Kiprianu’dan çarpıcı yorum

“Son 20 yılda Kıbrıslıtürklere ait gayrimenkullere ilişkin yapılan tüm işlemler hakkındaki bilgileri İçişleri Bakanı’ndan istedim ve hala bekliyorum.”

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’dan  çarpıcı yorum:

“Son 20 yılda Kıbrıslıtürklere ait gayrimenkullere ilişkin yapılan tüm işlemler hakkındaki bilgileri İçişleri Bakanı’ndan istedim ve hala bekliyorum.”

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, “Politis” gazetesinde yayınlanan röportajında, AKEL’in yıpratılması ve özellikle “Dromolaksia” (Mormenekşe) Davası hakkında konuştu.

İşte Kiprianu’nun röportajından öne çıkanlar;

• Soru: AKEL M.K. Genel Sekreterliği görevini üstlendiğiniz günden bu yana, bugün içinde bulunduğunuz durumda tekrar bulunduğunuzu hatırlıyor musunuz? Yani partinizin bazı kadrolarının dürüstlüğünü savunmak zorunda kaldığınızı hatırlıyor musunuz?

• Cevap: Pek çok kez partiyi savunma durumunda oldum. Mari’de patlamanın olduğu zamandan itibaren, ülkede ne oluyorsa bundan AKEL’i sorumlu gösterme yönünde o zamanki muhalefet ve bugünkü hükümet tarafından bir çabanın ortaya konulduğu görüşündeyim. Hedefleri çok belirgin. Tıpkı şimdi yaptıkları gibi, o zaman da, bunca acıyı çekmiş olan ülkemizde nelerin olacağı onları ilgilendirmeksizin, onlar iktidara gelmek için, Dimitris Hristofyas’ı ve AKEL’i Kıbrıs halkının gözünden düşürmeyi, halkın bilincinde değersizleştirmeyi hedefliyorlardı. En kötüsü de, kendilerine doğrudan defalarca söylediğim gibi, onlar yaptıklarıyla, kendileri iktidara geldiklerinde kendilerini zora sokacak bir duruma yol açtıklarını algılamıyorlardı. Dolayısıyla böylesi durumlara karşı koymaya oldukça alışığım.

• Soru: Mari’den söz ettiğiniz için, söylemek istiyorum, kimileri denetim kurumları olarak görülen organların yaptıklarını AKEL’in değersizleştirdiğini söylüyorlar.

• Cevap: Mari’den başlayalım. Farklı görüşü olanlar beni yanlış anlasalar dahi, ısrarla belirtiyorum ki, Kıbrıs’ta tutulması kararlaştırılan ve Ulusal Muhafız Ordusu’na muhafaza etme görevi verilen bir yükün doğru biçimde muhafaza edilip edilmediğine dair Cumhurbaşkanı’nın her hangi bir sorumluluğunun olduğunu mantıklı hiçbir insan ima edemezdi. Kimse böyle bir şeyi söyleyemezdi.

• Soru: (Ekonomi hakkındaki) raporu gördünüz mü?

• Cevap: Elbette ki gördüm. Rapor diyor ki, güya Sayın Hristofyas “ben hükümetim, istediğimi yaparım” demiş. Bunu nerde gördüler, nerden keşfettiler?
Sanıyorum ki, raporda bu ifade komisyonun vardığı sonuç olarak ifade ediliyor, yoksa Sayın Hristofyas’ın dediği söz olarak değil.
Bu demektir? Hükümet, AKEL’e zarar verme uğraşısına hizmet ettiği için bıraktı, böyle bir rapor yayınlansın. Başka bir şey daha var. Başlangıçta bu komisyon için üç kişi atandı, arından ikisi istifa etti ve başka iki kişi atandı. Bilimsel danışmanlar istifa etti. Böylesi bir komisyonun güvenilirliği olabilir mi?

• Soru: Dromolaksia ile ilgili olarak, söz konusu olanın siyasi entrika olduğunu ifade ettiniz. Ancak bazı veriler var. Çekler var. Banka hesabına ister AKEL, ister AKEL kadroları içerisinden geçen para yatırmalar var.

• Cevap: Daha ilk andan itibaren dile getirdiğim tez geçerli olmaya devam etmektedir. Tekrar ediyorum: Bu davada kim rüşvet, komisyon aldıysa, verdiyse ve buna katkıda bulunduysa adaletin önüne çıkarılmalıdır. Yasalar uygulanmalıdır. Hiç kimse yasaların üstünde olamaz. Suçlular cezasız kalmamalıdır. Bugün kimileri AKEL’in ve Genel Sekreteri’nin bunun zıddını istediğini iddia etmeye çalışıyorlar. Böyle bir şeyi asla istemedim ve istemem söz konusu olamaz. AKEL 87 yıllık yaşamı boyunca demokrasi ve meşruluk çerçevesinde faaliyetini sürdürmektedir. Başka tür tavırlar içerisinde olanlar başkalarıdır ve böylesi tavırları AKEL’de aramasınlar.

• Soru: Söz konusu durum yasal çerçevenin dışında değil mi?

