ayrıca Veteriner Hizmetleri personeli tarafından gerçekleştirilen kontrollerin daha da yoğunlaştırılmasına karar alındığını, bu kontrollerin vakanın kamuoyuna duyurulduğu günden itibaren halihazırda artırıldığını ifade ederek, söz konusu önlemlerin amacının ateşkes hattı boyunca faaliyet gösteren hayvancılık işletmelerinde herhangi bir vaka yaşanmasını önlemek olduğunu vurguladı.

Ayrıca Britanya Üsleri yetkilileri, polis, ordu ve bunun yanı sıra çiftçi örgütleriyle ek ve sürekli bir iş birliği kurulmasına karar verildiğini belirten Pipis, bu temasların Yeşil Hat boyunca denetim ve gözetim faaliyetlerini güçlendirmeyi ve kuzeye yönelik ya da bu bölgelerden gelebilecek "yasa dışı" faaliyetleri engellemeyi amaçladığını kaydetti.

Pipis, hayvancılıkla uğraşan üreticilere, kendi çiftliklerinde ve hayvancılık bölgelerinde araçlar için kurulacak dezenfeksiyon alanlarının işletilmesine ilişkin ayrıntılı bir rehberin sunulacağını da açıkladı. Bununla birlikte, hâlihazırda Avustralya’ya sevk hâlinde olan hellim (halloumi) ürünlerinin ülkeye kabul edilmesinin güvence altına alınması amacıyla Avustralya makamlarıyla ek temaslarda bulunulacağını ifade etti.

Alınan önlemlere ek olarak, Veteriner Hizmetleri temsilcileri ile hayvansal üretim alanında faaliyet gösteren meslek gruplarının her birinden birer temsilcinin—sığır yetiştiricileri, koyun ve keçi yetiştiricileri, domuz yetiştiricileri ve peynir üreticileri—yer alacağı bir izleme komitesinin kurulmasına karar verildiğini belirten Pipis, söz konusu komitenin durumu sürekli takip edeceğini ve gerekli görülen her türlü tedbirin eş güdüm içinde alınmasını sağlayacağını söyledi.

Pipis ayrıca, bu olayla bağlantılı olarak hiçbir ülkenin Kıbrıs’a yönelik herhangi bir kısıtlama ya da ticari önlem uygulama yönünde bir girişimde bulunmadığını net bir şekilde ifade etti.

Avrupa Komisyonu’nun Sağlık ve Gıda Güvenliği Genel Müdürlüğü (DG SANTE) ile Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü (WOAH) ile sürekli temas hâlinde olduklarını belirten Pipis, konuya ilişkin olarak Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile de iletişim kurulacağını ekledi.

Veteriner Hizmetlerinin kuzeydeki bölgelerdeki gelişmelere ilişkin bilgileri nasıl edindiği yönündeki bir soruya yanıt veren Pipis, tüm bilgilerin basılı basın, internet ve vatandaşların erişimine açık çeşitli çevrim içi iletişim kanalları aracılığıyla elde edildiğini söyledi.

Avrupa Birliği’nden gelen dört uzmanın gerçekleştirdiği ziyarete ilişkin değerlendirmelerde bulunan Pipis, bu ziyaretin, Veteriner Hizmetlerinin süreci yönetme biçiminin doğruluğunu teyit ettiğini ifade etti. Özellikle mevcut aşamada, Cumhuriyet’in denetimi altında bulunan ateşkes hattı boyunca yer alan çiftliklere odaklanılması gerektiğinin vurgulandığını belirten Pipis, bu bölgelerdeki işletmelerle doğrudan temas hâlinde olunarak, çiftliklerden geçen personelin çok daha sıkı bir denetime tabi tutulduğunu söyledi.

Hastalığın yalnızca sığırlarla sınırlı olup olmadığı yönündeki bir soruya ise Pipis, şap hastalığının yalnızca çift tırnaklı hayvanları—inekler, keçiler, koyunlar ve domuzlar—etkilediğini belirtti.

Yetkili, “Hastalık diğer hayvan türlerini etkilemediği gibi, en önemlisi insanlara da bulaşmaz. Bu nedenle halk sağlığı açısından herhangi bir risk söz konusu değildir,” diyerek açıklamasını tamamladı.

Haberler Haberleri