Gaile’nin Gözüyle

Gaile’nin Gözüyle

 

• 23-24 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirilen Dünya İnsani Zirvesi’nde patlak veren “yemek krizi”, BM ve ABD yetkililerinin devreye girmesiyle “şimdilik” sona erdi. Nikos Anastasiadis kanadından yapılan açıklamada, “İstanbul’dakine benzer vukuatların tekrarlanmaması ve müzakerelerde karşılıklı saygı olması şartıyla toplumlararası görüşmelere dönmeye hazır olduğu” belirtildi.

• Seyrüsefer harcının akaryakıt fiyatlarına eklenmesi konusunda çalışma başlatıldığının açıklanmasının ardından başlayan tartışmalar hafta boyunca devam etti. Hükümet kanadından yapılan açıklamalarda, bu uygulamayla seyrüsefer harcının yatırılmaması gibi bir durumun artık olmayacağı, bunun yanı sıra bir defada yüklü bir meblağ ödeme yerine harç yükümlülerinin azar azar ödeme yapabilecekleri belirtildi.  Uygulamaya karşı çıkanlar ise, akaryakıta eklenecek seyrüsefer harcının her şeyin zamlanmasına ve hayat pahalılığının artmasına neden olacağını savundular. Ayrıca, seyrüsefer için düşük ücret ödeyenlerin daha fazla, yüksek ücret ödeyenlerin ise daha az harç ödeyecekleri iddiasında bulundular. Konuyla ilgili tartışmalar, devletin denetim noksanlığını bir kez daha ortaya koymuş oldu.

• KKTC Dışişleri Bakanlığının kuzeydeki kilislerdeki ayinler için öngördüğü kısıtlama konusunda eskiye dönüş kararı alındı. Bakanlar Kurulu tarafından alınan karar uyarınca, kuzeydeki kiliselerde yapılacak ayinlerde eski kriterlerin uygulanacağı belirtildi. Buna göre, Paskalya, Noel ve İsim Günü gibi önemli bir dinî gün olması, ibadet edilecek kilisenin başka amaçlar için kullanılmaması, bina olarak kilisenin tehlike arz etmemesi ve askerî bölgede bulunmaması halinde ayinlere izin verileceği açıklandı.

• Önceki hükümetler döneminde büyük tartışmalar yaratan “TC Hükümeti ile KKTC Hükümeti Arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi”nin kurulmasına dair anlaşmanın UBP-DP Hükümeti Bakanlar Kurulu’nun kararıyla Parlamento’ya gönderilmesi Ofis’le ilgili tartışmaları yeniden gündeme taşıdı. Anlaşma’ya karşı çıkanlar, bu düzenlemeyle Kıbrıslı Türklerin özgür iradelerinin, toplumsal ve kültürel egemenliklerinin ve ülkeleri üzerinde söz sahibi olma haklarının göz ardı edileceğini savundular.  

• Lefke’de ülkücü ve Kürt üniversite öğrencileri arasında çıkan kavgada 7 kişi yaralanırken çevreye de büyük zarar verildi. Olay, yalnızca Lefke’de değil tüm ülkede infial yarattı. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunanlar, hesapsız ve denetimsiz bir şekilde açılan üniversitelerin sınırsız şekilde öğrenci almalarına izin verilmeye devam edilmesi ve bu kapasiteyi denetleyecek mekanizmaların oluşturulmaması halinde benzer olayların yeniden tekrarlanabileceği endişesini dile getirdiler.

• KKTC İçişleri Bakanlığı’nın kaymakamlıklara gönderdiği genelgede “Ülkedeki gösteri, yürüyüş ve tüm etkinliklerin Bakanlığın onayıyla yapılabileceği”nin belirtilmesi başta Sendikal Platform olmak üzere birçok kesimin tepkisini çekti. Yapılan açıklamalarda, genelge ile Bakanlığın Anayasa’yı ihlal ettiği belirtildi ve “Anayasayı Tanımayanın Fermanını Tanımayız” pankartları açıldı. Ayrıca 1 Mayıs’ta kuruluşunu ilan eden Dayanışma Hareketi de sözü edilen genelgenin anayasa, insan hakları ve özgürlükleri ile bağdaşmayacağını söyleyerek, “kitap okuma eylemi” yaptı. Hareketin pankartı eylem öncesinde polis engeline takıldı. Polis kimi aktivistlerin kimlik kartı numaralarını ve isimlerini alarak pankartı onlara geri verdi. Eylemciler yaptığı açıklamada: “Eylem ve ifade özgürlüğüne karşı çıkartılan genelgeyi delmek için planladığımız kitap okuma eylemini, polisin engel ve alıkoyma girişimine rağmen gerçekleştirdik. Türkiye'de olan her şey burada da olacak dediler, hareket etmemize, yolda yürümemize, kitap okumamıza bile tahammül edemediler! Bu ülkenin otoriterleşmesine, bizleri tahakküm altına almalarına izin vermeyeceğiz!” dediler. Eylem alanına destek vermek adına, Yerbilim Mühendisleri Odası, Kuir Kıbrıs, YKP, YKP FEM, BKP, TDP, CTP temsilcileri, kimi avukat ve gazeteciler de gitti. Tüm olanlar ardından İçişleri Bakanı Kutlu Evren, Meclis kürsüsünden yaptığı açıklamada genelgede yazım hatası yaptıklarını, aslında izin prosedürü değil de bilgi verilmesini istediklerini söyleyerek Özür Diledi!

• Türkiye’nin yeni başbakanı Binali Yıldırım, alışılageldiği gibi, ilk yurtdışı gezisini KKTC’ye gerçekleştirdi. Ziyaret vesilesiyle yapılan açıklamalarda Kıbrıs’ta çözüme ulaşılması gerektiği belirtilirken, Yıldırım’ın “Türkiye’de ne varsa Kuzey Kıbrıs’ta da aynısı olacak” sözleri kimi kesimlerde “adanın kuzeyinin daha fazla Türkiye’nin tahakkümü altına gireceğinin sinyallerinin verilmesi” şeklinde değerlendirildi.

• Maliyeti ne olursa olsun Türkiye’ye başkanlık sistemini getirmeye kararlı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı açıklamalarla yine gündeme oturdu. Bunların en dikkat çekeni 30 Mayıs’ta yaptığı açıklamaydı. Erdoğan, şöyle demişti: “Nüfus planlamasıymış, doğum kontrolüymüş, hiçbir Müslüman aile böyle bir anlayışın içinde olamaz. Rabbim ne diyorsa, sevgili Peygamberimiz ne diyorsa biz o yolda gideceğiz”. 

• Fransa’da yeni çalışma yasasına karşı gösteriler ve grevler devam etti. Rafinelerdeki grev nedeniyle yaşanan benzin kıtlığı neticesinde Fransızlar, Google’da en çok “benzin deposundan nasıl yakıt çalınacağı” hususunu araştırdı! Konuyla ilgili bir diğer ilginç haber, Erdoğan’ın eylemcilere şiddet uyguladığı gerekçesiyle Fransız polisini, olayları aktarmadığı gerekçesiyle de Batı medyasını kınamasıydı!

 

Dergiler Haberleri