Bence… KADIN OLMAK GÜZEL ŞEY…

Bence… KADIN OLMAK GÜZEL ŞEY…

 

Neriman Cahit
 

Önümüzdeki hafta, Cuma günü 8 Mart “Dünya Kadınlar Günü.”
Söz kalabalığıyla kutlanacak bir gün değil…
Koskoca bir tarihtir…
Kadınların söz hakkının da erkekler kadar olmadığı bir toplumun özgürleşemeyeceği… Yarınlara, özgür ve mutlu kanat açamayacağı gerçeğinin bir kez daha değil,
Son kez, altı çizilerek… gerçekleştirici atılması gereğinin altını çiziyoruz… Kadınlar olarak…
***
Bence kadın olmak güzel şey…
Kadın olmak çok güzel…
Ama, kadının ve erkeğin bu bilince vararak bunu gerçekleştirmesi çok zaman ister… Çünkü, bu güzelliğe erişmek için hayli zor bir süreci yaşamak gerekiyor…
Aslında, bu süreç hiç bitmiyor.
Yaşam boyu sürüyor…
Çünkü,  kadın olarak hep, çok zorlu yollar ve dönemeçlerden geçmeniz gerekiyor…
Öyle, nüfus kağıdının cinsiyet hanesine “kız” yazılması, kadın için yeterli değildir.
Tabii, erkekler için de geçerlidir bu…
Ama, yine de “kadın olmak” çok bambaşka ve güzel bir şeydir…
***
Batıda genç kızlara, kadınlığın ne kadar güzel ve gurur verici bir şey olduğu, küçük yaşlardan başlayarak öğretiliyor. Bizim gibi toplumlarda ise… kadınlığın neredeyse, bir şanssızlık olduğunu öğrenerek büyüyor kızlarımızın çoğu…
Kendi ailesi onu, cinsiyetinden memnun olarak yetiştirse de… toplumdan, yukarıda sözünü ettiğimiz eğitimi alıyor – çoğu kez- genç kız…
Ve, ikili ilişkilere de yansıyor bu, genellikle…
***
Kadın olmak – bana göre – yine de çok güzel !
Bunu derken, pek çoklarının, tersinden anladığı gibi: “Erkek olmak kötü bir şeydir” demek istemiyorum. Erkek olmak da, erkekliğin hakkını verenler için çok güzeldir kuşkusuz…

VAR OLMAK…
Gürcü düşünür Aleks Valanidze’nin şu sözü geldi aklıma: “Tanrı erkeğe ‘ol’ dedi… Kadına ise ‘var ol’.
Bu yüzden biri, ölene dek adam olmaya çalışır… diğeri, doğuştan kadındır.”
Tanrı gerçekten böyle demiş midir, bilmiyorum…
Yine, Valanidze’den bir aforizma ile bitireyim: “Özgüven sahibi bir kadının, erkeğine güvenmeye ihtiyacı yoktur. Bunu, bir erkeğin, kavraması müthiş zordur…
Ama, özgüveni olan bir kadının… başka hiçbir şeye güvenmeye ihtiyacı yoktur…
***
Hem de kendine kimsenin “gül bahçeleri” vadetmediğini” bile bile…

/////////////////////////////////////

HİKMET AFİF MAPOLAR

“Kendinden fazla bu toplumun kültür ve sanatına manen ve madden destek veren ne bir idari sistemle karşılaştım bugüne dek, ne bir bakanlıkta ne bir kurum ve kuruluşta…
Herkes kendi çıkarında…”

/////////////////////////////////////

ADNAN BOZKIRLI

“İşte bademler de çiçek açtı,
elbet bademler çiçek açacak
kaçacak değiller ya
yıl kurak geldi diye…
İnsanların bir bölüğü
kötülük eder…
Ve çoğu boyun eğer diye
***
Ulan, öldük mü be!

ikisini de Mart ayında yitirdik.
Adnan Bozkırlı’yı (3Mart 1975), Hikmet Afif Mapolar’ı (5 Mart 1989’da).
Her ikisini de sevgi ve saygıyla anıyoruz.

/////////////////////////////////////

KADINIM

Kadınım
ilk incir yaprağı
yere düşeli beri…

Nenem anneme
annem bana
ben kızıma
hep aynı yalanı söyledik…
tekrar tekrar

Birikti… birikti sorular
yüzyıllardır…

***
Kocaman bir ateş yaktım
bütün tabuları
bütün yasakları
ve bu sistemi yakacağım
sonra kendimi ve seni…

Yeniden, eşit, özgür ve birlikte
doğmak için
insan olmak için
insan…
   N. C

Dergiler Haberleri