UBP’de en kısa süreli başkanlık süreci yaşandı. 21 Ekim’de yapılan UBP Kurultayı’nın ardından divan kararı ile ‘Genel Başkan’ ilan edilen İrsen Küçük, bu zaferini ancak 23 gün yaşayabildi. Dün Mahkeme’nin kararıyla ‘Tüm Genel Başkanlık yetki ve görevlerinden’ men edildi, yani ‘Artık UBP Başkanı’ değilsin denildi.
Kurultay sonrasında Mahkeme’nin uzlaşı arayışına sıcak yanaşmayan ve yapılan görüşmelerin hemen ardından Parti Meclisi’ni toplayan Küçük, adeta Mahkemeye meydan okumuştu.
3 Kasım’da ise Parti Meclisi’ni bir kez daha toplayan Küçük, Genel Yönetim Kurulunu da belirlemişti.
Ve bugün 15 Kasım…
KKTC’nin kuruluş yıldönümü, UBP’nin parçalara ayrıldığı gün…
Kaşif’in susma zamanı…
Ahmet Kaşif ve taraftarları, İrsen Küçük aleyhine açtığı ilk davanın zaferini yaşadı dün… Ama kameralar karşısında temkinliydi, açıklama yapmaktan kaçındı. Avukatı Fuat Veziroğlu, basın açıklaması yaparken, o Veziroğlu’nun yanında oturdu. Basının sorularını Ahmet Kaşif’e yöneltmesiyle birlikte Veziroğlu duruma el koydu, “Basın toplantısını ben düzenliyorum. Sorularınızı bana sorunuz. Ahmet Kaşif’e değil. Konu halen mahkemede açıklama yapması doğru olmaz” dedi.
Kaşif, Veziroğlu’nun sözlerine ‘başını sallayarak’ onay verirken, bir süre suskunluğa gömüleceğini de beyan etti.
Ünverdi marazlı
Çalışma Bakanı Şerife Ünverdi, marazlı, üzüntülü. Dünkü mahkeme kararının ardından o da hüsrana uğrayanlardan…
Oysa çok değil daha geçtiğimiz Cuma günü BES ile yapılan toplantıda BES Başkanı Savaş Bozat, Ünverdi’nin toplantıda, “Merak etmeyin Mahkeme’yi Küçük kazanacak” dediğini söylemişti.
Ertesi gün de Ünverdi, “Mahkemeyi İrsen Küçük’ün kazanacağı, benim şahsi fikrim ve inancımdır” açıklamasına bulunmuştu.
Ancak, Ünverdi’nin inancı yerine gelmedi, büyük bir hayal kırıklığı yaşadı.
Kimse o riski almaz…
“Gelinen aşamada Ulusal Birlik Partisi içerisinde başlayan krizin, “birleştirici” bir unsur olmayacağı kesin.
Karşılıklı suçlamalar ve kamplaşmalar…
Mahkeme koridorlarındaki bölünmüşlük…
Partinin mahkeme koridorlarında olmasından alınan haz…
Mahkeme süreci biter bitmez yeni bir krizin habercisi.
UBP milletvekilleri elbette erken seçim istemeyecektir.
Bu beraberinde yeni manevraları da getirecektir.
Ancak, yaşanan kırılganlık, benim saptamalarıma göre erken seçimi kaçınılmaz kılmaktadır.
Bunu kesin olarak söylemek için ise, önümüzde çok fazla gün kalmamıştır.”
HÜSEYİN EKMEKÇİ
Kutlamaya yüzümüz mü var?..
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ miz yarın 29’ncu yaşına basacak. Tarihimizin bu en önemli yıldönümünü kutlamaya yüzümüz var mı?
Kutlamak, başarılarının ve üretimlerinin sevinci içinde olanların hakkıdır. Her bağlamda, her alanda kendi kendimize yeterli duruma gelebilme ideali ve kimliğimizi dünya önünde kanıtlama iddiası ile kurulan bu devleti 29 yıl içinde bakınız ne hale getirdik. Yüz kızartıcı manzaramız ortada?..
Hangi bağlamda kendi kendimize yeterli duruma gelebildik, hangi alanda tam üretkenliği yakalayabildik ki kutlamaya hakkımız olsun?.
Yasama, yürütme ve yargı organlarımızı tam randımanlı çalıştırabilmekte mi?
Çağdaş bir demokrasinin, siyasetin ve adaletin uygulayıcısı olabilmekte mi?
Kendi kendimizi insanca yönetebilmede ve esenliğe ulaştırabilmekte mi?
Geleceğimizi güvenceye alacak sosyal kurumlarımızı geliştirebilmekte mi?
Genel sağlık sorunlarımızın çözümünde mi?
Çağdaşlığı yakalayabilecek düzenli bir eğitim sisteminde mi?
Yerel yönetimlerimizi bayındırlık, temizlik, refah ve mutluluk üreten kurumlara dönüştürebilmekte mi?..
Genel asayişi sağlayabilmekte mi?..
Trafiğimizi terörün pençesinden kurtarabilmekte mi?..
AHMET TOLGAY
‘Allah Kıbrıs Türkü’nü korusun’
“KKTC’nin 29. Yıldönümün de yine “irade”’mizi tartışıyor ve sorguluyoruz.
Yıllarca mücadele verip söke söke aldığımız kurumlarımızı yönetemiyor, hepsini devretmek için sıraya koyuyoruz.
Yıllar önce olduğu gibi bugün de kendi meselelerimizi kendimiz çözmenin ikilemini yaşıyoruz.
Bu anlamda mücadele etmiyor, tam aksi bunu talep ediyoruz.
Yine aynı düşünceler ve yine idarecilere güvensizlik var.
Kıbrıs Türk halkı ve bu bağlamda 29 yaşına gelen KKTC hala ergenlik çağını atlatamadı.
Zaman geçiyor ama büyümüyor, küçülüyoruz.
Seçimler yapıyor, hükümetler kuruyoruz.
Devlet organlarına, kamu kurumlarına sahibiz.
Yönetemiyor ve batırıyoruz.”
Erçin ŞAHMARAN
“Kendi partisini yönetme yetkisi olmayan bir Başbakan, 29.yılında KKTC'yi yönetiyor. E hade kutlu olsun!”
İlke GÜRDAL’IN profilinden
***
“İrsen Küçük öp bakayım Kaşif 'in elini belki affeder seni...”
Derviş AYGIN’ın profilinden
“Bu yaşananlar üzücü ve büyük bir olay, Sayın Başbakan’dan özür dilerim. Kendisini üzdük, çevresindekileri üzdük, biz de üzüldük, ailelerimiz üzüldü. ‘Bu vesileyle hem basından, hem halkımızdan, hem de özellikle de İrsen Küçük’ten çok özür dilerim”
Emir EMİRKANI (KHK eski Sınav İşleri Müdürü)
“Başbakan Ahmet Kaşif olunca memlekette ne değişecek acaba? Siyasi ve ekonomik bağımlılık ortadan mı kalkacak? Yoksa hukukun üstünlüğüne dayalı, partizanlığın son bulduğu adil bir sistem mi kurulacak?”
Barış Mamalı (Fikrin ve Hukukun Üstünlüğü Hareketi Başkanı)
FOTO YORUM
Serkan Sürek’in çizimiyle…