Mutlu yıllar

Tümay Tuğyan

Bundan tam 100 yıl öncesi...

Aralık 1914...

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun varisi, Arşidük Franz Ferdinand’ın Saraybosna’da, Gavrilo Princip adlı bir Sırp tarafından vurulmasıyla fitili ateşlenen Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasının üzerinden 5 ay geçmiş.

O güne değin, yaklaşık 1 milyon insanın hayatına mal olan savaşın tüm şiddetiyle sürdüğü Batı Cephesi’nde çarpışan İngiliz ve Alman askerleri, tarihe ‘Noel Ateşkesi’ (Christmas Truce) olarak geçen, müthiş bir olaya imza atmışlar.

Karşılıklı münferit girişimlerle, Noel gecesi silahlar susmuş, askerler silahsız bir şekilde siperlerini terk etmişler, ara bölgede (No man’s land) bir araya gelerek, birbirlerinin yeni yılını kutlamışlar.

Birlikte Noel şarkıları söylemişler.

Sahip oldukları her ne varsa, bunları birbirlerine hediye olarak takdim etmişler.

Yiyecek...

Çikolata...

Tütün...

İçki...

Ve dahası!

Bu buluşmalar esnasında, bazı tutukluların takas edildiği, ölen askerler için ortak defin törenlerinin düzenlendiği ve hatta askerlerin birlikte bir de futbol maçı yaptıklarından bahsediliyor.

Tabii bu barışçıl girişimlerin, Batı Cephesi’nin geneline yayılan bir ateşkes hali olduğunu söylemek mümkün değil.

Cephenin farklı noktalarında, savaş ne yazık ki devam etmiş.

Sonrasını zaten biliyoruz.

Savaşın tamamen sona erdiği 1918 yılına kadar, nice milyonların kanı dökülmeye devam etmiş, Avrupa’nın bu ilk topyekun delilik halinde.

***

1914 yılının Aralık ayında, Noel zamanında Batı Cephesi’nin sınırlı bazı bölgelerinde yaşananlar, cephede savaşan İngiliz ve Alman askerlerinin ailelerine yazdıkları mektuplardan, tuttukları günlüklerden ortaya çıkarılmış.

Savaş tarihçilerinin araştırmaları sonucu ulaşılan bu yazılı belgelerde anlatılan her şeyin yüzde yüz kesinliğinden emin olunamasa da, tarihçilerin üzerinde buluştuğu en önemli gerçek, savaşın en hararetli anlarında bile, askerlerin insanlıklarını unutmamış olmaları.

Birbirlerinden nefret etmeleri öğretilen bu iki büyük ulusun askerlerinin, tamamen kendi inisiyatifleriyle böylesi bir barışçıl girişime imza atmaları...

Her şeye rağmen barışa olan inançlarını kaybetmemeleri...

En önemlisi de sanırım bu.

***

Aralık 1914’te, savaşın en acımasız halinin yaşandığı bir cephede ‘düşmana’ dostluk elinin uzatılmasının üzerinden tam 100 yıl geçti.

O savaş bitti belki ama dünyanın farklı bölgelerinde savaşlar, bugün hâlâ tüm acımasızlığıyla devam ediyor.

Ve Büyük Savaş’ın 100’üncü yılının bu son gününde, yeni yıla dair en büyük dilek, kuşkusuz ki barış olacaktır.

İngiliz ve Alman askerlerinin, mevzilerinden çıkarak birbirlerine uzattığı Noel hediyeleri gibi küçük, ama aslında çok büyük hediyelerimiz olsun bu yıl.

Herkese mutlu yıllar.