TUTKAL

Cenk Mutluyakalı


Şu an ‘uyumlu’ bir KOALİSYON hükümeti yok!..
ZAMANLA olur mu?
Çok kolay değil.
Çünkü “ayrı dünyaların insanı” iki parti var ortada...
Ama ‘seçim’ sonucu böylesi bir ‘zorunluluk’ doğurdu...
‘Sandık dayatması’ bu seçenek ne kadar ‘reform’ yapar; daha ‘eşitlikçi’ ve ‘adaletli’ bir ülke adına sonuç üretirse, yanımıza kalan o kadar kârdır.
Ve ‘Birleşik Kıbrıs’ sürecinde CTP’nin varlığı önemlidir doğrusu...

***

Özellikle ‘Ulusal Birlik Partisi’ kaynaklı olarak sürekli ‘UBP-DP Hükümeti’ zemini hazırlanıyor.
Aslında UBP de biliyor ki “26 ile hükümet” neredeyse “imkansız” gibi!..
Doğrusu “kandıracak” biri de kalmadı çok fazla, “transfer” için!..
İki partinin kendi içindeki bir süreçti çoğunlukla, “al gülüm, gel gülüm...”
Peki, buna rağmen nedir bu “hükümet” dellallığı?

***

Sebebi açık.
Ulusal Birlik Partisi’ni “örgütleyen” ve ayakta tutan “tutkal” hükümet imkanlarıdır...
“Yeniden hükümete geleceğiz, merak etmeyiniz” beklentisi, UBP için yegane ‘kenetlenme’ aracıdır...
‘İdealler’ yerine ‘menfaat’ örgütlenmesi ile yaşatılan parti için ‘pompalanması’ gereken budur.
“Hükümete geleceğiz, az kaldı!..”

Bu ‘tutkal’ olmasa bilinir ki, çok kolay değildir ayakta kalmak...

***


Bu ‘tutkal’ nedeniyledir ki, UBP sonrası göreve geleninin işi zordur.
Bütçe ‘sıfırlanmış’, kaynaklar ‘üleşilmiş’, ağır partizanlık hortlamış, demokrasi daraltılmış olur...
‘Ekonomik Programlar’ masa üzerinde bekler!..
Ve her talebe “evet” denmiştir, bir tek şartla:
“Yeter ki bize dağıtacak daha fazla kaynak veriniz...”
Külliye’nin de temeli atılır...
Ercan da satılır...
Yüzlerce yeni kimlik kartı da dağıtılır böylece...

***

UBP’nin “hükümete geliyoruz” söylemini sürekli gündemde tutmak dışında bir şansı yoktur.
Yoksa ‘tutkal’ı ortadan kaldırırsanız, geriye bir kitle kalmaz...
DP’nin de ‘UBP içinden çıktığı’ düşünülürse, ‘tencere yuvarlanır kapağını bulur’ bazen...
Gerisi de ‘teferruat’tır onlar için zaten!