Hepsi aynıdır. Yoktur birbirlerinden farkları değil mi?

Erkan Okandan

Vallahi de billahi de en azından kamu maliyesinin borçlanması açısından KKTC Merkez Bankası verileri öyle söylemiyor çok fark var!

KKTC Merkez Bankasının yıllar itibariyle DİBS (Devlet İç Borçlanma senetleri) istatistiki verilerine göre,

** 2013 yılında sadece 1 kez 182 gün vadeli %7,5 faizle 31 Milyon 250 Bin TL borçlanma yapılmış.

** 2016 yılında 2 kez 45 gün vadeli %9,90 faizle 60 ve 40 Milyon olmak üzere toplamda 100 Milyon TL ile 3. borçlanmayla da 30 gün vadeli %10,0 faizle 80 Milyon TL olmak üzere yıl toplamındaki 3 borçlanmayla 180 Milyon TL borçlanma yapılmış.

** 2017 yılında sadece 1 kez 32 gün vadeli %10,5 faizle 50 Milyon TL borçlanma yapılmış.

** Buraya dikkat buyurun 4'lü hükümet döneminde yani 2018 yılında ki Türkiye Cumhuriyetinden herhangi bir kaynak gelmemiş ve Savunma giderleri de yerel gelirlerden karşılanarak bütçenin yıl sonunda artı verdiği yılda Herhangi bir borçlanma olmamış

****Mevcut hükümetin büyük ortağı tarafından siyaseten sürekli olarak şu andaki ana muhalefet partisine yönelik olarak siz maaşları bile zamanında taksitle ödediniz denilen, ki sadece 1 kez onda da kamu maliyesinin faiz ödememesi için ay sonu doğan nakit açığı nedeniyle maaşların ödendiği gün sadece üst düzey maaş çekenlerin maaşlarının bir kısmı geriye kalan bakiye ise 4 gün sonra ödenmişti. Bu 4 günün 2 günü de hafta sonuna düşüyordu.

Yukarıda belirttiğim gibi bu yılda yani 2016 yılında sadece 3 kez ki maaş ödemeleri için değildi (Diğer cari giderler için) 30 ve 45 gün vadeli olmak üzere %9,90 ile %10,0 faiz oranıyla toplamda 180 Milyon TL borçlanılmıştı.

** Yeri gelmişken hatırlatmakta yarar vardır. Maliye Bakanlığının 4 farklı para biriminde yapmış olduğu son borçlanmalarda bakanlık TL DİBS ihracıyla,

107 gün vadeli %47,81 faizle 2 milyar 375 milyon borç aldı.

Görüldüğü üzere istikrarlı!!! TL kullanan bir ülke olarak 9 sene önce %9,90-%10,0'dan faiz, 2025 yılında ise 4,78 katı faiz veriyoruz.

Gelelim yakın geçmişe ve günümüze ülkemiz 4'lü hükümet sonrası planlı, programlı ve tabii ki İSTİKRARLI!! yönetimler ve TL kullanımı nedeniyle oluşan şansımızın da!!!! ciddi katkılarıyla 3'lü koalisyon hükümetleriyle yönetildi!!! Bu dönemde kamu maliyesi bütçe açıklarını kapatabilmek için tabiri caizse,

DİBS ihraçlarına yani borçlanmalara 2022 yılından başlamak üzere resmen topukladı. İçinde bulunduğumuz cari yıl 2025 yılı da olmak üzere borçlanmalar rutine döndü. Allah ne verdiyse misali her para biriminden borç alıyoruz.

Bu yolun sonu nere çıkar? Vallahi yolun sonu hayra alamet değil

Bunun ilk işaretleri son DİBS ihalelerinde görüldü. Maliyenin yabancı para biriminden çıktığı ihalelerin hiçbirine bankalar ve gerçek/tüzel kişiler üzerinden yeterli teklif gelmedi. Bunun üzerine 1 Milyar TL olarak çıktığı TL DİBS ihracına ortalama %47,81 faizle 2,375 kat Yani 2 milyar 375 milyon TL borçlanmak zorunda kaldı. Sadece bu borç için vade bitiminde,

332 milyon 868 bin 938 tl faiz ödenecek...

