“Bizim insanımız iş sahibini gittiği mekânda görmezse güven duymaz”

22 yıldır meyhane kültürüne gönül vermiş bir isim… Lefkoşa Gönyeli’de 'Bizim Meyhane'nin sahibi Emirali Tatlıdil, mesleğini yalnızca bir ticaret değil, bir yaşam biçimi olarak görüyor...

Levent ÖZDAĞ
Bizim Meyhane'nin sahibi Emirali Tatlıdil, dükkanın her yerinde emeğinin olduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor:

“15 yıldır buradayım, yapabildiğimiz kadar yapacağız, arkadan gelen yok, bırakabileceğimiz biri de yok…”

“Buraya gelen insanlar belli bir süre sonra aileden biri gibi olur”

“Mesleğin bana kazandırdığı şey, maddi tarafını geçtim, güzel dostluklar ve arkadaşlıklar. Mesela gidip bir yere oturduğumda biri gelir 'abi nasılsın' deyip sarılır üstüme, bir daireye gittiğimde de mutlaka biri seni tanır. Müthiş bir çevre kazandırdı bana. İnsanlarla diyaloğumuz bire bir ilişkilerimiz de iyidir. Buraya gelen insanlar belli bir süre sonra aileden biri gibi olur, adını da bu yüzden Bizim Meyhane koyduk. Her gelen de burada kendini rahat hisseder. Kadınların o kadar sık gelmesi bizi bir o kadar daha motive eder çünkü bize güvenirler ve aile ortamı gibi olur…”

“Geçen yıl 18 bin TL elektrik parası ödediğim bu yere şimdi 38 bin TL öderim”

“Her şeyi biz kendimiz yaparız, taze ve günlük olur. Bunun dışında tabi başladığımız zamandan şimdiye çok şey değişti. Özellikle maliyetler astronomik bir şekilde yükseldi. Geçen yıl 18 bin TL elektrik parası ödediğim bu yere şimdi 38 bin TL öderim. Yani 1 yılda iki katından fazla oldu. Vergiler zamlar keza aynı, bir kilo domates 118 TL oldu şimdilerde. Mesela 5 tane limon 200 TL oldu. Bütün meslek hayatımda limon suyu kullanmadım. Et fiyatları da her gün gazetelerde görürüz, uçtu, aldı başını gidiyor. Ayrıca galiba devlet içki fiyatlarına yüzde 20-30 fon getiriyor.

Cezaların ve polis kontrollerinin artması bizim işimizi düşürdü. Bu da bir gerçek, anayolların ve ara yolların her yerinde polisin kontrol yapması işlerimizi düşürdü. Gönyeli Belediyesi toplu taşımayı yaptı bizlere programı da attı fakat bir otobüs sahiplerine ulaşamadık ve cevap da alamadık. İsmi var ama fiilen bir şey göremedik daha…”

“Gelen müşterilerin yüzde 70’ini mutlaka tanırım”

“Mevsimine göre malzemelerimize ekleme yaparız. Ayrelli zamanı, mantar zamanı vardır. Garavolli her zaman meyhanemizde vardır. Ara sıcak fırın kebabı veririz. Mesela bir müşteri hesabını ödedi ama sohbeti devam eder, bir duble da içer misiniz diye sorarım ve bu insanların hoşuna gider. Bire bir insanlarla ilgilenmek güzel bir şeydir. Gelen müşterilerin yüzde 70’ini mutlaka tanırım. Bazı müşterilerim daha büyük yere taşınmamı söyler ama ben meyhanenin her yerine hakimim…”

“Yurt dışından meyhaneye Kıbrıs kültürünü öğrenmeye geliyorlar”

“Hotellerin son zamanlarda Kıbrıs kültürünü tanıtmak için yeni bir uygulaması başladı. Ülkeye turist olarak gelen misafirleri gönderiyorlar bizim yemeklerimizi, mezelerimizi öğreniyorlar. Türkiye’den gelen gruplar olur, onlar gelmeden 1 ay önce arayıp yer ayırırlar. Mesela gonnara ve gannavuri veririz, bunları yeni nesle aktarmak ve tanımak için bunu yapıyoruz…”

“Çok gürültülü ortamda meyhane olmaz. Hazır mezelerle meyhane olmaz”

“Günümüzde 'butik meyhane' diye bir şey çıktı, böyle bir şey yoktur. Meyhane bir tanedir, eskiden böyle bir şey yoktu. Meyhanede sohbet edilir, konuşulur. Sevinci olan burada paylaşacak, üzüntüsü olan burada atacak. Çok gürültülü ortamda meyhane olmaz. Hazır mezelerle meyhane olmaz.”

“Bizim insanımız iş sahibini gittiği mekânda görmezse güven duymaz”

“Mesleğin zorluğuna gelecek olursak, sosyal hayatın yoktur. Gece sabaha karşı 2’de giderim eve biraz oturduktan sonra uyurum sabah 9’da uyanırım. Sonrası market, kasap ve eksikleri gideririm. Hasta olduğumda bile bekledim gece saat 1’e kadar ve sonra hastaneye gittim. Tatile gideceğimde dükkanı kapatır öyle giderim çünkü başkasına emanet etmek istemem. Bizim insanımız iş sahibini gittiği mekanda görmezse güven duymaz.”

Bizim Meyhaneye gelen bazı ünlüler… İrem Derici, Hazar Ergüçlü ve Selami Şahin…

Yaşam Haberleri