Basın ile de paylaşılan mektup şöyle;
“Sn. Özkan Yorgancıoğlu,
Başbakan.
Sayın Başbakan, tüm uyarılarımıza rağmen bir önlem alınmaması nedeniyle BRT Kurumu’ndaki yönetim krizi, kaosa dönüşmüş durumdadır...
Ne yazık ki son yaşanan olayla birlikte yasadışı uygulamalar had safhaya çıkmıştır. Sorunların çözülmesini beklerken,kurumun en yüksek karar ve yönetim organı da artık çalışamaz noktaya gelmiştir.
Yönetim Kurulu’nun bazı üyeleri yasaya rağmen Başkanın veya Başkan Vekilinin olmadığı toplantıda, karar alıp, uygulamaya koymaya çalışmaktadır. Bu uygulama BRTK Yasası ve ilgili tüzükle belirlenmiş olan Yönetim Kurulu’nun çalışma esaslarına aykırıdır.
BRTK Yasasına göre (md.11) Yönetim Kurulu toplantılarına Başkan, yokluğunda ise Başkan Vekili başkanlık yapar. Toplantıların günü, saati ve gündemi Başkan tarafından belirlenir. Yani Yönetim Kurulu Başkanı veya Başkan Vekili olmadan toplantı yapılması, gündem dışı bir konunun gündeme alınması, hele hele de karar üretilmesi hukuk açısından geçerli değildir.
27 Şubat 2015 tarihinde yapılan ve gündemi belli olan toplantıda, Müdür tarafından aniden Koordinatörün görevden alınması talebinin getirilmesi üzerine çıkan tartışmada, toplantı koşullarının ortadan kalkması nedeniyle Başkan toplantıyı kapatmıştır. Buna rağmen toplantı Başkan ve Vekil olmadan devam ettirilmiş ve hatta karar alınmıştır.
Sayın Başbakan, yasaya rağmen yapılan bu toplantı ve neticesinde alınan kararlar hukuka rağmen hile ile yapılan bir işlem olduğundan yok hükmündedir. Yasa dışıdır ve hukuk açısından geçerliliği yoktur.
Ayrıca bugüne kadar BRTK Yönetim Kurulu’nun almış olduğu kararlar öncelikle YK Başkanının onayına ve sonra YK üyelerine daha sonra da ilgili Yöneticilere dağıtılmakta iken, söz konusu yasadışı alınan kararlar Müdür tarafından ilgili Amirlere dağıtılmayarak, gizlenmiştir. Yönetimin açıklık ilkesiyle de bağdaşmayan bu tutum “ ben yaparım olur” anlayışıdır ve hukuk dışıdır.
Üstelik alınan kararların uygulanması durumunda da, kurumu maddi ve manevi anlamda zarara sokabilecek bir sonuç ortaya çıkabilir. Bunun adını koymak lazım, bunun adı darbedir ve yönetimin bu aşamadan sonra olağan bir şekilde çalışması bazı üyeler tarafından sabote edilmiştir. Bu yasa tanımaz tutum bizim açımızdan asla kabul edilemez.
Bizce bu aşamada Başbakan olarak siz, Başbakanlığa bağlı bir kurumda yapılan bu yasadışı uygulamaya sessiz kalmamalısınız. Sizden yetkilerinizi kullanarak, derhal Hukuk Dairesi ve Sayıştay’dan denetim talep etmenizi bekliyoruz.”
----------------------
Tümerkan, KTGB’nin açıklamasına yanıt verdi
“BRT’de hiçbir yasadışı uygulama yoktur”
Bayrak Radyo Televizyon Kurumu (BRTK) Müdürü Mete Tümerkan, BRT’de hiçbir yasadışı uygulama bulunmadığını, kurumun her türlü denetime açık olduğunu bildirdi.
Tümerkan yazılı bir açıklama yaparak, Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği (KTGB) Başkanı İzzet Volkan’ın bugün yaptığı “Başbakan’a açık mektup” başlıklı açıklamasına yanıt verdi.