Neme lazım değer ama değil mi? Bizim fıtratımızda başkaları gibi taksitli maaş ödemek yoktur!! Çok sıkışırsak 2011 yılında yaptığımız gibi Hayat pahalılığını vermeyiz!!! (2011 Yılı verilmeyen HP: %14,72)

TABLONUN AÇILIMI:

** Tablodaki veriler KKTC Merkez bankasının kamuoyuna açık DİBS ihracı istatistiklerinden alınmış olup, kur farkı faiz ödemesi hesaplamaları da yine ilgili sayfada belirtilen vade ve ortalama faiz oranlarına göre tarafımdan merkez bankası döviz alış kurlarına göre yapılmıştır. Bu çerçevede düşük ihtimal olmakla birlikte sehven matematiksel hata yapmış olabilirim. Yanlışsa doğru rakamları ilgililer şeffaflık adına bu borçlanmaları niçin yaptıklarını gerekçeleriyle gerçek doğru rakamları açıklayabilir.

Tablodan görüldüğü üzere 2025 yılında İtfa tarihi geldiği için geri ödemesi yapılan itfa tarihi gelmediği için henüz geri ödemesi yapılmayan DİBS borç stoku için Maliye Bakanlığının,

29.05.2025 Merkez Bankası döviz alış kurlarına TL olarak yabancı para borçlanmaları için ödediği ve ödeyeceği kur farkı:

ABD DOLARI: 337 MİLYON 707 BİN 679 TL

İNGİLİZ STERLİNİ: 76 MİLYON 643 BİN 125 TL

EURO: 10 MİLYON 173 BİN 800 TL

TL dahil tüm para birimlerine göre yapılan borçlanmalara karşılık ödenen ve henüz itfa tarihi gelmediği için ödenmeyen faiz mükellefiyeti (Yabancı paralarda faiz + Kur farkı)

TÜRK LİRASI: 428 MİLYON 747 BİN 998 TL

ABD DOLARI: 442 MİLYON 936 BİN 037 TL

İNGİLİZ STERLİNİ: 97 MİLYON 406 BİN 296 TL

EURO: 18 MİLYON 981 BİN 785 TL

GENEL TOPLAM: 988 MİLYON 72 BİN 116 TL.

Bu trendde devam edildiği takdirde yılın 2. yarısında Temmuz ayı maaşlarının artışlı, 13. maaş gibi ilave mükellefiyetleri ve olası kur artışlarını da dikkate alırsak yapılacak yeni borçlanmalar sonunda kamu maliyesinin 2025 yılı borçlanmaları nedeniyle borçlanılan ana paraya ilaveten,

2,5 - 3 milyar TL faiz ve kur farkı ödemesi kaçınılmaz olacaktır.

SONSÖZ: Kamu maliyesinin kendi finansman ihtiyacını karşılamak için tabiri caizse emme basma tulumba misali finans kuruluşlarından sürekli borçlanması faizleri yükseltip REEL SEKTÖRÜN finansmana erişiminde sorunlar yaratacaktır. Gerçi çok ilginçtir an itibariyle REEL SEKTÖRDEN YANİ KTTO, KTSO ve KTOB gibi büyük odalardan bu borçlanmalarla ilgili TIS YOK.

Bir diğer önemli nokta ise kamu maliyesi 2024 yılından 2025 yılına geçerken 10 Milyarlık bütçe açığı taşımıştı. 2025 yılında öngörülen 18 Milyarlık bütçe açığı çok iyimser olmakla birlikte velev ki öngörüleri gerçekleşti. Bu durumda 2026 yılına geride kalan 2 yıllık toplamda 30 Milyar TL gibi bir bütçe açığıyla geçilecek demektir. Ocak, Şubat gibi hükümet ortakları tarafından dile getirilen erken genel seçim öncesi yapılacak olan seçim propagandalarında herhalde çıkıp bu üstün başarı hikayelerini anlatacaklardır.!