“Kayıplarımız için bir özür dilenmesini bekliyoruz…” 3

Sevgül Uludağ

Komikebirli (Büyükkonuk) olan Hristina Pavlu Solomi Patça’yla Mary Afxentiu röportaj yaparak 10 Mart 2016 tarihli PARİKİAKİ’de yayımladı.

Röportajı Rumca’dan İngilizce’ye Hristina, İngilizce’den Türkçe’ye de biz çevirdik. Röportajın devamı özetle şöyle:

“BU AYNI ZAMANDA BİR EĞİTİM İŞİDİR”

Sevgül ve Hristina, 1963-74 olayları ve 1974 hakkında genç kuşakları aydınlatmak çabasıyla birlikte okullara ziyaretler yapıyorlar, öğrencilere insani bir konu olan kayıplar hakkında konuşuyorlar. Çocuklara pek çok gerçek anlatılmadığından, bunun sonucunda çocuklar dar bir bakışla büyüyorlar…

“Kendi eylemlerimizi kabul etmemek de bir eğitim konusudur” diye konuşuyor Hristina. “Kıbrıslırumlar’ın bu konuda pek çok eksiği vardır. Kıbrıslıtürkler, Kıbrıslırumlar’a karşı daha toleranslıdır. Onlarla birlikte oturup konuşmaya isteklidirler. Bir keresinde bir Kıbrıslırum okulunda bize taş atıyorlardı, oysa öteki tarafta bizi kabul ediyorlardı…”

“Eğer çocuklarımıza öğrettiğimiz tarihi değiştirmezsek, bu sorun çözülmemiş olarak duracak çünkü çocuklarımız hiçbir zaman iki tarafı birleştiren şeyin ne olduğunu asla anlayamayacak…” diyor Hristina.

“Mesela geçen yıl Londra’da kayıplar konusunda bir etkinliğe katıldığımızda köyümden insanlar gelip bana “Hristina bunları hiç bilmiyorduk” demesinden şoke olmuştum… Ve şunu merak ediyorum, birbirimizin sırlarını bilmeksizin nasıl birlikte yaşamayı umabiliriz. Tarih çarpıtılmamalıdır… Türkler’in Kıbrıs’ı işgal edip bizi yakaladığını öğreniyoruz. Ancak biz 1960’lı yıllarda onlara neler yapmıştık? Kaç kişi öldürmüştük? İşte bu nedenle bizim taraf bunları söylemiyor…”

“Öncelikle ruhlarımızdaki dikenli telleri kesmeliyiz ki insanlarla iletişim kurabilelim ve başka yaşanmışlıklar hakkında da bir yargıya varabilelim. Ortak bir kabul birleştirebilir bizi…”

GÖMÜLMÜŞ TARİH

Kayıp insanların öyküleri insanları şoke eder ve herkes bundan etkilenir… Pek çoğu zamana gömülmüştü, Sevgül, Hristina ve “Birlikte Başarabiliriz”in tüm üyeleri sürekli olarak bir şeyler bilen insanlardan yardım istiyor, bilgi topluyor. Ve en küçük bir detay dahi çok büyük bir fark yaratabilir ve bu kanıtlanmıştır da. Hristina böylesi bir konuda yaşamış olduklarını aktarıyor:

“Paralimni’den genç bir çocuk vardı, tarlalarda (kuş lastiğiyle) kuş avlamaya çıkmıştı. Şöyle bir karar çıkmış: “Türkler’i yeylim!” – Paralimni’de bir düğün varmış, arabayı alıp Maraş’a gitmişler, aracı Türkler’le doldurmuşlar ve onları Paralimni’ye getirmişler. Onları öldürmüşler ve oraya gömmüşler. Kuş lastiğiyle avlanan çocuk bir ağaca tırmanmış ve olup bitenleri görmüş. Yıllar boyunca konuşmaya korkmuş. Sonra yakın geçmişte Sevgül’ü aramış. Sevgül de onu bana havale etti… Bu adam bana “Yıllardır sustuğum için kendimi suçlu hissediyorum, vicdanımı rahatlatmak istiyorum” dedi. Bizi oraya götürdü, kapalı bir kuyuydu bu ve bize bu kuyunun yerini gösterdi… Sonra burada kazı yaptılar ve burada gömülmüş üç Kıbrıslıtürk’ten geride kalanları buldular… Ona teşekkür etmek için aradığım zaman bu adam bana “Asıl ben teşekkür ederim çünkü şimdi ruhum rahatladı” demişti…”

 

(PARİKİAKİ – Mary AFXENTIOU – 10.3.2016)