CTP’de Yeni Dönem Kurultayı…

Kutlay Erk

 

Kuzey Kıbrıs’ın en eski partisi CTP bu hafta sonu 26. Olağan Kurultayı’nı topluyor. Kurultaylar siyasi partilerin karar ve yönetim organlarının yenilenmesi ve dolayısıyla yeni kapasiteler ve enerji ile siyasi mücadeleyi sürdürmelerini sağlıyor.

CTP, Kıbrıslı Türklerin siyasi yaşamına 1970’den itibaren damga vurmuş partidir. Bugün demokrasi, insan hakları, emek hakları, sosyal adalet ve ilerleme adına ne varsa altında CTP’nin teri ile yazılmış, bazan da kanı karışmış imzası var. Kıbrıs sorununda federal çözümü ayakta tutan parti CTP’dir; Kıbrıs’ta, bölgede ve dünyada barış için siyasi mücadelede hiç yılmayan ve yalpalamayan ve korkutulamayan parti CTP’dir.

Siyasi parti ve hareket olarak sosyalizmi Kıbrıslı Türklere ilk anlatan ve anlatma sırasında rejiminin her türlüsünden baskı ve terörüne uğrayan CTP ve CTP’lilerdir. “Her ölen onlardan, her doğan bizden olacak” diye süreç içinde büyüme hedefini koyarak ve süreç içinde büyüyen parti CTP’dir. Zaman zaman fırtınalara, boranlara tutuldu; yaprak döktü, dal kırdı… Kökler Kıbrıs toprağının derinlerine, gövde ve dallar ve yapraklar Kıbrıs semasının yükseklerine büyümeye devam etti… Zaman zaman yolda kalanlar oldu, zaman zaman yoldan çıkıp kaybolanlar oldu, zaman zaman da trafik kazaları yaşandı; yoldaşlar yürüyüşü sürdürdü…

Bankalar krizinde yurttaşın yanında, Kıbrıs sorunun çözümünde halk ile birlikte sokaklarda CTP vardı… CTP Kıbrıslı Türkler için demokrasi mücadelesini vereceği mevzi, zorluklarında sığınacağı yuva oldu. Ve CTP nerdeyse her iki seçmenden birinin oyunu alarak hükümet kurdu, başkanını Cumhurbaşkanı seçtirecek başarılara uzandı. CTP yerel yönetimlerde bir marka oldu, nüfusun üçte ikisine hizmet veren dönemleri yaşadı.

CTP Kuzey’in rejimi ile barışık olmadı, militer ve paramiliter rejimlere karşı demokratik siyasi mücadelesini kesintisiz sürdürdü. Türkiye’ye ile ‘eşit iki siyasi taraf olarak, karşılıklı yarar ilkesi ve saygı ile’ ilişki yürütmeyi benimsedi… Teslim olmadı, teslim alınma çabaları başarılı olamadı… Kıbrıs sorunu sürecinde Kıbrıslı Türklerle Türkiye’nin dayanışmasını, birbirlerinin hassasiyetlerine özen gösterilmesini ve ‘alan – veren / buyuran – yapan’ değil, ne yapılacaksa karşılıklı görüşerek – tartışarak - ikna ederek yapılmasını benimseyen taraf oldu. Bu uygulanabildiği sürece CTP hükümetlerde oldu, uygulanamadığı aşamada da CTP hükümetlerde olmadı ama CTP ne onurunu ve omurgasını kaybetti, ne de mücadele azmini… Örgütleri fire vermedi… Ergenekon raporlarına göre, Türkiye’nin derin devleti CTP’yi ehlileştirmek için parti yönetimine kişiler monte etmişler; tutun ki yaptılar, kimler olduğu hiç önemli değil, CTP, onlar için ve onlar tarafından ehlileştirilemedi…

1990’larda Sovyetler Birliği’nin dağılmasını CTP sosyalizmin sonu olarak görmedi; cami yıkıldı ama mihrap ayakta idi… Ve CTP yeni yeni programını üç yıllık çalışma sonrasında kitapçık haline getirdi… CTP gene aynı CTP idi, yeni program, yeni kadrolar ve aynı parti… Daha söylenecek çok şey var CTP hakkında ve CTP tarihinde ama CTP’nin tarihinde utanacağı, reddedeceği hiçbir siyasi mirası ve olgusu yoktur.

CTP’nin son dönemlerde yaşadığı iç tartışmalar inkar edilemez, bu nedenle arızalanan disiplin inkar edilemez, yoldaşların birbirini yaraladığı inkar edilemez… Bütün bunları sosyalist değerler içinde görmek de olası değil… Evet, bu tartışmalar bir ideoloji farklılaşmasından kaynaklanmadı ama CTP’ye kayıplara mal olan bu tartışmalar CTP’nin ideolojisi ile bağdaşmıyor… Tüm CTP’lileri üzen durum, bu yoldaşların birbirini yaralamak azminden istifa etmemeleridir. CTP tarihine kaydedilecek en yadırganacak olay budur. Ve şimdi bu Kurultay ile bu kahredici olguyu sonlandırmak gerek…

Bu Kurultay’da tek aday olarak başkanlığa Tufan Erhürman seçilecek, onunla birlikte çalışacak Parti Meclisi de belirlenecek. Üyeler oy kullanırken, hiçbir etki altında kalmaksızın karar verirse, Parti, önündeki süreçleri daha birlik ve sinerji içinde yönetebilecektir. Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıs adasının CTP’ye ihtiyacı var; barış CTP’lilerin ve onunla benzer düşünen diğer hareketlerin işbirliğinde gerçekleşecek ve sürdürülebilir olacak.

Demokrasinin, özgürlüklerin, insan haklarının CTP’ye ihtiyacı var. Kuzey Kıbrıs ekonomisinin CTP’nin ekonomik akılla yüklü programlarına ve icraatlarına ihtiyacı var… Korunması ve geliştirilmesi için çevrenin CTP’ye ihtiyacı var. Emeğin CTP’ye ve ideolojisine ihtiyacı var. Gelecek kuşakların bugünkü CTP’nin başarılı siyasi mücadelesine ihtiyacı var.

CTP’nin ödevleri hep büyük oldu, CTP’den beklentiler de hep büyük oldu. Büyük işler birlikte çalışılınca başarılır… Birlikte çalışma ortamını ve olanağını yaratacak ve sağlayacak olan da parti yönetimidir. Partinin sahip olduğu insan kaynaklarından hiç kimseyi ötekileştirmeden, herkesin tüm kapasitesini sonuna kadar kullanmak amaç edinilirse; her bir üye de kendi bilgi birikimini, deneyimini ve enerjisini karşılık beklemeden Parti’ye veriri ise, katılımcı ve katkı koyucu olur ise, Kıbrıslı Türkler için bir ilk gerçekleşebilecek: Tek başına CTP hükümeti…

Dar ve zorlu yollardan büyük hedeflere ilerlerken CTP’lilerin çıkıntısız, yus-yuvarlak, top-toparlak bir yumak olmasından başka çare yok… CTP’nin bu kurultayı Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıs adası için başarılı olsun…