Cumhurbaşkanı ve Milletvekili maaşlarının 2013 yılındaki akıbeti belli oldu.
Bir hafta boyunca Meclis’te görüşülecek 2013 bütçesinde hem Cumhurbaşkanı hem de milletvekili maaşlarının ne olacağını inceleyelim.
2012 bütçesinde Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun maaş kalemi 125 bin 885 TL olarak yer alıdı.
2013’te yapılması planlanan artışla Eroğlu’nun 1 yıllık kazancı 131 bin 570 TL olacak.
Yani Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 2013 yılında yaklaşık 5 bin 685 TL daha fazla kazanacak.
Boşuna maaş!..
‘Boşuna çalışan milletvekillerine’ 2013’te ne kadar maaş vereceğiz peki? Bir de ona bakalım. Örneğin sadece nisap sağlamak için meclise gelen ama kürsüden bir konuşma dahi yapmayan, fikir beyan etmeyen UBP vekillerine … Ya da varlığı yokluğu belli olmayan ÖRP’ye… Zaman zaman gelip ancak çoğu zaman Meclis’te olmayan…
Hakkını yememek lazım CTP’li vekillerin, TDP’nin…
Onlar da olmasa inan ki UBP, Meclis’i dahi toplayamaz zaten bunu her haftaki oturumlarda görüyoruz. Bir kez olsun ilk toplantında nisap sağlanamamıştır.
İlla ki zorlamayla toplanmıştır…
Bu kısa hatırlatmalarından ardından;
Evet, 2012 yılında vekillere bütçeden 6 milyon 294 bin 238 TL ödeme yapıldı. 2013 Bütçesi’nde ise bu rakam 6 milyon 578 bin 30 TL…
Yani 2013 bütçesinde milletvekillerine 283 bin 792 TL daha fazla maaş ödemesi planlanıyor.
UBP bakıma alındı!
UBP, kapandı, bakıma alındı. Uzun süreden beridir UBP ne gerçek ne de sanal ortamda var. Hayali bir parti konumuna düştü. Düşünsenize bir başkanı dahi yok, neredeyse 2 aya yaklaşan sürede…
Ama yemede içmede, gösterişte, kurdele kesmede boy boy karşımızdalar…
Hele bir de geleceğimizi karartmada üstlerine yok.
Neyse…
Dün, ‘google’ adlı internetteki arama motoruna ‘UBP’ yazdım. UBP-KKTC adlı site önüme çıkınca ‘tıklayıverdim’.
Lakin ne mümkün ulaşmak…
‘Kapalı’…
Bakıma alınmış, ‘Lütfen yakında yeniden kontrol edin’ uyarısı yapılıyor.
Bekliyoruz…
Başkan Kayalp ve "yerel hükümetinin" programı
“Bence Oktay Başkan, Belediye Başkanlığı noktasından sonra siyaseten jübile yapacak bir pozisyonda değil...
Ve kanaatimce, Mağusa Belediye Başkanlığındaki şu beşinci döneminin ardından politikada daha ileri aşamalara yükselme bağlamında bir yol ayırımına gelmiş olacak...
Orada kalsa, Mağusa halkının onu yine seçeceğinden zerre kadar kuşkum yok...
Lakin Mağusa’daki başarı öyküsünü yakinen ve takdirle izleyen Kıbrıslı Türk halkı da onu;
Ülke yönetimiyle ilgili görevlere de gönül rahatlığıyla seçebilecek bir motivasyona sahiptir.
Yine de... Önemli olan Oktay Başkanın yapacağı değerlendirmedir...
Bekleyip göreceğiz...”
ALİ TEKMAN
İşte şimdi ‘vilayet’ olacağız!
“Sevgili okuyucu;
CHP’nin bu operasyonu bile Kıbrıs Türkü ile nasıl dalga geçildiğinin açık bir göstergesidir.
KKTC’yi tanımamaktır!
Aksine aşağılamaktır…
Nasıl Büyük UBP Projesi’nin ardın AKP varsa, bunlar da bir başka partinin arkasına geçip Kıbrıs Türkünün ensesinden AKP’ ile savaşa hazırlanıyorlar.
Meydanı onlara kaptırmamak için, aslında Kıbrıs Türkünü kurtarmaya değil, AKP’ye savaş açmaya geliyorlar.
Sizi bilmem ama ben hayal kırıklığına uğradım.
KKTC eğer bir devletse Türkiye’nin bir siyasi partisinin burada işi ne?
Dünyanın neresinde görülmüştür ki bir devletin siyasal partisi bir başka devlette siyasi harekette bulunsun.
Bu kadar mı düştük biz?
Çok istiyorlarsa, Kıbrıs Türkünü bıraksınlar kendilerine baksınlar.
Önce Türkiye’de iktidar olmayı başarsınlar.
Sonra nasıl olsa iktidar olmaları, KKTC’de otomatik olarak onları iktidar yapacaktır.
Umarım ulu önder Atatürk’ün kemikleri sızlamıyordur…”
LEVENT ÖZADAM
Fikir fahişeleri diyarı
“Boğazlarında SATILIK tabelası ile gezen bu gazeteci müsvetteleri kadar onları başımıza musallat edenler de suçludur. Zaten suçun büyüğü de onlardadır; onlar bazen siyasetçi bazen de işadamı olarak ortaya çıkarlar ve güçleri oranında namussuzları kolaylıkla satın alabileceklerini bildikleri için bunlarla değil de mesleklerini basının etik kuralları ile yapan düzgün gazetecilerle uğraşırlar daha çok.
Bu siyasiler veya işadamları çıkar hedefleri doğrultusunda önlerine çıkan ve yaptıkları çirkin ve ahlaksız icraatları yeren gazeteciler de olursa o prensip sahibi, onurlu gazeteciyi çalıştığı gazeteden, televizyondan veya radyodan attırıncaya kadar uğraşırlar ve bu amaçlarına ulaşmak için tehdit ve şantajı kullanmaktan hiç de gocunmaz bu büyük kodamanlar.
Sonuç olarak siz kardeşim, en terbiyesiz, en ahlaksız, en insanlık dışı manşetleri atabiliyorsunuz...Hırsınızı alamayıp herkese çapsız, sefil, zavallı, utanmaz diye atıp tutabiliyorsunuz…
Bu kadar itibar kaybederken müsaade edin, birileri de sizin için “satılmış” desin...Bu kadarcığını bari söyleyebilsin.
“YARASI OLAN DA GOCUNSUN ARTIK”
AHMET MURATOĞLU
"Program" var; güzel... Peki "ekonomi" var mı?
Gürdal HÜDAOĞLU’nun profilinden
“LTB’ye 7 milyona yakın katkı yaptık. Belki yasa olarak bunu yapmamamız gerekirdi ama her şeye rağmen LTB’nin sorunlarını çözebilmesi için katkı yaptık.”
İrsen KÜÇÜK (Başbakan)
“İrsen Küçük’ün öncelikle yapması gereken ülkemizdeki ekonomik aktörlerden ve sivil toplum ile halkımızdan habersiz yapılan bu protokol konusundaki eleştirileri dikkate almaktır.”
Özkan YORGANCIOĞLU (CTP Başkanı)
FOTO YORUM…
21 Aralık’ta ‘kıyamet kopacak’ senaryoları üzerine, internetteki sosyal paylaşım ağları coştu. Yorumlar yapılıyor, fotoğraflar paylaşılıyor, yetkililerin ‘yok öyle bir şey, inanmayın’ açıklamalarına rağmen…