Gençlik gelecektir ve dragullalar

Zeki Kayalp

Bizim gibi gariban, duygu sömürüsünün sıkca olduğu, çıkar dünyasının tavan yapıldığı, insanları “aptal” gören  ülkelerde malesef “gençlik” kelimesi  sıkca kullanılır. Kullanılır kullanılmaya da genelde hep lafta kalır. Nerden çıktı be Zeki bu diye sorabilirsiniz... Bugün hafta sonu ya, biraz da keyf yapalım dedim. Yaklaşık 30 yıldır gençlik ağızlarda sakız yapıldığından, son dönemlerde belli başlı dar kesimler (gerek siyasi, gerekse sportif alanda) gençliğe karşı kötü bir algı yaratmaya çalışılıyor. Halbuki genç ve vizyon sahibi kişiler  güven ve yönetsel konularında çok ciddi yol alarak, toplum nezninde takdir toplamıştır. Özellikle genel seçimlerde, halkın genç isimler üzerinde durması beğensek de beğenmesek de yeni bir dönemin başlangıcına işarettir. Bakmayın gençlik gelecektir, gençlik öyledir, gençlik böyledir diyen eski kafalara.  Menfaatlerine dokundunuz mu tümü drakulaya dönüşür. Boynunuzdan ısırarak sizleri kendilerine benzetmek ister. Bu küçük dar gurupların temel zihniyeti, “Küçük kalalım ama hep biz olalılım”dır. “Entrika” temel vizyonları olduğu için kendinden olmayanlara yaşam hakkı tanımazlar. Veya kendi yaptıkları “pislikleri” başkalarına yıkmakla tanınırlar. Fakat toplum bir kez daha ispatlamıştır ki “Hava kirliliği” yaratan  bu insanların fikirlerini  artık samimi bulmuyor. Yalana dayalı politikalarla bugünlere gelinirken, gençlik bir şekilde hep ikinci plana yitilmiş. Gençliğin birinci planda olduğu yeni dönemde ise, bir de bakmışız gençlik “tu kaka” olmuş. Ya da başkaları tarafından “yönlendirilmiş” havası yaratılmış. Çünkü koskoca toplumda üç beş kişi akıllı, diğerleri aptal zannediliyor. 
Artık bu sığ görüşleri savunan sözde vizyon sahibi insanlara (gerek siyasi gerek sportif) dur, yeter deme zamanı gelmiştir. Bu güne kadar yeterince sustuk ve kandırıldık. Yeni dönemde yalana dayalı çıkar kokan politikaları kimse yutmayacak.
Gençlik evet gelecektir... Gençlik evet inanılması ve güvenilmesi gereken kesimdir... Gençlik evet yönetmesi gereken topluluktur... Gençlikten korkanlar menfaatçılardır... Gençlikten korkanlar organize işler düzenleyenlerdir... Gençlikten korkanlar, yıllardır gençliği ağızlarda sakız yapanlardır...
Gençlikten korkanlar, geleceklerinden kaygı duyanlardır... Gençlikten korkanlar, ortaya somut öneriler koyamayanlardır... Gençlikten korkanlar “zar zar zar” konuşanlardır... Gençlikten korkanlar, drakulalardır...
Yeni hükümet programında gençliğin en önemli görevi, planlanan politikaların takipçisi olup, onları hayata geçirmeleridir. Özellikle spor konusunda esaslı çalışma yapılıp mevcut yapının değişmesinde büyük rol oynamalı. Artık gençlik kelimesinin ağızlarda sakız yapılmaması için büyük uğraşlar verilmeli. Topluma güven aşılamalı. Denetim mekanizmasının siyasiler, yönetim kısmının  gençlerden oluşacağı yeni bir yapının kurulmasına özen göstermeli. Gençlik her konuda eğitilmeli ve bilgilendirilmeli. Böylelikle geleceğe daha berak ve daha  güvenle bakabiliriz. Aksi takdirde, Dumlupınar örneğindeki gibi,  Cahitoğlu gibi kişiler çıkıp, “herkes başının çaresine baksın” gibi garip garip laflar eder.