Yeni Meclis, küflü irade!

Cenk Mutluyakalı

“Türk sözünde durur, Rum sözünde durmaz” dedi Erdoğan.
Irkçı bir dil bu!
Çağdışı, küflü, gerici…

* * *

Bir ara Annan Planı’nda Kıbrıslı Türklerin “evet”ini anlatıyordu ya…
Baktım, karşısında oturanlar külliyen “hayır”cı!
Tam da o anlarda ağzından külliye çıktı.
Müjde buymuş meğerki!
“Millet Bahçesi.”
“Saray”…
“İhtişam…”
“Yeni parlamento…”


* * *

Yavru külliye bir de yavru parlamento binası doğuruyor şimdi!
“Adaya gelmeden evvel birileri Erdoğan’a KKTC Meclisi’nin Diyanellos Sigara Fabrikası sahibi Dimitrios Diyanellos’a ait olduğunu söylesin” yazmıştım.
Söylemiş galiba (!)

* * *

“Müjde” diye ne bekliyordunuz siz?
Avrupa’nın kabul edeceği “Dijital Aşı Kartı” yoksa “Türk Lirası yerine Euro’ya geçiş” mi?
Maraş’ı askeri bölgeden çıkaracak, Azerbaycan’a KKTC’yi tanıtacaktık (!)

“Türkiye’ye giriş yasağı listesinin açıklıyoruz” da diyebilirdi.
“5G İnternet” müjdeleseydi keşke!

Ana yollardaki lambaların yanacağını söylese çok daha iyi olurdu.

* * *

Erdoğan bir ara “Bizim kimsenin toprağında, hakkında gözümüz yoktur” deyince, sandım ki, Maraş’ı hemen geri verecek…

“Ah bir de gözü olsa” dedim içimden…
“Ah bir de olsa…”

Neyse…
Müjde “toprak” değildi…
Dağ fare bile doğurmadı!

* * *

Siz nasıl bir “müjde” bekliyordunuz.
Beşiktaş ya da Fenerbahçe gelecek de Mağusa Türk Gücü ya da Yenicami’yle maç mı yapacak?
İyice abarttınız (!)

Beşiktaş da Kartal sonuçta Yenicami de!
“Bir olacak, iri olacak, diri olacak”tık öyle mi?

Olamadık!
Yine “şahin” olduk ola ola!

* * *

Siz ne bekliyordunuz ne?
Kıbrıslı Türklerin kendi kimliğiyle dünyaya açılmasını mı?
Bu anlayışla çok beklersiniz daha!

Daha “ihtişamlı” bir Meclis çıktı bahtınıza…
İçinde “iradeniz” olmasa da...

Meclis “gece kondu” olsa keşke de Başbakan “atama” olmasaydı diyorum…
İçinde demokrasimiz olsa…
Söz hakkımız olsa…
Kimliğimiz, kişiliğimiz, özgürlüğümüz olsa…

“Uzaktan komuta” yönetilmeseydi bu ülke…
Bir “müjde” için böylesine “aciz” beklenmeseydi keşke!