• Cevap: Hayır ve neyi kastettiğimi açıklayacağım. Sayın Lillis bir ifade verdi ve duyduğum kadarıyla, sorguyu yapanların istedikleri noktaya varması için on ifade vermesi gerekti. Baskı gördü, şantaja uğradı ve kendisiyle pazarlık yaptılar.

• Soru: Sayın Lillis dışında bir tanık daha ortaya çıktı. Onun Sayın Fandusis olduğunu söylüyorlar.

• Cevap: Bu tanığın iki yıldır polis tarafından aranan bir kişi olduğunu ve KDV’ye 300.000 Euro borcu olduğunu kadrolarımızın avukatları mahkemede belirttiler. AKEL kadrolarının aleyhine ifade versin diye bu kişiyi bey gibi yurt dışından getirdiler ve bey gibi geri gitsin diye bıraktılar. Eğer bu bilgi doğrulanırsa, bu, AKEL kadrolarının aleyhine entrika değil mi?

• Soru: hakkında şüphe duyulan tanıklıklar dışında, çekler var, banka hesabına para yatırmalar var.

• Cevap: Buna da geleceğim. AKEL İlçe Komitesi daha başından itibaren net bir biçimde tutumunu ortaya koydu. AKEL İlçe Komitesi’nin banka hesaplarını polisin kararname yayınlanmaksızın araştırmasının yasa dışı olduğunu söylemeliyim. Bir davayı delillendirmek için polis yasadışılık yapıyor…

• Soru: Söz konusu olayda yasa dışı bir alım satım vardı.

• Cevap: Herhangi bir yasadışı alım satım olmadı. Eğer olduysa, bunun sorumlusu kim? Mahkemede yalan ifadede bulunup, Kıbrıslıtürkün evinde ikamet ettiğini söyleyen Sayın Liotatis ve raporlarında bunu doğrulayan KİP görevlisi polislerdir. Kimsenin Sayın Liotatis aleyhine kavuşturma yaptığını duydunuz mu? Tam aksine o suçlama makamının tanığı. CYTA emekli sandığının yaptığı yatırımın yararına olup olmadığını kimse araştırdı mı? Kimse bu zahmete girmedi.


• Soru: Dromolaksia davası hakkında pek çok kez AKEL olarak İçişleri Bakanı Sokratis Hasikıos ile karşı karşıya geldiniz.

• Cevap: Bu somut konuda Sayın Hasikos’un bazı menfaatleri olduğu ve bu menfaatlere hizmet edilmediği açıkça görülüyor. O ne derse desin, ailesinin çıkarları söz konusuydu. Onun ailesi de CYTA’ya bir araziyi vermeyi istiyordu. Bakan tek başına bir araştırma komitesi kurulması yönünde ilerledi. Bu da yasadışıdır. Yasalara göre, ekonomi hakkındaki araştırma komisyonunun ve Dromolaksia komitesinin oluşturulması yasa dışıdır.


• Soru: Sizin iktidarda olduğunuz dönemde daha önceki dönemin konularında temizlik yapılması yönünde ilerlemediğiniz için partinizin kadroları ve üyeleri size sorumluluk yüklemiyor mu?

• Cevap: O dönemin atmosferini ve ortamını size hatırlatmam lazım. O dönemde Dimitris Hristofyas Kıbrıs sorununun çözümü için büyük bir çabada bulundu. Bizim önceliğimiz buydu ve AKEL’in önceliği her zaman bu olacak. Biz, temel hedefe hizmet edecek bir atmosferin olmasını istiyorduk. Eğer Dimitris Hristofyas böylesi hareketlerde bulunsaydı, neler olurdu Kıbrıs’ta, biliyor musunuz?

• Soru: Buna kimileri cezasız kalmalara son verildiği hissinin güçleneceği yanıtını verebilir.

• Cevap: Olacak olanın, sınırları olmayan bir patlama olacağından emin olun. Demokratik Seferberlik Partisi’nin nasıl davrandığını gördük, o dönemde muhalefette olanların nasıl davrandıklarını da gördük, AKEL’in nasıl davrandığını da gördük. Mari’de olanlar oldu ve Cumhurbaşkanlığı’nın dışında nelerin yapıldığını da hatırlıyorsunuz. Mevduatlar traşlandı, bankacılık sektörü ve Kıbrıs çok büyük zararlara uğradı. Kimsenin aynı şekilde tepki gösterdiğini gördünüz mü? Cumhurbaşkanlığı’nın oraya gittik, barışçıl bir gösteri yaptık ve onların her gece bağırdıkları gibi “Hristofyas’a ölüm” diye bağırmaksızın oradan ayrıldık. Biz medeni ve kültürlü bir biçimde davrandık. Onlar sadece muhalefette olduklarında değil, şimdi, hükümette olduklarında da medeni ve kültürlü bir biçimde davranmıyorlar.

… Son 20 yılda Kıbrıslıtürklere ait gayrimenkullere ilişkin yapılan tüm işlemler hakkında bilgileri İçişleri Bakanı’ndan istedim ve hala bekliyorum. Daha önceki hükümetlerin ne yaptığını ve Hristofyas hükümetinin ne yaptığını görmek istiyorum. Hala İçişleri Bakanı’nın cevabını bekliyorum ve emin olsun ki durmam söz konusu değil. Bu konuda sonuna kadar gideceğim.

Dünya Haberleri