Eğitimde Neden Başarılı Değiliz!

Salih Sarpten

Eğitimde başarı ya da başarısızlık ölçütleri çok farklıdır. Ancak toplum tarafından en temel başarı kriteri olarak kabul edilen LYS sonuçları bağlamında ortaya çıkan sonuçları birlikte değerlendirelim.

 ÖSYM tarafından yapılan açıklama ve yayımlanan “2017-LYS Sonuçları” dokümanına göre, eğitimde kabul edilemez bir başarısızlığın yaşandığı ortada… Bu sonuçlar içerisinde KKTC özel bir başlık altında değerlendirilmiyor. Ancak ülkemizde, özellikle lise kademesindeki eğitim yapılanmasının bire bir Türkiye Eğitim Sistemi’nden transfer edildiği gerçeğinden hareketle burada yaşanan başarısızlığın bizi de çok yakından etkilediği ve ilgilendirdiğini söyleyebilirim.

Öncelikle sonuçlara şöyle bir bakalım: 2017 LYS’de yer alan 50 soruluk Matematik testinin ortalaması 15.68 olurken, 30’ar soruluk; Fizik testinin ortalaması 6.82, Kimya testinin 10.82 ve benzer şekilde Biyoloji testinin ortalaması 10.13 oldu.

Sosyal Bilimlerde de durum Fen Bilimlerinkinden farklı değil…  44 Sorunun yer aldığı Tarih testinin ortalaması 17.70 olurken, 14 sorunun sorulduğu Coğrafya testinde ortalama 5.17’de kaldı. 56 soruluk Türk Dili ve Edebiyatı testinin ortalaması ise 21.80’ de kaldı…

Ana dilindeki bir teste, doğru yanıt olarak soru sayının yarısına bile ulaşılamayan, sosyal bilimler ortalamasının 11, matematik ortalamasının 15, fen bilimleri ortalamasının 8 olduğu bir grupta yer alan öğrencilerle bilim ve teknoloji yaratan bir toplum oluşturmak pek kolay olmasa gerek…

Hiç kuşku yok ki, LYS gerçek anlamda başarı ya da başarısızlığı gösteren bir araç değildir. Ancak öğrencilerimizi buralardan geçirterek yükseköğretime taşıdığımız için ister istemez bu ölçümleri de dikkate alma durumunda kalıyoruz…  Ve ne yazık ki eğitim sistemimizdeki öğrencileri, başarısızlığı önceden kesinleşmiş bir sistemin içerisine doğru yuvarlayıp duruyoruz…  Sınıflarda, okullarda öğrenciye düşünmeyi ve problem çözmeyi öğretemiyoruz, onlara sadece seçenekler arasında dolaşmayı öğretiyoruz…

Eğitim Bilim insanı Tony Wagner’in “Çocuklarımız için istediğimiz okulların, bizim kendi deneyimlerimizi ya da isteklerimizi yansıtmasını istiyoruz. Bu, farklı bir eğitim için yaratıcı düşünme becerimizi kısıtlıyor. Hiç değişmeyen bir eğitim sisteminin 21. yüzyıl dünyasının ihtiyaçlarına cevap veremeyeceği kesin. Gerçekten çok büyük bir değişime ihtiyacımız var” ifadesi, içinde bulunduğumuz durumu özetliyor diyebilirim…

Bir başka eğitim bilimci Schleicher; “Dünyanın en başarılı eğitim kültürlerinde, öğrencilerin başarılarından sistem sorumludur” diyor. Yani sadece aile, sadece öğrenci ya da sadece öğretmen değil. Bir bütün olarak o ülke kültürünün yarattığı eğitim sisteminin kendisi…

Ülkemizdeki eğitim sistemini odağına alan birçok eğitim bilimi araştırmasının sonuçları da yukarıdaki ifadeleri destekler niteliktedir. Okullarımızdaki öğrenci ve öğretmenlerin veri kaynağı olduğu birçok eğitim araştırmasının sonuçları; “öğrencilerimizin ilk defa karşılaştıkları bir durumla ilgili olarak problemi tanımlamada zorluk çektiklerini gösteriyor”… Bu durum öğrencilerin okulda günlük yaşamla veya ortaya çıkması muhtemel problemlerle ilgili çözüm stratejisi öğrenmediklerini sadece bir takım kaynaklarca belirlenmiş şablon çözümlere odaklandığını gösteriyor… Bu anlayışla gerçek başarıyı yakalamanın mümkün olamadığı ortada… Bütünlüklü bir anlayışla, eğitimi sistemini oluşturan unsurların tamamında reform nitelikli dönüşüm sağlanmalıdır. Bu dönüşümün temelinde de eğitim anlayışı olmalıdır. Ne yazık ki eğitimdeki başarısızlığın giderilmesi için başka bir çıkış yolu yok…


Biliyor muydunuz?

