TENCERE DİBİN KARA...

Sami Özuslu

Üç kişiydiler.
Dördüncü arkadaşları gelmemişti.
Gelmeyen '4 numara' hakkında söylemedik laf bırakmadılar.
Aman de ne kadar kendini beğenmişmiş.
Ne o, altına çektiği yeni otomobille hava atarmış.
Hem o kadar parayı da Allah bilir nereden bulmuş.
Zaten sonradan görmeymiş.
Havasından geçilmezmiş ama aslında hayırsızın tekiymiş.
Yaşlı anasının evine bile uğramaz, hatırını sormazmış.
Tam o anda '4 numara' kapıdan girdi, içeridekiler konuyu değiştirdi.
Hepsi ayağa kalkıp yeni gelen arkadaşlarına sarıldılar.
"Vay gardaş!.."

*  *  *
'4 numara' da katılınca ekip tamamlandı, sohbet koyulaştı.
Siyasetten futbola, evdeki durumlardan hafta sonu gidilen ava kadar her konuda muhabbet ettiler.
'2 numara' izin istedi, kalktı.
Teker teker hepsi onu yanaklarından öpüp uğurladı.
Otomobilinin çalışıp hareket ettiği duyulur duyulmaz içeride kalanlar onun hakkında konuşmaya başladı.
İyiymiş, hoşmuş ama...
Siyasete fazla bulaşmışmış.
Falan partinin peşinde hayatını heba etmiş, bir baltaya sap olamamışmış.
İşine gücüne bakacağı yerde illa memleketi kurtaracak diye canını yer dururmuş.
Hem nişanlısıyla da arası bozukmuş.
Onları bir restoranda kavga ederken görmüşlermiş.
Babasından kalma arsayı da çok ucuza satmışmış.
Demek ki borcu harcı varmışmış.
Bu sırada '1 numara'nın telefonu çaldı. 
Arayan '2 numara'ydı. Sohbet kesildi.
"Noldu gardaş?" diye açtı telefonu '1 numara'...
Karşıdaki bir şey sordu, konuştular, "öptüm gardaş" dediler, kapattılar.

*  *  *
Bu sefer '3 numara' kalktı, "Benim iznim bitti baylar" dedi.
Bir sarılma öpüşme merasimi de ona yaptılar.
Kapıdan çıkar çıkmaz içerideki ikili onu çekiştirmeye başladılar.
Kılıbıkın tekiymiş.
Karısının sözünden çıkmaz, ondan ödü koparmış.
Vakt-i zamanında kendilerini dinleyip bırakmamış bu mızır kadını.
Şimdi başına geleni çekiyormuş.
Karısı o kadar fenaymış ki, kardeşleriyle bile görüşemiyormuş.
Dırdır yüzünden kafasında zaten saç da kalmamışmış.
Aslında iyi çocukmuş ama bu eşi olacak kadın var ya, onun yüzünden erken çökmüş.
İşleri de iyi gitmiyormuş.
Zaten çocukları da olmamış.
Tüp bebek denemişler, tutmamış.
Keşke boşansaymış.
Bu gidişle işi zormuş.

*  *  *
Derken kapı açıldı, '3 numara' geri döndü.
Konuşulanların bir kısmını duymuştu.
"Montumu unutmuşum" dedi.
Üçü göz göze geldiler.
Sonra '2 numara' da kapıdan girdi.
İşi erken bitmiş, geri gelmiş.
Herkes birbirinin yüzüne bakıyordu.
"Siz arkamdan konuşuyordunuz" dedi '3 numara'...
1 ve 4 numaralar bir şey diyemedi.
'2 numara' "Yoksa beni de mi çekiştiriyordunuz?" diye sordu.
'4 numara' "Aman, sanki benim hakkımda konuştuğunuzu bilmiyorum" diye salvo attı.
Bundan cesaretlenen '1 numara' "Benim de boyum uzadı sayenizde" diye serzenişte bulundu.
Kısa süren gerilim bitti, dördü birden bastılar kahkahayı.

*  *  *

Memleketteki en yaygın insan manzarası buydu.
Tencerenin dibi karaydı.
Kiminki daha kara, belli değildi.