Bu kez heyet Maraş’a girer mi?

Mert Özdağ

‘2014 MARAŞ KRİZİ’ PENCESİNDEN 2019’A BAKIŞ…

 

Mayıs 2014… ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in Kıbrıs temaslarının perde gerisinde Maraş'la ilgili yoğun girişimlerin olduğu ortaya çıkmıştı.

Liderlerle ayrı ayrı görüşen Biden'in temaslarında Maraş'la ilgili uzmanlardan oluşan bir heyetin 'fizibilite raporu' hazırlaması yönünde fikir teatisinde bulunulduğu basına sızmıştı.

Hazırlanacak olan 'fizibilite raporu' sadece Maraş'ı değil, Maraş'ı da kapsayacak şekilde, Mağusa Limanı ile tarihi bölgeleri de içine alacaktı. Yani çok kapsamlı büyük bir projeden bahsediliyordu.  Hatta ABD 1 Milyon Dolar vermeyi de taahhüt etmişti. Düşünülen "Büyük Mağusa Projesi" idi. Bu işin takipçisi İki Toplumlu Mağusa İnisiyatifi'ydi.. 

Genel olarak güven yaratıcı önlemler üzerinde çaba harcamayı kabul eden dönemin Kıbrıslı liderlerinin Maraş'ın imara açılması için çalışma başlatılması konusunda çıkmaza girdiği öne sürülüyordu.
Kıbrıs Rum tarafı, Maraş kentiyle ilgili hazırlanması ön görülen fizibilite raporu için Türk tarafının  Maraş kentine sadece Kıbrıslı Türk uzmanların girmesinde ısrar ettiğini belirtiyordu.
Sadece Türk uzmanların Maraş’a girerek inceleme yapması ve rapor hazırlamasına karşı çıkan Rum tarafı iki toplumdan oluşan bir heyette ısrar ediyordu.

ABD Başkan Yardımcısı Biden'in Ledra Palace'taki sivil toplum örgütleri ile görüşmesinde de Maraş konusu gündeme gelmişti.

Hatta Biden'ın sivil toplumdan yetkililere Maraş'ın açılması ile ilgili girişimlere işaret ederek  “Bütün desteğim sizinledir” dediği belirtiliyordu.

O günlerdeki tartışmalarda, Maraş'la ilgili uzmanlardan oluşan bir heyetin 'fizibilite raporu' hazırlaması hakkında Kıbrıslı Rum müzakereci Mavroyannis’le görüşen sivil toplum yetkilileri; Mavroyannis'in Türk tarafının Maraş’a girecek kişilerin Kıbrıslı Rum olmasını istemediğini söylediğini ifade ediyordu.

TSK’nın Maraş’a girecek ekipte “Avrupalı olsun, Türk olsun ama Rum olmasın” görüşünde olduğu konuşuluyordu.

Bunun sebebinin bölgede çekilecek fotoğrafların ileride “negatif propagandaya yol açabilecek olması”  olarak gösterildiğini kaydediliyordu askeri kaynaklar tarafından…

Belli ki Türk yetkililer Maraş’ta söz konusu ekibin çekeceği fotoğrafların sorun olabileceğini düşünüyorlardı.

Bu konular resmi gündem değildi, gayrı resmi gündemin konuşulanlarıydı.

Sonrasında sorular hep havada kaldı…

Çünkü Joe Biden ziyaretinin perde gerisinde yaşananlar dikkat çekiciydi…
Konu, hem güney basını, hem de YENİDÜZEN’in haberiyle kuzey basınının gündemine gelmişti.
“MARAŞ'TA UZMAN ÇIKMAZI” başlığıyla manşetten vermiştik haberi…Haberi hazırlarken DEFALARCA Cumhurbaşkanlığı’ndan bilgi almak için telefon açmıştık. Defalarca!
Cumhurbaşkanlığı ekibindeki yetkililerin birçoğuna ulaşmaya çalıştık!
Hatta üst düzey bir yetkilinin sekreteri açmıştı telefonu, geri dönüleceği söylendi.
Ancak ne yazık dönüp kimse aramadı.
Yani artık kamuoyunun gündemine gelmişti konu…
Kapalı kapıların ardından çıktı, memlekete mal olmuştu.
Neler yaşanmıştı?
Biden’ın ziyaretinde Maraş ve limanlar konusunda çetin pazarlık olmuştu.
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'in Kıbrıs temaslarının perde gerisinde Maraş'la ilgili yoğun girişimlerin olduğu ortaya çıkmıştı.
Biden'in temaslarında Maraş'la ilgili uzmanlardan oluşan bir heyetin 'fizibilite raporu' hazırlaması yönünde fikir teatisinde bulunulduğu gündeme gelmişti.
Hatta uzmanların, hayalet kente girip fizibilite raporu hazırlamasına sıcak bakan Kıbrıs Rum ve Türk tarafının Maraş'a kimlerin gireceği konusunda uzlaşamadığı, sürecin TÜRK TARAFININ TUTUMU nedeniyle tıkandığı belirtilmişti. Bunca tantanadan sonra Cumhurbaşkanlığı’nın halka bir açıklama borcu yok muydu? Vardı, ancak yapılmadı.
• Biden'in ziyaretinde MARAŞ ve LİMANLAR konusu gündeme gelmiş miydi?
• Derviş Eroğlu’nun Maraş’a girecek uzman ekipte “Rumlar olmasın” şeklinde bir görüşü olmuş muydu? Bu görüşünü Biden’a da iletmiş miydi?
• Türk tarafı Maraş’a uzman heyetin girip fizibilite raporu hazırlamasına sıcak bakıyor muydu?
• Kıbrıs Rum liderliği, Maraş’la ilgili pakette  “Mağusa Limanı’nın iyileştirilmesini”  KABUL ETTİKLERİNİ açıklamıştı. Türk tarafı bu konuya nasıl bakıyordu?
• Biden’in temaslarında bu konuda bir uzlaşı sağlanmaması Maraş'la ilgili açıklanması beklenen 'ortak açıklamayı' mümkün kılmadı deniliyordu, bu doğru muydu?
• Özetle Biden’ın ziyaretinde Maraş masada mıydı? Neler yaşanmıştı, neler konuşulmuştu?
Bunlar hep gizli kalmış, “siyasi kulis” olarak konuşulmuştu o günlerde… Bunları neden mi anlattım?

2014’ten bu güne neredeyse 5 yıl geçti. Maraş şimdi yeniden gündemde… Belli ki birileri Maraş ile oynayarak gündemi değişmeye devam ediyor. Bu kez gerçekten kriz çıkmadan bir inceleme yapılır mı dersiniz? Göreceğiz… Süreci sürükleyen ABD gibi bir güç yok şimdilerde… Türkiye bu oyunu nereye kadar oynayacak, izleyeceğiz. 2014 bir örnektir bence… Çok canlı iyi bir örnek…