FİYAT İSTİKRARI ÖNEMLİ Mİ?

Erkan Okandan

Daha önce benzer bir grafik paylaşarak ülkeler bazında GIDA ENFLASYONUNDA EYLÜL itibariyle Türkiye'nin son 1 yıllık %36,06 artış oranından sonra KKTC olarak %34,64 ile 2. olarak kürsüde yerimizi aldığımızı ironi yaparak paylaşmıştım.

Aşağıdaki tablomuzda da yine AB ülkeleri ve Türkiye'nin de yer aldığı listede GIDA GRUBUNUN alt kırılımı olan TAZE MEYVELER (KKTC TÜFE gruplandırmasında SEBZE+MEYVE olarak yer alır) grubunda yine Türkiye'nin açık ara %79,5 oranıyla 1.'liği aldığı listede ne yazık ki KKTC olarak bizde %43,4 fiyat artışıyla kürsüde yerimizi aldık!!!

Gerek 2 gün önceki paylaşımımdaki GIDA ENFLASYONU gerekse bugünkü paylaşımımdaki SEBZE+MEYVE fiyat artışındaki diğer ülkelere oranla çok ciddi fiyat artışları ki grafikten görüldüğü üzere 6 ülkede fiyatlar gerilerken 1 ülkede de fiyatlar sabit kaldı.

Bu durum ülke ekonomisi açısından çok önemli ve üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir konudur.

Çünkü gerek ülkede yaşayanların ki ister vatandaş ister öğrenci olsun gıdaya erişim insan sağlığı ve yaşam kalitesi açısından olmazsa olmazdır. Fiyat istikrarının olmadığı bir ortamda özellikle dar gelirliler, Asgari Ücretle çalışanlar, gelişim çağında olan çocuklar açısından önemlidir.

Diğer taraftan bir ada ülkesi olarak turizmin itici sektörler arasında ve istihdam sağlayan bir sektör olması hasebiyle rekabet edebilirliğinin olabilmesi için en büyük gider kalemleri olan personel giderlerinden sonraki gıdadaki fiyat istikrarı bu sektör açısından çok büyük önem arz etmektedir. Hizmet sektöründe grafikten görüldüğü üzere Güney Kıbrıs'ın fiyat artışı %6,2 ile AB ortalaması olan %4,8 oranından %29,17 oranında daha yüksek olmasına rağmen KKTC olarak bizdeki fiyat artış oranı,

 

AB ORTALAMA FİYAT ARTIŞ ORANININ TAM 9,04 KATIDIR

Gerek Türkiye'nin gerekse KKTC olarak bizim özelde son 2 paylaşımımızda belirttiğimiz ciddi fiyat artışları, ülkede sadece gıda için değil neredeyse her türlü mal/hizmet için geçerlidir. Böyle de olması normaldir. Çünkü aynı para birimini yani TL'yi kullanmaktayız.

Bunun sonucu olarak ülkemiz rekabet edebilirliğini her geçen gün kaybetmektedir. Bu durumdan direkt etkilenen turizm sektörü yanında eğitimde de 3. ülkelerden gelen öğrenci sayısının her geçen yıl azalmasından dolayı üniversitelerimizde olumsuz anlamda etkilenmektedir. Nihayetinde kamu maliyesi de gelirler açısından olumsuz etkilenmektedir.

PEKİ NE YAPILMALI veya NE YAPILABİLİR DİYE GÜZEL BİR SORUYA

verilecek cevabı da artık geri sayımın başladığı erken seçim öncesi seçim yarışına girecek partilerimizin manifestolarında görürüz...