İŞE GELMEDEN MAAŞ ALANLAR VE KAMUDA İŞE ALINACAKLAR…

UBP’li meclis üyeleri, Lefkoşa Belediyesi ile ilgili bir kurtuluş planı hazırlamışlar. Kamuoyuna sunulan 10 maddelik öneriler arasında öyle maddeler var ki, küfürden beter hakaretler içeriyor bana göre bu topluma karşı. Örneğin, “belediyede

 

UBP’li meclis üyeleri, Lefkoşa Belediyesi ile ilgili bir kurtuluş planı hazırlamışlar.

Kamuoyuna sunulan 10 maddelik öneriler arasında öyle maddeler var ki, küfürden beter hakaretler içeriyor bana göre bu topluma karşı.

Örneğin, “belediyede işe gelmeden maaş alanlar işten çıkarılacak” diyor. Hatta bunun tespiti için çalışanlardan destek talep ediliyor.

Peki kimdir, belediyede işe gelmeden maaş alan?

Buna göz yuman, bu konuda bugüne kadar tek satır laf etmeyen kimdir?

“Yasak olmasına karşın, ikinci işte çalışanlar var, bunlar işten çıkarılacak” diyor, ayrıca öneriler.

Dahası, “Sabıkalı olduğu halde işe alınanlar da işten çıkarılacak” diyor.

Kurtarma planına bakar mısınız?

Şüphesiz ki, bunların öncelikli olarak tespit edilip aylardır ayyuka çıkan bu bozukluklarla ilgili bir çalışma yapılması şart.

Ama yıllardır bu belediyede mafyalaşma vardır, sabıkalı çalışanlar vardır, işe gelmeden maaş alanlar vardır denilmesine rağmen, bugün bu önerileri getiren belediye meclis üyeleri, tek satırlık iş yapmadılar.

Aksine, buna çanak tutarak, zemin hazırladılar.

İlginçtir, daha düne kadar Lefkoşa Belediyesi’ndeki bu çarpıklıklar, sadece muhalefete bağlı meclis üyeleri tarafından dile getirildi.

Ancak bu önerilerle birlikte, belki de ilk kez hükümet kanadı, işe gelmeden maaş çekenlerin ve mafyalaşmanın doğrudan teyidini yapmış oldu.

Tabii ki, kişi işlediği bir suç karşısında cezasını çektikten sonra ömür boyu toplumdan izole edilmemeli. Ama ne olursa olsun, başka maksatlar için de belediye bütçesinin kullanılmasına ve usulsüzlüğe yasaya aykırı istihdamlara izin verilmemesi gerekirdi.

Şimdi sosyal sigortanızı ödeyeceğiz, çalışmayanı işten çıkaracağız gibi samimiyetten uzak öneriler getirmek, sorumluluk almak anlamına gelmiyor. Aksine, kamu vicdanında bu toplumun iradesine saygısızlık etmek, toplumu ciddiye almamak, dalga geçmek anlamına geliyor.

Bütün bunlar bu meclisin, öncelikle de hükümetin zaten asli görevleri.

Şimdi bunları dile getirmek bile bu hükümetin en büyük utancı olmalı.

Ekonomik örgütler, belediyeden çıkarılacak fazla çalışanın kamuda istihdam edilmesine tepki gösterdi.

En güzel çıkışı da ironik bir gazete ilanıyla, Ticaret Odası yaptı.

“İflas eden, işyerini kapatan, ya da 30 binden fazla borcu olan herkes kamuda istihdam edilsin” dedi, Ticaret Odası.

Doğru ya, özel sektörde kendi imkanlarıyla mücadele verenlerin ne suçu var?

 Her başarısızlıkta, her usulsüzlükte hala kamu sözü vermek nasıl bir mantığın ürünüdür?

Hani kamu reformu yapacaktık?

Kamuyu küçültecek, giderleri azaltacaktık?

Üstelik bu ekonomik paketlerin de ana hedefleri arasında yer alıyordu. Şimdi herkes kendi cebinden ödüyormuşçasına kamuya istihdam sözü verirken, bu paketlerin takipçisi, Türkiye kanadı neden bu kadar suskundur?

Üstelik en küçük vesileyle konuşurken…

UBP’li meclis üyesi Meriç Erülkü, “söz aldık kamuya aktarılacak olan personel geçici olmayacak, kadrolanacak” diyor?

Bu hangi adalet kriterlerine, hangi ekonomik akla uyar ki?

Daha önce de yazdım… Devletin o kadar gücü varsaydı, en başından bu parayı belediyeye aktarsa personel maaşlarını ödese ve bu sorunlar yaşanmasaydı.

Her partizanlıkta, her başarısızlıkta her yolsuzlukta batan bütün kurumlar kamuya aktarıldığında, devlet aybaşı maaş ödemenin de garantisini veriyor mu?

Bu kadar beceriksizliğin, partizanlığın, usulsüzlüğün ve yasa dışılığın hiç mi bedeli olmayacak?

Şimdi grevde olan aylardır maaş alamayan çalışanı kamu havucuyla kandırmaya çalışan bir hava var, bütün bu önerilerin gerisinde.

Yoksa rakamlar ne yazık ki, genel ekonomik bütçenin de Lefkoşa Belediyesi’nden farklı olmadığını ortaya koyuyor.

Sendika başta olmak üzere, Lefkoşa Belediyesi’nde işten çıkarılacak personelin kamuya aktarılması önerilerine verilecek her prim, bileceğiz ki, bu adaletsizliği, yolsuzluğu, yapanın yanına kalır mantığını güçlendirmekten öteye gidemeyecektir.

Lefkoşa Belediyesi süreci, sadece bir hükümetin sorun çözme becerisinin değil, toplum olarak büyük bir sınavdan nasıl çıkacağımızın da bir göstergesidir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri