BRTde dün yüz lira coşkusu yaşandı. Her yıl çeşitli eşyalar olarak üyelerine yılbaşı eşantiyonu dağıtan Bay-Sen bu yıl üyelerinin baskısı ile para dağıttı. Dün yapılan dağıtımda çalışanlar yüz liralık eşantiyonlar için izdiham yarattı. Çalışanlar 13’ncü maaş alıp alamayacaklarının belirsiz olduğu bir ortamda sendikanın verdiği 100 TL’nin "ilaç" gibi geldiğini söyledi.
Öte yandan bugün yapılacak olan BRTnin 49. yıl resepsiyonuna sendika eylemi damgasını vurabilir. Sendika bu konuda henüz bir karar almasa bile bazı çalışanların resepsiyona katılacak siyasileri protesto etmek için hazırlandığı söylentisi dün gün boyunca kurum içinde koridorlarda konuşuldu.
Bir diğer iddia da sendikanın EL-SEN eyleminden aldığı ilhamla yeni BRT yasasının bir türlü Meclis’ten geçmemesini protesto etmek için ekran karartma eylemine hazırlandığı yönünde.
El kaldırmadan bile aciz!..
Dün Meclis Genel Kurulu toplandı.
Ancak, UBP içerisinde esen sert fırtınalar ne yazık ki Meclis’in işlevini de yitirmesine neden oldu.
UBP’lilerin parti içindeki ‘iktidar kavgasına’ kendini kaptırmaları Meclis’e de yansıdı. Zaten birçok UBP’li vekil Meclis’te sadece ‘el kaldırmak’ için koltuk işgal ederken, dün bu da yapılamadı.
Komitelerde ivedilikle görüşülmesi için gelen “Özel Güvenlik Hizmetleri Yasa Tasarısı” için
Meclis Başkan Yardımcısı Mustafa Yektaoğlu oylama yaptı.
Ancak UBP’li vekiller ellerini kaldırmadı. Yapılan sayımda, milletvekillerinin 12 kabul oyuna karşılık 13 ret oyuyla ivedilik kabul edilmedi.
Durumun idrakine sonradan varan UBP’liler her ne kadar Yektaoğlu’na itiraz da bulunsa da Yektaoğlu, “Ben tek tek saydım çoğunluk yoktu” diyerek son noktayı koydu.
“Bu bir çete işidir”
CTP Mağusa Milletvekili Sonay Adem, “Geçtiğimiz Pazar BRT’de programa çıkmam için aradım. Ancak daha sonra programa başka birinin çıkacağı bana söylendi” diyerek, BRT’de Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na eleştirenleri linç etmeye çalışıldığını, “bu bir çete işidir” dedi.
Bu yaşananların ayıp olduğunu dün AS TV’de Levent Özadam’ın programında dile getiren Adem, “Ne yazık ki bunlar yaşanıyor” dedi.
KKTC'nin sahne telaşı
“Ne olacak diye diye, sağduyumuzu kaybetmeyelim diye diye hep kaybettik, kızdırıldık, üzüldük, yokedildik.
Artık ne olacağına biz karar vereceğiz?
Dur bakalım ne olacak deme sırası şimdi onlara geçsin...
Karşımızda oynadıkları şu kirli oyunlarının hesabını sorma gücümüz var. Taşıma nüfusun oyunu da taşıdıklarını biliyoruz elbette. Fakat yıldıramazlar.Şu avuç içi kadar adada halkı hiçe sayarak yaşayabilen üç kağıtçı, düzenbaz lider geçinenlere artık geçit yok! Şöyle bir dursunlar. Şimdi biz geçeceğiz.
Pahalı, lüks, konforlu hayatları her geçen gün parlarken, bizlerin sokaklarımızda elektriksiz, çöp içinde, bir kilo ete muhtaç yaşamamıza kahkahalarla gülmelerine izin vermeyeceğiz.
Memleketimizden uzakta protokol masaları kurup, Lefkoşa’daki Maliye Bakanlığı’nda bir protokol masası oluşturamayanlar artık duracak.
Şimdi biz yürüyeceğiz. Şimdi halk yürüyecek.”
ÇİĞDEM DÜRÜST
Avcı'nın atacağı adımlar, Gökmen meselesi ve bazı ipuçları
“İrsen Bey bir yandan “Saray”a karşı mücadele vermekte kararlı görünüyordu ama diğer yandan o kararlılık ölçüsünde adımlar atmakta sürekli gecikiyor, tereddüt gösteriyordu.
Örneğin;
İrsen Küçük’e, “sen benim Başkanım değilsin” diye sene başındaki bir parti meclisi toplantısında bir milletvekilinin yaptığı açıktan meydan okuma karşısında bile;
Birkaç kişilik tasfiyeye girişip, geriye kalanlara da gözdağı verme operasyonunu yapamadı Başbakan Küçük...
Geciktikçe gecikti, hadiseyi zamana yayarak küllendirmeyi, kişisel temaslarla isyanı söndürmeyi düşündü ama “partiyi ona yar etmeme” konusunda adeta and içmiş olanlar;
Onun bu konudaki zafiyetini iyi değerlendirdi ve şimdilerde kendisini;
“Ah, şu birkaç kişiyi tasfiye edecek bir şansım olsaydı” şeklinde bir hayıflanma noktasına getirdi bence...”
ALİ TEKMAN
Çirkin ve gayri ahlaki pazarlık
“Bir vekilin seçildiği bir partiden çeşitli nedenlerle ayrılıp bir sonraki seçimlere kadar bağımsız olarak vekillik görevini sürdürmesini kabul edebilirim, ama özellikle iktidarda olan bir partiye seçimlere daha varken geçmek için faaliyet yürütmesini kabul edemem. Bunun arkasında mutlak suretle maddi ve siyasi bir ÇIKAR görür, bunu da siyasi etik bağlamında sorgularım. Eğer Genel seçimlere kadar bağımsız kalıp seçimlerde arzu ettiği partiden milletvekili adayı çıkarsa bu kabul edilebilir. Aslında Mobil olmuş bir Milletvekili için de ideolojinin ve toplumsal çıkarların da hiçbir önemi yoktur.”
AHMET MURATOĞLU
“Camilerin kullandığı ve KIB-TEK'e ödenmeyen elektrik akım ücretleri toplamı Eylül 12 itibarı ile 5.951.653 TL… Günah mı diye ödenmiyor?”
Deniz TUĞBERK’in profilinden
***
“Bu memlekette çözümü hala Rumlara ihtiyacımız var, yok noktasında değerlendiren politikacılar var.Ertuğrul Hasipoğlu gibi.”
Derviş DOĞAN’ın profilinden
“13. maaşların hafta içinde ödenmesine yönelik çalışmalar devam ediyor, çalışmalar tamamlandıktan sonra gerekli açıklama yapılacak.”
Ersin TATAR (Maliye Bakanı)
“Gazeteci her şeyi biraz bilmelidir. Gazetecilik etiğine önem vermelidir. Fakat KKTC ve Türkiye’de gazetecilik etiği o kadar yerlerde sürünüyor ki ahlâklı olmasanız da gazeteci olabilirsiniz.”
Yrd. Doç. Dr. Bekir Azgın (Akademisyen-Gazeteci)
FOTO YORUM
Bu kez mazbata mağdurları Meclis’e yürüdü
,