‘Çalma’lısın

Haldun Oktay

Lefke deplasmanı her takım için yıllardır zor geçer. Bu bilinçte olan Gençler Birliği'nin oyun planlaması son derece doğruydu. Futbolcular hata yapmamak için özenli davrandı hep istekli oynadı.

İlk dakikadan itibaren savunma dörtlüsü uyum içinde oynadı. Birbirine hep yakın kaldı. Bu da rakibe boş alan bırakmadı.

Lefke fazla adamla gitti, dönemedi. Ama Gençler Birliği bu şekilde oynamadı. Dönüşleri de çabuk yaptı. Bu yüzden kontra toplara anında cevap verdi. Savunma rakip takım oyuncuları ile karşı karşıya kalmadı. Arif Uysal oyuna sol kanatta başladı. Daha sonra sağa geçti. Bu kanatta son derece etkili oldu. Arif oyunda kaldığı süre boyunca takımın ofansif gücüne inanılmaz bir katkı sağladı. Arif'in getirdiği toplar golün habercisiydi. Öyle de oldu.

Lefke'de etrafında topla bir tur atmadan pas veren yok. Boşa çıkan da yok. “Aman top bana gelmesin” diyenlerin sayısı fazla. Eğer boşa çıkmaz, pası attığın yere desteğe gitmezsen baskı yemek kadar doğal bir şey olamaz.

Birinci bölgede gerekli pas imkanı verilmedi. Kaybetmemek için uzun atıldı. Bu toplar genelde rakip savunmanın tam göbeğine gitti. Emir ve Sinan ikramları reddetmedi. Bastı, oyun kurdu.

Gençler Birliği tam tersi tek oynamayı seçti genelde. Herkes istekli herkes boşta. Arif Uysal ve Şenol Şöför hep kenarda, takım geniş. Merkez orta saha oyuncuları doğru hamlelerle topu kaleden hep uzak tuttu. Mehmet Erol bana göre sahanın en iyilerindendi. Bitmek tükenmek bitmez enerjisi ile dikkat çekti Mehmet. Bir savunmada, bir rakip kale önünde hep o vardı.

Takımın tamamı futbol oynamaya arzulu, aç. Bu istek ve arzu en azından kaybetmemeye yeterliydi. Ama Moise’in yaptığı müdahale affedilir gibi değildi. O dakikaya kadar herşey tam istediği gibiydi İskele'nin oysa. Oyuna hükmeden, top kullanan top taşıyan onlardı. Serdar Bilgimer bence aynı kararlılığı Gençler Birliği adına da kullanmalıydı. Çok iddialı olacak ama “Chidi Armstrong ceza sahası içinde elle oynadı”. Kitapçıktaki karşılığı uygulanmalıydı. Eğer uygulayamazsan sahada işin ne?

“Çalma” ve “çalamama” çok önemli.

Mehmet hocanın işi bence oldukça zor. Futbolcular fizik olarak yetersiz.

Güçsüzlük, özgüven eksikliği özellikle maçın son bölümünde çok açık bir şekilde ortada. Onbir kişi ceza sahasına gömüldü. Rakip takıma topla oynama şansı verildi.

Devre arası hedeflenip en az puan kaybıyla girmek esas hedef olmalı.