Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Doğu Akdeniz Üniversitesi arasında, imzalanan protokol gereği 2015 – 2016 öğretim yılında hayata geçirilmesi planlanan “KKTC Temel Eğitim Programı Geliştirme Projesi”nin kamuoyuna duyurulması başlandı. Bu kapsamda ilk olarak Yenidüzen gazetesini ziyaret eden Proje Koordinatörü Prof. Dr. Ahmet Pehlivan ve Proje Yürütme Kurulu Üyesi ve DAÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halil İbrahim Yalın ile projenin detaylarını tartışma fırsatı buldum.
İlk söz olarak Kıbrıs Türk Eğitim Sistemi adına önemli bir proje oldu söyleyebilirim. Ancak, “projede tasarlanan tüm unsurların hayata geçirilebilecek mi?” sorusunda aynı rahatlıkla “evet” diyemem…
Projede Neler Var?
Proje, okulöncesinden ortaokul son sınıfa kadar; Hayat Bilgisinden İngilizceye, Türkçeden Beden Eğitimine, Matematikten Kıbrıs Tarihine kadar tüm dersleri içeriyor. Projeye göre her bir ders için “eğitim programı yazım komisyonları” oluşturulacak. Eğitim programın içeriği ve yaklaşımının nasıl olacağına bu komisyonlar karar verecek. Komisyonlarda ülkemizdeki tüm üniversitelerde görev yapan alan akademisyenlerinin, program geliştirme ve ölçme değerlendirme uzmanlarının ve öğretmenlerin yer alması tasarlanıyor.
Halil İbrahim hoca, proje kapsamında ihtiyaç duyulacak verilerin elde edilmesi için oluşturulacak bir portal aracılığıyla periyodik aralıklarla panel, çalıştay ve bilgilendirme toplantılarının yapılacağı bilgisi verdi. Ayrıca projenin; öğretmenlerin hizmet içi eğitimlerini içerdiğine de vurgu yaptı.
Yanıt Bekleyen Sorular
Ancak projenin yaşam bulması ile ilgili ciddi anlamda üzerinde düşünmesi ve yanıtlanması gereken sorular da yok değil… İşte yanıt bulması gereken sorulardan bazıları:
· “Proje sonucunda ortaya çıkan öğretim programı ile sürdürülen eğitim sistemi birbiri ile uyumlu olmazsa ne olacak?” Daha basit bir ifadeyle söyleyecek olursak; oluşturulacak programlar, yapılandırmacı yaklaşımdan çok uzakta olan bugünkü “kolej giriş sınavı” ile ters bir yapıda olursa ne olacak? Böyle bir durumda kolejlere ilkokuldan sonra giriş kaldırılacak mı? Yoksa programlar çöpe mi gidecek?
· “Kıbrıs Tarihi” ve “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi” gibi toplumsal hassasiyeti bulunan derslerin içeriği nasıl olacak?” Kıbrıs Tarihi dersinin içeriğine ya da bu ders programını çalışacak komisyona müdahale edilirse ne olacak? Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi, bütün dinleri içine alan bir ahlak bilgisi disiplini mi olacak yoksa İslam Dini’nin ağır bastığı, dini eğitimi çağrıştıran bir yapıya mı bürünecek?
· “Kademeli geçiş nasıl olacak?” 2015 – 2016 öğretim yılında hayata geçirilecek bu programların kademeli geçişi nasıl olacak? Eski programları takip eden öğrenciler, yeni anlayışla yazılacak bu programlara nasıl dahil edilecekler?
· “Komisyonlarda görev alacaklar nasıl belirlenecek?” Program geliştirme komisyonlarında görev yapacak öğretmenlerin kimler olacağına kim, nasıl karar verecek?
Kuşkusuz yanıtlanması gereken daha çok soru var. Ancak son söz olarak da şunun söylenmesi gerektiğini düşünüyorum… Bardağın dolu tarafını görerek Kıbrıs Türk Eğitim Sistemi’nin gerçekten ivedi olarak ihtiyaç duyduğu, kendi öğretim programlarını oluşturmasını sağlayacak bu proje iyimser olarak yaklaşılmalı ama aynı zamanda projenin her boyutunda eğitim bilimi ilkelerinden ödün verilmemesi gerekliliği vurgulanmalıdır…