Kamu Hizmeti Komisyonu Bütçesi, 3 milyon 438 bin 640 TL olarak oybirliğiyle onaylandı.
Bütçeyle ilgili konuşan Komisyon Başkanı Çetin Uğural, komisyonu güvenilir, inanılır, hakkaniyetle görev yapan bir kurum haline getirmeyi devletin sağladığı maddi destekle başardığını kaydederek, komiteye teşekkür etti.
Uğural, devlete güven ve inancın zayıflığından herkesin şikayetçi olduğunu, özellikle gençlerin devletle ilgili kanaatlerinin çok rahatsız edici olduğunu belirterek, gençlerin tutumlarının gerekçesine bakıldığında devletçe korundukları, hak ettiklerini alabildiklerini görürlerse güvenlerinin artacağını anlattı.
Çetin Uğural, güveni sağlamada önemli başarı sağladıklarını, sınavlara verilen önemin arttığını ifade ederek, özellikle öğretmen sınavları, yeterlik sınavları ve yabancı dil sınavlarına hazırlanıp haklarını elde edebileceklerini düşünenlerin sayısının arttığını kaydetti.
Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Uğural, göreve geldiği sürede yapılanları ve hükümet değişimiyle neler yaşandığını anlatarak, başkanın görev süresini 6 yıldan 4 yıla düşüren tasarıya tepki gösterdiğini, destek gördüğünü ve tasarının geri çekildiğini söyledi.
Komisyondaki üst kademe yöneticilerinin görevden alınması sırasında yasaya göre istişare gerektiğini ancak böyle bir istişare yapılmadan Cumhurbaşkanlığı’nın görevden alma ve atamalar yaptığını belirten Uğural, hiçbir istişare yapılmadan genel sekreter ve iki müdürün görevden alındığını ifade etti.
Uğural, durumu hükümete ilettiğini, atamalar yapılırken de yine istişare yapılmadığını, telefonla bir istişareye fiilen olanak vermemek için Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı’nın telefonuna çıkmadığını bildirdi.
Görevden alınanları evlerine gönderme uygulamasını yapmayacağını, mümkünse odalarında kalmalarını istediğini belirterek, yeni atananlara görevlerini verdiğini kaydeden Çetin Uğural, sınav müdürü merhum Mehmet Öke’nin hastalığının en ağır döneminde maruz kaldığı durumu affetmeyeceğini söyledi.
Müşavir olan üst kademe yöneticilerine makamlarına yaraşır, çalışabilecekleri ortam sağlandığını ifade eden Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Uğural, o yıl alınlarının akıyla öğretmen sınavlarını yaptıklarını, 60 kadar geçici öğretmen atama yetkisi alan hükümete yardımcı olmak için Mehmet Öke’nin hastalığı ilerlemiş olduğu halde sınavı yaptığını anlattı.
Kanser hastalarının psikolojisinin önemine dikkat çeken Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanı Uğural, Mehmet Öke’nin durumunu Cumhurbaşkanlığı’na da anlattığını ifade etti.
Daha sonra görevden alınan Öke’nin yerine atanan sınav işleri müdürüyle ilgili olumlu izlenimler edinmediğini, bu kişinin görev yaptığı okulda bir öğrencinin boynuna “ben haylaz bir öğrenciyim” diye yafta asıp okulda dolaştırdığını öğrendiğinde öğretmenlikle alakası olmadığını gördüğünü söyleyen Çetin Uğural, Başbakan’a tepkisini ilettiğini anlattı.
Uğural, bu kişiyle bir yere varamayacaklarına dair Başbakan’a yönelik bir yazı gönderdiğini ve toplum içinde saygın bir öğretmeni sınav müdürlüğüne atanmasını önerdiğini ama bunun da olmadığını kaydetti.
Okul müdürlüğü ve müdür muavinliği sınavlarından sonra büyük bir infial ve itirazlar yaşandığını belirten Komisyon Başkanı Çetin Uğural, kendisine şikayete gelenlerin akrabalık ilişkilerini öne sürdüğünü ancak bunu sınavın şaibeli olduğuna yeterli kanıt görmediğini; dava açıldığını ancak daha sonra başka kadro açılması şartıyla davadan vazgeçtiklerini belirtti.
Uğural, doktorluk sınavlarında da ciddi şüphe düştüğünü kaydederek, Başbakan’ın damadına yönelik iddiayı hatırlattı.
Öğretmenlik sınavlarıyla ilgili olarak da, Başbakan’ın imzasının taklit edilmesi olayı ve sonrasında yaşan gelişmelerle büyük güven yıkımına uğradıklarını anlatan Uğural, Cumhurbaşkanı ile de görüşerek komisyonun zarar gördüğünü, bundan duyduğu rahatsızlığı aktardığını ifade etti.
Uğural, yeni sınav dairesi müdürünün atanması sürecinin ise, kurultayın da araya girmesiyle geciktiğini anlatarak, kendisinin önerdiği ve Cumhurbaşkanı’nın da onayladığını bildirdiği kişinin bir türlü atanmamasını eştirdi. Uğural, “Tüm olayın eski sınav müdürünün başına yıkıldığını ve onun da arkasındaki makamın sahip çıkmaması üzerine komplo yaptığı makama sığınarak el öptüğünü” anlattı.
Bir süre sonra bu görevden ayrılacak olsa bile, bu sürede kuruma katkı koymaya devam edeceğini belirten Uğural, komisyonun uğradığı tahribat nedeniyle ciddi şüphe altında olduğuna işaret ederek bu tahribatın boyutu konusunda da henüz polisten net bilgi alamadıklarını belirtti.
Yeni soru bankası oluşturarak sınav yapabilmek için bu bilgileri almalarının gerekliliği üzerinde duran Uğural, “En azından soru bankasının bir kısmı dışarıdadır” diyerek, bu şartlarda komisyonun şu anda sınav yapma durumu bulunmadığını kaydetti.
Bağımsız, güvenilir bir komisyona toplumun ihtiyacı olduğuna işaret eden Uğural, kimsenin bu komisyonu sıfırla çarpma yetkisi bulunmadığını, yapılan yanlışların sonuca ulaşmaması için görevinin başında olacağını ve çalışacağını; hesabını soracağını vurguladı.
ULUÇAY
CTP-BG Milletvekili, Komite Başkan Yardımcısı Teberrüken Uluçay da, komisyonun yaptığı sınavlara bir standart getirilmesi yönündeki çalışmaları için Uğural’a teşekkür ederek, anlattıklarının ülkede iletişim eksikliği yaşanmakta olduğu görüşünü desteklediğini söyledi.
Uluçay, gelinen aşamada, komisyonda yaşananların ardından polisle veya hükümetle istişarelerin bir an önce yapılarak gerekirse yeni bir soru bankası oluşturulması gerektiğini belirtti.
Bütçeyle ilgili başka konuşma istemi olmaması üzerine geçilen oylamada, KHK bütçesi oybirliğiyle kabul edildi.