 

Nazilerin Kitap Yaktıkları Alana,  100.000 Yasaklı Kitaptan Oluşan Anıt

Arjantinli 74 yaşındaki sanatçı Marta Minujín, 100,000 yasaklı kitaptan, Yunanistan’daki Parthenon Tapınağı’nın tam boyutlu devasa bir replikasını yaptı. Sanatçıya göre bu çalışma, baskılara duyulan tepkiyi sembolize ediyor.

Üniversitesi öğrencilerinin katkılarıyla sanatçı Minujín, önce dünyanın her yerinden ülkelerde bir zamanlar yasaklanmış ya da halen yasaklı olan kitapları belirledi ve bu kitapları, plastik kaplamaları ve çeliği kullanarak tam boyutlu bu replikayı yarattı.

Ne var ki Almanya’nın en tartışmalı kitabı olan Adolf Hitler’in “Kavgam” isimli kitabı bu sanat eserinde yer almayacak. Ancak bunun için önemli bir gerekçesi var Marta Minujín’in: Dünyanın en ünlü sansürcüleri Nazilerdi. Hatta Minujín’in çalışması, çok geniş bir sansür kampanyasının bir parçası olarak 1933 yılında Nazilerin 2000’i kitabı yaktığı tarihi alanda yer alıyor. Heinrich Heine’in 19. yüzyılda dediği gibi, “Kitapları yaktıkları yerde, en sonunda insanları da yakarlar.”

Kaynak:

https://www.egitimpedia.com/nazilerin-kitap-yaktiklari-alana-100000-yasakli-kitaptan-olusan-anit-yapildi/

 


 

Aklınızda Bulunsun

Türkiye Üniversitelerde Öğrenci Memnuniyeti

Türkiye Üniversite Memnuniyet Anketi (TÜME-2017) sonuçları yayımlandı.  Araştırmada YÖK istatistiklerine bağlı olarak 2016-2017 öğretim yılında lisans öğrencisi bulunan toplam 164 devlet ve vakıf üniversitesinde yapılmıştır. Kotalı örnekleme kullanılarak her üniversiteden en az 50 öğrenciye yüz yüze görüşme yoluyla uygulanan anketlerle veri toplanmıştır. Bu kapsamda 2017 yılında 108 devlet ve 56 vakıf olmak üzere 164 üniversitede öğrenim gören 13,694 öğrenciden kullanılabilir veri toplanmıştır.

Araştırma sonuçları göre üniversiteler öğrencilerin memnuniyet derecesine göre sıralanmıştır. Araştırmada öğrencilerin 6 alandaki memnuniyet düzeyleri ve bu düzeylere göre üniversite sıralamaları verilmiştir. Üniversiteler; öğrencilerin üniversitedeki eğitim ve öğretimden memnuniyetleri, yerleşkesinden ve bu yerleşkedeki yaşamdan memnuniyetleri, kendilerine sağlanan akademik destek ve ilgiden memnuniyetleri, üniversitenin yönetim ve işleyişinden memnuniyetleri, öğrenme imkân ve kaynaklarının zenginlik düzeyinden memnuniyetleri ve kendilerine sunulan kişisel gelişim ve kariyer desteği olanaklarından memnuniyetleri açısından değerlendirilmiştir.

İşte bu araştırmaya göre Türkiye’de öğrencilerin en çok memnun oldukları ilk on üniversite:

  1. Özyeğin Üniversitesi
  2. İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü
  3. Sabancı Üniversitesi
  4. Koç Üniversitesi
  5. Abdullah Gül Üniversitesi
  6. Bilkent Üniversitesi
  7. Acıbadem Üniversitesi
  8. İstanbul Üniversitesi
  9. Kadir Has Üniversitesi
  10. Akdeniz Üniversitesi