DEDİKODU MU? GİDİN İŞİNİZE!..

UBP Kurultayı yargıda ya benim köşe de mahkemede dün emare olarak sunuldu. Hatırlarsanız geçtiğimiz haftalarda Hüseyin Özgürgün ile bir röportaj yapmış ve Özgürgün’ün “Mahkemede işim ne” sözlerini bu köşede yansıtmıştım. İşte o yazı mah

 

UBP Kurultayı yargıda ya benim köşe de mahkemede dün emare olarak sunuldu. Hatırlarsanız geçtiğimiz haftalarda Hüseyin Özgürgün ile bir röportaj yapmış ve Özgürgün’ün “Mahkemede işim ne” sözlerini bu köşede yansıtmıştım.

İşte o yazı mahkemede emare olarak sunulunca, İrsen Küçük’ün avukatları, yazılanları dedikodu diye adlandırmış “Adı üstünde Cafe Kulis, dedikodu” demiş.

Yalan yanlış bir şey yazsaydım, ya da Özgürgün’ün söylediklerini çarpıtsaydım böylesi hassas bir konuda eminim Özgürgün ertesi gün bunu düzeltirdi.

O yüzden siz benim Özgürgün ile yaptığım röportaja savunma yapacaksınız diye dedikodu deseniz de dedikodu olmuyor!

 


 “Yalancı Cemal beni dava etsin”

Lefkoşa Belediye Başkanı Cemal Bulutoğluları, dün yine Kanal Sim’in ‘Uyan Lefkoşa’ özel programında yaptığı açıklamalar ile izleyicileri hayretler içerisinde bıraktı.

Bulutoğluları, ilk önce İçişleri Bakanı Nazım Çavuşoğlu’na “Kimse benim istifamı isteyemez, hakkı yoktur. İçişleri Bakanı Çavuşoğlu kendi işine baksın. Belediyeyi bize bıraksın” diye çattı.

Lefkoşa Kaymakamı Kemal Deniz Dana’nın Lefkoşa Belediyesi’nde görev yapmadığını söyleyen Bulutoğluları, “Kaymakam merağından belediye binasına gelir, görev yapmaya gelmez” ayrıntısını da paylaştı.   

Ardından “Ben daha fazla kaos yaratmak istemem. Yaşananlardan hepimiz sorumluyuz” diyerek, “Çalışanlara saçımı süpürge ettim” demeyi de ihmal etmedi Bulutoğluları...

Ve Bulutoğluları, belediyenin batışından eski yönetimi sorumlu tuttu. “Ben belediyeyi 504 personelle, 21 milyon 800 bin TL borçla devraldım” dedi.

“Eğer bunun aksi ispatlanırsa istifa ederim” diye de açıklama yaptı.

Yayına bağlanan Lefkoşa eski Kutlay Erk,  Cemal Bulutoğluları’na adeta hodri meydan dedi.

Erk, “Tipik Cemal, akıl koymadı, yalan söylemeye devam ediyor” diyerek başladığı sözlerine, “Kendisini daha önce dava ettim. Mahkeme Cemal’dan rakamlarla ilgili rapor istedi, getirmedi. Sonunda da yalan söylediği için benden özür diledi. Ama Cemal bu, sürekli yalan söylemeye, rakamları değiştirmeye devam  ediyor” ifadesinde bulundu.

Erk yayında şunları söyledi:

“Ben 418 personel, 17 zabıta ve 3 milyon TL borç ile belediyeyi bıraktım. Ben sadece Hamitköy ve Haspolat’a değil 16 köye hizmet veriyordum. Cemal benim belediyede bıraktığım para ile 7 ay belediyeyi yönetti. Cebinde para mı getirdiydi? Para bitince hiçbir ödeme yapılmadı.”

İSTİFA ETMEZ UNUTUN...

Bulutoğluları’nın rakamların tersi ispatlanması haline istifa edeceği hatırlatılan Erk, “Cemal istifa etmez, unutun” diyerek, “Onu kendi partisi bile istifa ettiremedi. Partisinden istifa eder ama başkanlıktan istifa etmez. Lefkoşalı Cemalı çekecek” dedi.

Bulutoğluları’nın “Bana çözüm söyleyin” söylemlerine de atıfta bulunan Erk, “Yani Cemal diyor ki benim aklım ermez çözüm üretin” yorumunda bulundu. 

