KARPAZ'IN ÜSTÜNDEN UÇMAK

Sami Özuslu



Bir sonraki uçuşla ilgili pürüz var. İlgili havayolu şirketi yetkilileri çaresiz. "Fazla bilet satmışlar, size buradan koltuk veremiyoruz. Kiev'e vardığınızda sorun. Eğer boş yer yoksa başka uçağa yönlendirebilirler veya paranızı iade edebilirler" diyor.
Nasıl olur ki? Dolmuş mu bu? Fazla bilet satmak ne demek?
Yasalmış. Bilmiyordum. Ukrayna Havayolları sayesinde bunu da duymuş oldum. Her şirketin yüzde 10 fazla bilet satması legalmiş. 
Kiev'den Tiflis'e gidecek bir sonraki uçağı soruyorum. Gece 21:00'deymiş. Oysa benim uçak 12:00'de kalkacak, 14:30 gibi Gürcistan'ın başkentinde olacaktı.
Yapacak bir şey yoktu. 
Kiev uçağına bindim, Hasan Cemal'in 'Hayat işte böyle akıp gidiyor' adlı anı kitabını okumaya başladım. Uçak rahat. Üçlü koltukta tek başımayım ve keyfini çıkarıyorum. Arada koltuk da değiştiriyorum ama en güzeli ayaklarımı uzatabiliyor, hatta yarı yatar pozisyonda uyuyabiliyorum.
İşte böyle başladı Larnaka-Kiev-Tiflis yolculuğu...
Her ne kadar Ukrayna'nın başkentinden sonrası için belirsizlik olsa da keyfimi bozmuyorum.
*  *  *
Aksine daha da keyiflenecek bir şeyler buluyorum.
Uçak havalandığında hava henüz aydınlanmıştı. Beklediğim oluyordu. Kaptan rotasını doğu-kuzey hattına kurmuştu. Güneş tam karşıdan ilk ışıklarını gönderiyordu. Işık tersti, aşağısı çok da net görünmüyor, net ve belirgin fotoğraf çekmek mümkün olmuyordu.
Daha önce de görmüştüm bu manzarayı. 
Ercan'dan Türkiye'ye ya da Larnaka'dan Batı Avrupa'ya uçuşlarda bu imkan yoktu.
Adanın doğusu o uçuşların rotası dışındaydı.
O yüzden Kıbrıs adasının doğu ucunu, yani Karpaz Yarımadası'nı kuş bakışı görebilmek  Doğu Avrupa ya da Ortadoğu'daki bazı ülkelere uçan uçaklardan mümkün olabiliyordu.
Hele bir de hava açık, bulutsuz ve gün aydınlıksa...
*  *  *
'Larnaka'dan kalkan uçak nasıl olur da bizim Karpaz'ın üstünden geçer' diye bir soru akla gelebilir. Öyle ya, 'egemen KKTC'ye ait değil mi Karpaz?
Tam öyle değil ama dahası var.
Ukrayna Uluslararası Havayolları'na ait Boeing 737-800 tipi uçağın Karpaz'dan sonraki rotası Akdeniz üstünden Türkiye... Sonrası ise Karadeniz ve Ukrayna...
Pilot yol ortasında bilgi veriyor zaten: Kıbrıs hava sahasından başlayan yolculuğumuz Türkiye hava sahası ile devam ediyor ve Ukrayna hava sahasında son buluyor.
'Kıbrıs Cumhuriyeti' ile 'Türkiye Cumhuriyeti' birbirini tanımıyor. Aralarında 'tanıma' seremonisi yok, lakin bir şekilde 'tanış' oldukları kesin.
Bundan 6-7 yıl önce Kıbrıs Havayolları (bizim KTHY değil) kapandığında 'Kıbrıs'ta hava sahası sorunu çözüldü' diye yazmıştım. Artık Türkiye-Larnaka arasında 'doğrudan uçuş' dahil her türlü seyahat mümkündü.
Çünkü Türkiye hava sahasını yalnızca Kıbrıs Cumhuriyeti'nde tescilli şirketlere kapatıyordu. Yabancı şirketler Larnaka'ya gidip gelirken pekala Türkiye üzerinden uçabiliyordu. 
Kimi uçuşlar için Atina hattı ciddi yakıt masrafına sebep oluyor, Kıbrıs Hava Yolları bu nedenle rekabette sıkıntı yaşıyordu. Sonra kapandı zaten...
*  *  *
'Uyan evlat. Yolculuk bitince uyumak için fazlasıyla vaktin olacak.'
Karpaz'ı havadan aşınca Hasan Cemal'e geri dönüyorum.
Bir anekdot aktarıyor kitabında: Meslekte 75 yılını dolduran, 93 yaşındaki İngiliz gazeteci doğum gününde kendisine yöneltilen "Bu yaşında neden hala çalışıyorsun" diye soranlara böyle cevap vermiş.
Hasan Cemal bu anekdotu hayatın anlamını tartışırken kullanıyor.
'Yolculuk' hayatın kendisini simgeliyor. Sonrası ise zaten hep uyku...
Karpaz, Hasan Cemal derken...
Uyuyakalmışım.
Rüyamda Ercan'dan 'kardeş' Bakü'ye uçuyordum.
Sanırım Erdoğan ve Aliyev de uçaktaydılar. 
Uyumaya devam ettim.