Türkiye’deki ana muhalefet CHP’nin Genel Başkanı Özgür Özel, KKTC’deki cumhurnbaşkanlığı seçimi ile ilgili son derece doğru bir açıklama yaptı...
-*-*-
Özgür Özel’in açıklamasının özeti şöyle:
“Siyasi duruşumuz ne olursa olsun, Kıbrıs sorununa bakışımız nasıl olursa olsun; KKTC’nin veya Kıbrıslı Türklerin seçimlerine – özgür iradelerine müdahale etmek doğru değildir...”
-*-*-
AKP ve bir grup öteki parti temsilcisinin hatta ve hatta TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve hatta ve hatta bazı generallerin gelip açıkça “müdahale” girişiminde bulunmaları veya insanları toplayıp yön göstermeye çalışmaları ahlaksızlık ötesidir...
-*-*-
Bu gibi tavırlar, Türkiye’nin Ada’daki pozisyonunu “çirkin”leştiren tavırlardır...
Ve bu türden demokrasi ayıbı hareketlerin en büyük zararını bence Türkiye görmektedir ve görecektir...
-*-*-
Başlıktaki soruya gelelim: Özgür Özel’in açıklaması ve “müdahale yanlıştır” demesi neden çok önemlidir?
-*-*-
Önce demokrasi adına çok değerli bir açıklamadır ve Türk çağdaşlığına, hoşgörüsüne, saygısına, saygınlığına yakışandır...
-*-*-
Daha sonra bir çeşit “çağrıdır”...
Aynı anda hem TC hem KKTC seçmeni olanlara ya da bir başka deyişle TC kökenli KKTC seçmenine “uymayın bu müdahalecilere” çağrısıdır...
-*-*-
Etkili olur mu?
Elbette olur...
-*-*-
Çünkü Türkiye’deki genel seçimler veya cumhurbaşkanlığı seçimlerinin sonuçlarına bakacak olursak, KKTC’de açılan sandıklarda oy kullanan seçmenler her zaman CHP’ye ve CHP’nin adayına AKP’den ve AKP’nin adayından daha fazla oy vermiştir...
-*-*-
AKP’nin ve Tayyip Erdoğan’ın KKTC’deki sandıklarda oy oranı en fazla yüzde 40’a veya belki biraz üzerine ulaşabilmiştir...
CHP + DEM Parti’nin toplam oy oranı yüzde 55’in üzerindedir...
-*-*-
Haliyle AKP ve aşırı sağcı küçük grupların temsilcilerinin yapacağı müdahaleler; Özgür Özel’in çağrısı yanında ezik kalacaktır...
-*-*-
Demokratım, sosyal demokratım, sosyalistim, Aleviyim, Kürdüm, Atatürkçüyüm, laikim diyen TC kökenli KKTC seçmenine; Türkiye’de özellikle son dönemde yaşanan iğrenç müdahaleleri yapanların “Ersin Tatar’a oy verin” demesi, akıl işi değildir...
-*-*-
Ve 19 Ekim akşamı çıkacak olan sonuç, sadece KKTC’deki kuklalarının değil, müdahaleyi yapan ve yaptıranların da ilk ciddi yenilgisi olacaktır...
Seçimin sonucu bellidir!
Bugünkü yazılarımızdan birinde, Özgür Özel’in KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimlerine Türkiye’deki yöneticilerin yaptığı müdahaleyi eleştiren açıklamasından bahsettik...
-*-*-
Bahsettiğimiz müdahaleler sadece TC kökenli KKTC seçmeni için değil, Kıbrıs kökenli KKTC seçmeni için haliyle daha ciddi rahatsızlık vericidir...
-*-*-
Normal şartlarda, belki de Ersin Tatar’a oy vermesi daha doğal olabilecek ciddi miktarda “milliyetçi” ya da “Kıbrıslı Türk milliyetçisi” AKP’nin müdahalelerine “gizli” de olsa – (zaman zaman “açık” olarak) tepkilidir...
