Kıbrıs Türk Devlet Tiyatroları çok keyifli bir çocuk oyununu daha sergiliyor bu günlerde. Şen şakrak, şarkılarla ve danslarla dolu bir oyun. Benim Güzel Papuçlarım adlı oyunun sahnelenmesiyle birlikte basılmaya başlanan “Tiyatro Çocuk Gazetesi” geleneğine bu seneki oyunla da devam etti ve sekizinci sayısıyla çocuk tiyatroseverlerle buluştu. Kim düşünmüşse doğrusu çok da iyi düşünmüş bence. Oyun hakkında resimli bilgiler de içeren gazete, provalardan görüntüleri de aktarıyor. Özellikle orman hayvanlarıyla ilgili bir oyun olan bu son oyunda da orman hayvanlarıyla ilgili bilgiler veriliyor. Sahne dekorunun yapım aşamaları, oyun karakterlerinin tanıtımı yanında, çocuk tiyatroseverler sağlıklı beslenme konusunda da bilgiler edinebiliyorlar. Ayının Fendi Avcı’yı Yendi adlı tek perdelik müzikli danslı çocuk oyunu Muharrem Buhara tarafından yazıldı. Oyunun yönetmeni ise Özlem Özkaram. Oyunda Avcı’yı Nergül Tuncay, Anlatıcı, Kelebek ve Kablumbağa rolündeki oyuncumuz ise, Cevahir Caşgir. Tavşan, Zehra Evliya tarafından canlandırılıyor. Ayı’yı Hüseyin Çakırlı, Hoş Hoş-Maymun ise Tuygun Töre tarafından canlandırılıyor. Bu güzel çocuk oyununda Devlet Tiyatrosu oyuncularıyla birlikte çalışmak çok keyifliydi. Oyun müziklerinin stüdyo kayıt aşamasındaki, oyuncuların dinamikliği bizlere tiyatroyu biraz daha sevdirdi diyebilirim. Oyun yönetmeni Özlem Özkaram’ın tecrübeleriyle olgunluk kazanan oyunun Kuzey Kıbrıs’ın tümünde sahnelenecek olması ve ücretsiz olarak yaklaşık onbin çocuğa ulaşacak olması çok güzel. Oyun sahnelenmeye başladı ve ilk tepki ve yorumlar da gelmeye başladı tabii. Hemen söyleyebilirim ki çocuklar tarafından çok beğenilerek izleniyor. Değerli yönetmenimiz Özlem Özkaram’ın yeni dönem ve oyunla ilgili yorumlarından kesitler ise şöyle; “ Sevgiyle, heyecanla neşeyle çalıştık. Oyuncu arkadaşlar, gözünüzün önünde sahneyi ormana, kendilerini de farklı hayvanlara dönüştürüp oyunlarını oynayacaklar. Şarkılar söyleyip dans edecekler. Yeni bir yolculuk başladı bizim için provalarda ve şimdi sizi de dahil ediyoruz yolculuğumuza. Arkadaşlık nedir dedik mesela. Neden ihtiyaç duyarız arkadaşlara? Düşman nedir peki? Neden düşmanca duygular taşırız bazılarına? Ya yalnızlık? Yalnız olmak, yalnız kalmak, besler mi düşmanca duyguları. Kıskançlık neden doğar? Düşmanlığa sebep olur mu kıskançlık da? Düşman dediğimiz dost olmaz mı acaba? Düşmanca duydular karartır hayatımızı. Engeller dostluğa ulaşmamızı. İşte bizim avcı da neden olduğunu hatırlamasa da avlamaya kararlı Ayı’yı. Ayı’ya duyduğu öfke engelliyor hayvanlarla kuracağı dostluğu da. Bu yüzden de yalnız hep. Anlamıyor neden hep yalnız olduğunu, neden Ayı’yı bir türlü avlayamadığını. Ayı’nın arkadaşları sevgiyle sardıklarından etrafını zarar veremez ona Avcı. Onlar arkadaşlarını korurken, Avcı’ya da dostluğun anlamını öğretmeye çalışıyorlar. Anlarsa hatasını bağışlamaya hazır orman halkı Avcı’yı. Her oyun gibi bu yeni oyunumuz da yeni bir yolculuk oldu bizim için. Umarız izleyince, sizi de alır içine ve yeni bir yolculuk başlar sizin için de. İyi seyirler.”
Yönetmenimiz Özlem Özkaram’ın kendi duygularını paylaştım sizlerle. Asıl paylaşım ise sahnede olacak tabii. Başta da vurguladığım gibi; Haydi Çocuklar Tiyatroya...