Kıb-Tek’in özerkleştirilmesinin kendisine göre kolay ve uygulanabilir pozisyonda olmadığını söyleyen Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, tahsilatın toplanması ile ilgili bir sorun olduğunu itiraf etti. Atun konuyla ilgili şunları söyledi:
“Şimdi dünyaya baktığınızda devletin sermayesi ile ve özerk bir şekilde işletilen yürütülen bir işletme yoktur. Ve bunu bütün dünya süratle elinden çıkarmıştır. Çünkü her türlü yöntemi denemişlerdir. Özerklik de dahil olmak üzere... Ve başarılı olamamışlardır. Ama tahsilatta bir sorun olduğu çok açık bir gerçektir.
Biz bunu dost ve hatır ilişkisine bağladığımız zaman da muhalefet bunun için ‘Bakan itiraf etti’ diyorlar. Bu bir itiraf değildir. Bu bir tesbittir. Dost hatır ilişkisinin oluştuğu nokta ben değilim. Ancak bazı kimseler kurum içerisinde mutlaka nazının geçtiği birilerini buluyor. En alt kademede çalışandan en üst kademede çalışana kadar herkesin nazının geçtiği birileri oluyor. Biz her ne kadar disiplin altında tutmaya çalışıyor olsak da sürekli olarak bunu görüyoruz. Özel dönemlerde görüyoruz. Mesela bayram dönemlerinde kesilen elektriği bir bağlama furyası alır gider.
Dolayısıyla burda 140 bin 145 bin abonenin tahsilatının riskini, bana göre bir devletin üstlenmesi son derece gereksizdir. Özelliklede bunu yapabilecek ve ihaleyle belirlenecek bir özel sektör kuruluşları varsa siz bunu ihaleyle özel sektör kuruluşuna devredersiniz. O ay sonunda 145 bin kişinin tükettiği kadarını kendi sermayesinden elektrik kurumuna öder, 145 bin aboneden de tahsilat yapıp yapmama onun kendi sorumluluğunda kalır. Bu da son derece rasyonel, sürdürülebilir ve doğru bir uygulamadır diye düşünüyorum. Bütün dünyada yapılan uygulama artık böyledir.”
İTHALAT KONUSU
“Bakanlık olarak Enerji verimliliği yasasını hayata geçireceklerini ifade eden Atun, Yenilenebilir Enerji Yasası’nın ise tüzüklerinin yapıldığını, yeni yılla birlikte uygulamaya geçeceğini belirtti.
En kıymetli elektriğin tasarruf edilen elektrik olduğuna vurgu yapan Atun, bunun da enerji verimliliği ile sağlanabileceğine işaret ederek “Yani enerji verimliliği, öncelikle enerjiden tasarruf etme bilincini ortaya koyar. İlk okulda okuyan çocuklarımızdan başlayarak bütün insanlarımıza tasarruf bilincinin yerleştirilmesi, evlerde yalıtımın sağlanması, daha düşük enerji tüketen aydınlatma ve elektrikli ürünler kullanılması ve tabi bunun belli bir program dahilinde ülkeye ithalatının da düzenlenmesi de sağlanır” şeklinde konuştu.
ERCAN KONUSU
Devletin bu noktada üzerinde mali külfet sağlayan bütün hantal yapılarından arınmak durumunda olduğunu belirten Bakan Atun, bu yapıları daha verimli ve kaliteli hizmet veren istihdamı arttıran bir konuma getirmek durumunda olduklarını söyledi.
Atun şöyle devam etti:
“Ercan Devlet Havaalanı işletme devri, işletme hizmetleri ihale yoluyla devredilmiştir. 350 milyon Euro’luk yatırım anlamı taşımaktadır. Bu paranın ülkede harcanarak o havaalanının inşa edilmesi ve bu paranın reel sektöre dağılması anlam taşımaktadır. İstihdam olanaklarının o bölgede kat kat artması anlamını taşımaktadır.
Yine limanların bir takvim içinde işletme haklarının özelleştirilmesi o bölgede yeni istihdam yeni yatırım ve tabi ki hizmette verimlilik anlamına gelmektedir.
Telekom sektörünün yine liberalleşmesi, iletişim piyasasının büyümesi, ülkemizde yeni yatırımlar yapılması ve yeni istihdam olanakları demektir.
Böyle bir durumda devletin verimsiz bir şekilde sağladığı hizmetler daha verimli hale gelecektir. Daha çok istihdam olanakları doğacaktır. Verimlilikten dolayı reel sektör daha fazla kalkınacaktır.”