Önüne ardına bakmadan

Cenk Mutluyakalı

Bir insan seni seviyor, beğeniyor, düşlüyorsa; yaşama sevinci veriyorsa sana ve kırmıyor, incitmiyor, yaralamıyorsa sakın yitirme…
Sev!
Sev ve koru!
Nefret çoğalacağına ömürde, hep sevmek çoğalsa keşke…

***
Hayat ne zaman güzel?
Birisi seni tüm kalbiyle sevdiği zaman…
Yargılamadan ve sorgulamadan…

***

Bir insanı seviyorsan eğer…
O sevdiğin insanın sevdiklerini de sev…
Mutlu olduğu zamanları da sev, senle ya da sensiz…
Gülüşlerini de sev sebepsiz…

***

Yüzünden, gözünden, dizinden çok yüreğini sev bir insanın…
Özünü sev…
İçtenliğini ve samimiyetini sev…
Seviyorsan eğer…
Seviyorsa sahici, koşulsuz, şartsız…
Yitirme…
İtme, öteleme, yaralama!

***

Ter basıyorsa avuçlarını düşlerken…
Gözün kapalı emanet ediyorsan canını…
Sırrını paylaşıyorsan umarsız…
Kollarında huzur, güven, dinginlik varsa…
Sev sevebildiğince…
Yitirme…

***

“Seni düşündükçe
Gül dikiyorum elimin değdiği yere” sözleri gibi şairin…
Umut ekiyorsan ömrün bahçesine düşündükçe…
Baharsa dilinin ucundaki tat, alnındaki ter yağmursa, gözlerindeki ıslaklık denizse ve uçsuz bucaksız bir ormana ışıyorsa gözlerin…
Sevinç ve tutkuyla doğuyorsa gün…
Sev sorgusuz, hesapsız…
Önüne ardına bakmadan…
Kimselere aldırmadan…
Sev…
Yitirme…

***

Gülüşlerini koynunda biriktirdiğin insanlarla anlamlı hayat…
Öyle güzel…