Çetinkaya ve KOP ( Kıbrıs Futbol Federasyonu)

Necmi Belge

Kıbrıs’ta futbolun birleştirilmesi için FIFA gözetiminde KTFF ile KOP arasında iki yılı aşkın devam eden görüşmelerde sona gelinirken, bu konuda KOP’a (Kıbrıs Futbol Federasyonu) üye olan ilk Kıbrıslı Türk takımı Çetinkaya’yı mercek altına almak istedik.
Yapılacak anlaşma sonunda, KOP’un kurucu üyesi olan ve tam 59 yıldır KOP’un dışında kalan Çetinkaya’nın durumu ne olacak? Bunca yıl kaybedilen hakları nasıl düzeltilecek? KOP’un kurucu üyesi olduğuna göre, KOP’tan atılmayan ve kurucu üyeliği devam eden Çetinkaya, hangi basamaktan üyeliğine başlayacak?
Geçtiğimiz günlerde, camianın kenetlenmesi adına kulüp lokalinde bugüne kadar Çetinkaya’ya başkanlık yapan ve hayatta olan başkanlara bir yemek veren Çetinkaya Başkanı Cemal Bulutoğluları, KTFF-KOP görüşmelerinin olumlu sonuçlanması halinde, KOP’un kurucu üyesi olarak, 59 yıllık haklarını talep edeceklerini açıkladı.
Evet, geriye dönüp bir baktığımızda KOP’un (Kıbrıs Futbol Federasyonu) 1934 yılında kurulduğunu görürüz. Kurucu üyeleri arasında APOEL, Trust, Lefkoşa Türk Spor Kulübü (Sonradan Çetinkaya), Olimpiakos, Anorthosis, EPA, AEL ve ARİS’ten oluşan yedi takım vardı.
KOP kuruluşundan hemen sonra, 1934-35 sezonunda ilk resmi lig maçlarına başlar. Bu arada, Lefkoşa Türk Spor Kulübü   1935-36 ile 37-38 sezonlarına Kıbrıs Kupası’nda iki kez final oynadı. 1 Eylül 1938’de başlayan ve 1945’de sona eren İkinci Dünya Savaşı döneminde liglere ara verildi.
Bu arada KOP,1948 yılında FIFA’ya, çok sonraları 1962 yılında da UEFA’ya üye oldu. Çetinkaya’nın ise, Kıbrıs futbolunda yer alması 1949 yılında oldu. 1949 yılında Lefkoşa Türk Spor Kulübü ile Çetinkaya Türk Spor Esnaf Ocağı birleşerek, Çetinkaya Türk Spor Birliği (ÇTSB) adı ile  Kıbrıs futbolundaki yerini alır.
Lefkoşa Türk Spor Kulübü 1934 yılında KOP’un kurucu üyesi olduğu için, Çetinkaya Türk Spor Birliği’nin otomatikman KOP üyesi olarak kabul edilir.
Bu kuruluşun ardından gittikçe güçlenen Çetinkaya kuruluşundan bir yıl  sonra 1950-51 sezonunda Birinci Küme Lig şampiyonu, 1951-52 ile 1953-54 sezonlarında iki kez Kıbrıs Kupası şampiyonu olurken, Kıbrıslı Rumların vefat eden ünlü futbolcusu PAKKOS adına düzenlenen turnuvayı 1951, 1952 ve 1954 yıllarında kazanarak, bu kupanın ebedi sahibi olur.
İşte bu Çetinkaya 1 Nisan 1955 yılında Kıbrıslı Rumların Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamak (ENOSİS) için başlattıkları EOKA hareketi sonucu, bir iddiaya göre stad kapılarının Çetinkaya’ya (Kıbrıslı Türklere)   kapatılması sonucu ,31 Ekim 1955 yılında kurulan Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun kurucu üyesi olur.
Kıbrıslı Rumların 1948’de FIFA’ya ama özellikle, 1962 yılında UEFA’ya üye olması karşısında 21 Haziran 1963’de KTFF Başkanı Ahmed Sami Topcan, FIFA Başkanı Sir.Stanley Rous’a KTFF’nin üye kabul edilmesi için yeniden yazdığı mektupa yanıt alamayınca, FIFA dışında kalmaya devam ettik.
Ancak, 16 Ağustos 1960 da kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bir ortağı olarak, FIFA ile UEFA’ya bağlı ülkelerin takımları ile 15 Kasım 1983 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kurulana dek maçlar yapmamıza izin verildi.
İşte bu büyük macera içerisinde Çetinkaya’da KOP’un kurucu üyesi ancak, bir Kıbrıslı Türk takımı olarak diğer kulüpler gibi dışlanmanın bedelini  ödedi.
Şimdi çözüm aşamasına gelindi. Bu çözümün ve futbolun birleşmesi bağlamında EFSANE KIBRIS TÜRK TAKIMI ÇETİNKAYA NEREDEN BAŞLAYACAK?

----------

Yiğitcan, Balkan üçüncüsü... Ama Türkiye adına…
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanının ardından, Kıbrıslı Türklere uygulanan spordaki izolasyonların tavan yapmasından sonra, bu konuda çıkış arayan sporcularımızın özellikle, bireysel bazda Türkiye Cumhuriyeti oldu.
İşte, bu arayışlar içinde başarılı olan Kıbrıslı Türk atletlerin ilki,  1995 yılında Türkiye atletizm takımında yer alan ve uluslararası başarıyı yakalayan Reşat Oğuz oldu. Reşat Oğuz’un başarılarını sıralarken, 1995 Göteborg Dünya Atletizm Şampiyonası’na , 1998 Budapeşte’de  Avrupa Atletizm Şampiyonası’nda 100m.de çeyrek finali, 1998 Avrupa Milletler Kupası’nda Slovenya 10-200m. ikinciliği ve en önemlisi 1998-99 Balkan Atina’da 200m.de 21.28 ile Türkiye rekoru kıran bu müthiş adam 20 Türkiye rekoruna da sahip.
Ne yazık ki, 2004 yılında atletizmden ayrılan Reşat Oğuz’dan sonra, 2012 Londra Olimpiyatlarına katılan ve Türkiye birincilikleri kazanan Melis Redif ve sonrası Yiğitcan Hekimoğlu.
Yiğitcan Hekimoğlu hocası Celal Keleş ile çıktıkları büyük yürüyüşte Türkiye birincilikleri ile uluslararası platformda dev adımlarla gidiyor.
Geçtiğimiz günlerde, Türkiye Atletizm Federasyonu adına parkura çıktığı 60. Salon yarışında 6.82’lik derecesi ve burun farkıyla üçüncülüğü, bu büyük yürüyüşünün dev bir adımı oldu.
Yiğitcan bu yolda, inşallah Avrupa ve Dünya, belki de hedefi olan 2016 Tokyo Olimpiyatları’na Türkiye Cumhuriyeti adına değil  Birleşik Federal Kıbrıs Cumhuriyeti adına katılır.