 


200 kişi “miş” devlete alınsın

“Vatandaş olarak da artık alışmak zorundayız…

 “İşe göre adam” mantığı kamuda oturmalı…

Önce işin tarifi yapılmalı…

Sonra da münhalle ona uygun kişiler kamuda istihdam edilmeli…

Vatandaş da “siyasiden torpil” istemekten vazgeçmeli…

Torpille işe girmeyi kabullenenler de, günü geldiğinde kendisine torpili yapan siyasi ile bedel ödemeyi göze almalı…

Yoksa popülizm yapmak kolay…

Onu da işe alın…

Bunu da işe alın…

Yatırım da yapmayın…

Kamu sadece maaş ödesin…

Gül gibi geçinip gidelim…

Siyasiler de artık yanlış yönettikleri zaman bedel ödemeli…

Buna çanak tutan, hakkı olmayanı, siyasi gücünü kullanarak elde edenler de siyasi ile bedel ödemeli…

Aksi halde adalet hiçbir zaman tecelli etmeyecek…”

 

HÜSEYİN EKMEKÇİ

 


 

Silahlar çocukları öldürür!

“2011 yılı boyunca yaşanan intihar oranları korkunç boyuta ulaştı. Tüm uyarılara rağmen birkaçı hariç basının büyük çoğunluğu intiharların şeklini, kişinin öyküsünü yayınlamaya devam etti. Cenaze haberleri, ailelerin yaşadığı acının resimleri çarşaf çarşaf yayınlandı günlerce. Son olarak geçtiğimiz gün akşam saatlerinde korkunç haber düştü ajanslara: “18 Yaşında bir ÇOCUK silah altındayken kendini vurdu” İntiharlar ve öyküleri, sonrası yaşananlar basında yer almasın diyoruz demesine ancak son yaşanan olayda durum farklı. Gelişimini tamamlayıp tamamlamadığı göreceli olan çocuk sayılabilecek yaşta birinin eline silah ve mermi vermek açısından ve askerde yaşananlar konusunun sorgulanması ve gerçeklerin toplumla paylaşılması gerekmektedir. Kendi adıma silah altındaki çocuklar kendini vurduğu sürece değil kendimi güvende hissetmek sadece içinde yaşadığım sistemden iğreniyorum. SİLAHLAR ÖLDÜRÜR! Ve bu nedenle, başka çocukların eline silah vermeden önce acil bir şekilde insan öldürme sanatını öğrenmek istemeyenler için Vicdani Ret ile ilgili bir yasal düzenlemeye ihtiyaç vardır. Kurultay savaşları, daha etkili muhalefet etme fırsatı tanıyan LTB’nin batışı, herkesi heyecanlandıran erken seçim umudu ve siyasetten önce eline silah verilen bir çocuğun kendini vurmasının daha önemli olması gerekmez mi sizce?”

 

BARIŞ BAŞEL


Polis grevde!

Ülkemizde gün gele polislerin de greve gidebileceğini…

Hatta grev kararını başka bir kuruluşa, örneğin belediyenin greve giden işçilerine destek amacıyla alacağını düşünebilir misiniz?

Daha açık olarak şöyle diyelim:

Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) çalışanlarına maaş verilmiyor…

Sosyal güvenceleri karşılanmıyor…

Bu yüzden greve gidiyorlar…

Haliyle Lefkoşa’da çöpler toplanmıyor…

Lefkoşa halkına hiçbir hizmet verilmiyor…

Ve Lefkoşa Polis Müdürlüğü’ne bağlı polisler, örgütlü oldukları sendikanın (atıyorum POLİS-SEN’in) kararıyla greve gidiyor…

Sokaklarda çöp yığınları arasında “Polis grevde… İşçi, kardeşlerimizin yanındayız” yazılı pankartlar taşıyorlar…

Olabilir mi böyle bir şey?

KKTC’de her şey olabilir ama polislerin sendikalaşması ve grev hakkı kazanması olabilecek en son şeydir herhalde.

 

BİLBAY EMİNOĞLU

 


 

“Turist çarsıya çıksın, ülkeyi tanısın, çarşıda biraz para harcasın, buna ne gerek var. Otele kapat söğüşle, uçağa bindir gönder.”

Mehmet EZİÇ’ün profilinden

***

“Küçük beyinlerle uğraşmayacak kadar büyüdüm!”

Ayşe GÜLER’in profilinden

 


 

“Kıbrıs Türk toplumunun kendi yurdunda kendi kendinin efendisi olması şart.Bunun için mücadele yükselecektir.”

Toplumsal Varoluş Hareketi

 

 


 

“Farz edelim istifa ettim ne olacak? Yaptıklarım ortada geçmiş belediye başkanları ile beni kıyaslayın.”

Cemal BULUTOĞLULARI (LTB Başkanı)


FOTO YORUM

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri