Futbol kalitesinin günden güne düştüğü ülkemizde adı süper olan ligde bile çoğu maçlarda kalitenenin yerlerde süründüğü bir gerçek. Kulüpler alt yapılardan yıldız futbolcu yetiştirmek yerine zaten çok kötü olan ekonomik koşullarına rağmen sırf adı yabancı diye birçok vasat futbolcuya dünya kadar para harcıyorlar.
Arada bir büyük kulüplerin alt yapılarından yıldız futbolcular çıkmıyor da değil ama bu oyuncuların sayısını artırmak için daha fazla çaba gösterilmeli ve bu işe daha fazla zaman ayrılmalı. Bu yıldız adayı futbolcuların illa ki Süper Lig kulüplerinin alt yapılarında yetişmesine de gerek yok. Daha alt liglerde oynayan kulüplerin de alt yapılarında pekala yıldız adayları keşfedilip ülke futboluna kazandırılabilir. Bunu yapan kulüpler de var aslında, mesela İkinci Lig batı bölgesi ekiplerinden Denizli Spor Kulübü gibi. Şu an Süper Lig’in en parlak yıldızlarından biri olarak kabul edilen Kasım Tağman henüz ilkokul yıllarında Denizli Spor Kulübü’nün altyapısında yetişmiş ve ülke futboluna kazandırılmış bir yetenektir. Biz Kasım’dan geleceğin yıldızı diye bahsederken daha hiç kimse onun adını bilmiyordu. Şu an Kasım Denizli’de top koşturmuyor belki ama Denizli Spor Kulübü boş durmuyor.
Geçen hafta sonu Gaziveren önünde izlediğim Denizli takımının omurgası, alt yapısından yetişen oyunculardan oluşuyor. Ahmet, İbrahim ve Semih gibi henüz daha lise öğrencisi olan bu gençler ilk bakışta birer yıldız adayı olduklarını gösteriyorlar. İyi de rakipleri tarafından iyi etüd edilen ve tırnak içerisinde söylüyorum “mimlenen” bu gençleri sahadaki rakip tekmelerden kim koruyacak. Özellikle ofansif özellikleri olan ve bire birde çok iyi adam eksiltme özelliği olan Semih uzun sayılmayacak bir süre sonra bu ülkenin sahalarındaki nadide çiçeklerden biri olacak, eğer rakip defans oyuncularından alacağı darbeler sonunda maazallah kalıcı veya futbol hayatını bitirici bir sakatlık yaşamazsa.
Burda hakemlerimize büyük bir görev düşmektedir. Avrupada yıldız futbolcuların korunması için hakemlere talimat var. Bizde yokmu acaba. Geçen gün Gaziveren-Denizli maçını yöneten orta hakem Utku Hamamcıoğlu, Semih’in aldığı tekme ve darbelere o kadar kayıtsız kaldı ki gözlerime inanamadım. Maçın hakemi maç boyunca verdiği yanlış kararlar ve çalmadığı düdüklerle maça damgasını vurdu. Eğer bazı hakem arkadaşlar İkinci Lig maçlarına basın mensuplarının gelmediğini göz önünde bulundurup çok keyfi kararlar veriyorlarsa benim söyleyecek pek bir sözüm yok, ama Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu’nun ve bu maçlarda görevli hakem gözlemcilerinin olmalı diye düşünüyorum.