Açıklamasında, “Öyle anlaşılıyor ki, Gazeteciler Birliği yönetimi, BRT’deki değişim ve gelişimin önünü kesebilmek için son çare olarak siyasilere müdahale çağrısı yapmayı seçmiştir. Böylece, birliğin yıllardır savunduğu ‘özerk BRT’ hedefini ayaklar altına almıştır” diyen Tümerkan, BRT’de hukuka ve mevzuata aykırı hiçbir şey yapılmadığının kamuoyu tarafından bilinmesini istedi.
“Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği yönetiminin, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu’na yazmış olduğu açık mektubu görünce, bu açıklamanın yapılması zaruri olmuştur. BRT Kurumu’nda yaşanan değişim ve gelişim belli ki birilerini rahatsız ediyor. Statükonun yıkılıp kurumda her alanda ileriye doğru adım atılmaya devam edildiği bir ortamda Gazeteciler Birliği yönetiminin ısrarla ve inatla BRTK’yı hedef alan açıklamalar yapması üzücü ve düşündürücüdür” diyen Tümerkan, Bayrak Radyo Televizyon Kurumu’nda hiçbir yasadışı uygulama bulunmadığını, kurumun her türlü denetime açık olduğunu vurgulayarak, “Bu yönde endişe edilecek, saklayacak hiçbir şey yoktur” dedi.
Tümerkan açıklamasında şunları belirtti: “Bayrak Radyo Televizyon Kurumu Yönetim Kurulu, 7 kişiden oluşan ve yasal mevzuat çerçevesinde çalışan bir kuruldur. BRT’de yasa dışına çıkılacak hiçbir uygulama yapılmamıştır ve yapılmayacaktır. BRT, Kıbrıs Türkü’nün malıdır ve kimse kendi kişisel çıkarları için BRT’yi hedef alamaz, üyesi bulunduğu sivil toplum kuruluşunu bir araç olarak kullanarak BRT’de yaşanan değişim ve ilerlemeyi durduramaz. 7 üyenin katıldığı Yönetim Kurulu toplantılarında kararlar oybirliği ya da oyçokluğuyla alınır. Yasal mevzuata uygun olarak alınan kararlar birileri tarafından beğenilmedi diye toplantılar kapatılamaz, ya da o toplantı yapılmamış ve kararlar alınmamış diye gösterilemez. Yönetim Kurulu toplantıları bir ya da iki üyenin iradesi doğrultusunda yönlendirilemez. Bir ya da iki üyenin ‘dediğim dedik’ yaklaşımıyla yönetilemez. Böyle birşey ne yasal mevzuata ne de demokratik teamüle uyar. Mevcut hukuk düzeni içerisinde böyle bir anlayışa yer yoktur”
‘Özerk BRT’
“Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği, kuruluşundan bu yana BRT’nin özerkliğini ve demokratikleşmesini savunan, bu yönde kavga veren bir örgüt olmuştur. İçerisinde birçok Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği üyesi olan BRT emekçilerinin gayretleriyle demokratikleşen ve çağdaşlaşma yolunda önemli adımlar atan BRT Kurumu, üzülerek görüyorum ki, Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği yönetimini rahatsız etmektedir. Öyle anlaşılıyor ki, Gazeteciler Birliği yönetimi, BRT’deki değişim ve gelişimin önünü kesebilmek için son çare olarak siyasilere müdahale çağrısı yapmayı seçmiştir. Böylece, birliğin yıllardır savunduğu ‘özerk BRT’ hedefini ayaklar altına almıştır.
Kamuoyu şunu çok iyi bilsin; BRT Kurumu’nda hukuka ve mevzuata aykırı hiçbir şey yapılmamıştır ve yapılmayacaktır. Hukuk dışı yapılmak istenen uygulamalara Gazeteciler Birliği yönetimi bu açıklamayla arka çıkmaktadır.
Herşey yasalar, mevzuat ve demokratik kurallar içerisinde yapılmaktadır. Kurumda hiçbir şekilde “ben yaparım, olur” anlayışına yer yoktur. Birlik yönetimi, maalesef “ben yaparım, olur” anlayışıyla BRT’deki değişim ve gelişimin önünü kesebileceği ve statükoya sahip çıkabileceği yanılgısı içindedir.”
TAK