Hayatın içi

Cenk Mutluyakalı


Kıbrıs sorunu ve ‘ortak metin’e başımızı soktuk...
Öylece kaldık bir haftadır…
Biraz da çevremize bakalım…

***

Ne zaman ki bir doktoru kaybederiz ‘kalp krizi’nden…
“Nasıl” derim kendi kendime…
“Nasıl dikkat etmezler, bile bile…

***

Beyarmudu eski belediye başkanı Hüseyin Beyar’ın ölümü üzdü.
Bir süre önce beyin kanaması geçirmesine ve diyabet, tansiyon gibi risklerine rağmen yeni bir operasyona karar vermiş…
Mide daraltmasına yönelik…
Hüseyin Beyar’ın kendisi gibi hekim bir de kardeşi var, Amerika’da…
“Yapma” demişler….
Ama bu ‘risk’i üstlenmiş…
Sonuç üzücü oldu tabii…
‘Keşke’ deme fırsatı olmuyor bazen.
Tüm sevenlerine sabırlar diliyoruz, güzel anılarıyla saklansın…

***

‘Kalbimiz’ gibi korumamız gerekiyor, ‘kurumlarımızı’…
Ve yeni dönemin ‘sendikal aklı’ da şu sihirli sözcüğe odaklanmalı:
“Sürdürülebilirlik…”
Lefkoşa Belediyesi neredeyse ‘sıfırlanmıştı’…
Hiç ödenmiyordu maaşlar…
Şehir kokmuştu!..
Ve son süreçte ‘normalleşme’ adımları attı, toparlandı…
İlk kez ‘borçsuz’ bütçe hazırlandı...
8 aydır maaş ödüyor belediye…
1 Mayıs ödeneği ödedi.
Aile yardımı ödedi…
Şimdi eylem var: “İş yavaşlatma…”
Ne demekse…
“Grevimsi” bir ‘kaçak’ eylem.
Bu anlayışla “günlük kazanımlar” elde edilebilir.
Ama “kurum” çöktükten sonra ne olur ki? Kime, neye yarar?
Böylesi tavırlar en fazla da sendikal örgütlenmeyi “öcüleştiriyor”…
“Bindiğin dalı kesmektir” bunun adı…
‘Keşke’ deme fırsatı olmuyor!..

***

Bakanlar Kurulu, geçmiş hükümet döneminde Türkiye’deki kimi spor kulüplerine verilen arazileri iptal etti.
Doğru adım!..
Çünkü ülkemizde binlerce gence hizmet veren kulüplerimiz bekliyor, asıl katkıyı…
Geçmiş dönemde ‘özel karar’la ‘dağıtılan’ onca yurttaşlığın her biri de yeniden incelenmeli, tek tek açılmalı her dosya, toplumun önünde.
BEKLİYORUZ!.
‘Şeffaflık’ sözünün gereği budur çünkü...