-*-*-
Bu tepki, yumuşak seviyede “yapılanı doğru bulmuyoruz”larda olabildiği gibi, çok sert seviyede “kimdir be bunlar?” noktasına kadar geniş bir yelpazedeki tepkidir ve sandığa yansıması çok ciddi olacaktır...
-*-*-
Ve Tufan Erhürman’ın herkesi, her görüşü dinleyen, ciddi, bilgili, hoşgörülü, kucaklayıcı tavrının yanında; “kimse Türkiye ile kavga etmemi beklemesin” şeklinde özetleyebileceğim doğru duruşu da oy oranını artırıcı hem de ciddi anlamda artırıcı bir pozisyondur...
Tutarsızlık, hipokrasi ve ağır cehalet!
Ersin Tatar, Güney Kıbrıs ile Kuzey Kıbrıs arasında özellikle biri Haspolat’ta biri de Akıncılar’da olmak üzere, iki adet yeni geçiş kapısının açılmasına karşı mıdır?
Değildir!
-*-*-
Ancak bu konudaki ufak çaplı bir kaç girişim sonrasında çözüme ulaşılmamış ve Tatar, beş yıllık görevi süresince kapı açamamıştır!
-*-*-
Neden?
Çünkü Rum tarafı, Tatar’ın talep ettiği iki geçiş noktasına karşılık, iki bölgede transit geçiş koridoru talep etmektedir...
Ve Tatar, “asla transit geçiş olmaz, askerimiz buna izin vermez” noktasındadır!
-*-*-
Neden çok sık bir şekilde, Tatar’la ilgili olarak “bu adam çok bilgisizdir” iddiasındayım?
-*-*-
Gelin bu soruyu yanıtlayalım...
-*-*-
Tatar, sonuç bildirgesinde ağır bir diplomatik yanilgi aldığımız ve geçtiğimiz günlerde Azerbaycan’da gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı toplantıları sırasında, basına da demeçler vermiş...
-*-*-
Ve demiş ki; Zengezur Koridoru’nun açılması bizim de işimize yarayabilir...
Tamamen mideden sallama bir laf!
Boş!
Ekonomik – ticari – sosyal veya politik değeri olmayan bir saçmalık!
Atak sıfır!
Atağa kalkamadan ofsayt!
-*-*-
Ama bunun da ötesinde, ağır tutarsızlık...
Rum tarafı bizim tarafın önerdiği iki kapıya karşılık ne talep etmişti?
İki yerde transit geçiş!
Mesela biri Erenköy’de en fazla 3 kilometre uzunluğunda bir yol...
-*-*-
Zengezur Koridoru, 130 kilometredir…
Ve Azerbaycan ile Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti arasında doğrudan kara bağlantısı kurmayı amaçlayan stratejik bir ulaşım hattıdır.
Bu koridor, Ermenistan'ın Sünik bölgesinden geçerek Türk dünyasını birbirine bağlayacak önemli bir jeopolitik projedir...
-*-*-
Sen, önüne konulan kağıttan okuyarak gazetecilere yanıt verirken dikkat edeceksin!
Zengezur’u onaylamak ve Kıbrıs’ta kıç içi kadar iki transit geçişe karşı olmak sadece tutarsızlık veya hipokrasi değil, ağır cehalettir!
-*-*-
Ermenistan’ın yöneticileri, kendi topraklarında koridorun açılmasına izin verirken “salak” ve sen izin vermezken “atak” mısın yani?
-*-*-
Üstelik bu koridorun açılacağı ilan edildiği günlerde kutlama da yayınlamışsın!
Bu ne yaman çelişki Ers abi!
Çin’de 1 – 8 Ekim arası ulusal tatil vardı... Ve tatilin bitişiyle birlikte, milyonlarca kişi, 10 milyon araçla yola çıkıp evlerine dönmeye çalışırken, Wuzhuan gişeleri diye bilinen noktada en az 24 saatlik kuyruklar oluştu... 36 şeritlik otoyol Çinli sürücülere yetmedi! KKTC’de trafik sorunu var diye hiç söylenmeyelim diyecektim!