Asgari ücret 44 bin 546 lira!
“Yabancı” işçiyseniz eğer…
Ama Türkiyeli değilseniz!
O durumda çok daha az...
Diyelim ki garsonsunuz…
Pakistanlısınız…
Adınız Osman…
Yıllardır yan yana çalıştığınız, sofranızı paylaştığınız, aynı lojmanda uyuduğunuz arkadaşınız da Osman.
Biri Adana’dan ya da Urfa'dan gelmiş, diğeri İslamabad ya da Lahor'dan…
Şimdi bir Osman 44 bin 546 lira maaş alacak.
Diğeri 24 bin!
İkisi de servis yapacak.
İkisi de çalışacak; gün, on iki saat.
İkisi de ter dökecek, özleyecek, hasret çekecek, yorulacak, kahredecek.
İkisi de para gönderecek, deniz ötesinde, evlatlarına...
İkisi de insan!
***
Siz ne fena kalpli, ne kadar insanlıktan uzak, ne kadar vicdansız bir hükümetsiniz böyle!
Sektörel ücret olur da...
Irkına göre mi?
Siz ne kadar…
Yani desem aklımdan geçenleri…
Ah, bir desem…
Hiç mi utanma yok?
Bir de bunu “kararnameyle” geçiriyorsunuz, Meclis’e bile taşımadan!
Tatar, Üstel, Arıklı, Ataoğlu…
Hangi yüzle bakacaksınız bu insanların gözlerine?
"Oyları yok ne de olsa" öyle mi?
***
Bu ülkede 24 bin lirayla yaşanır mı?
Ya çalacak bu paraya ya kaçacak!
Köle pazarı mı kuracaksınız bu memlekette?
Yetmedi mi yaşattığınız onca gerilim, çektirdiğiniz azap, iradesizliğiniz, ezikliğiniz…
Şimdi de emeğiyle yaşayan insanı ırkına göre ayırıyorsunuz!
Böylesi bir insanlık utancını asıyorsunuz bu ülkenin boynuna!
Siz ne büyük bir ayıpsınız!
***
İnsanlık tarihi “köleliği” bilir.
Adları bile yoktu onların…
Mal gibi alınıp satılırlardı.
Aynı sofrada yemek yiyemez, aynı sudan içemezlerdi.
Aynı ekmeğe uzanamazlardı.
Aynı geleceği hayal edemezlerdi.
Şimdi siz, bu yüzyılda, bu ülkenin kararname defterine bir utanç daha ekliyorsunuz!
O zaman buyurun, bir sonraki kararnameyi de yazın bari:
• “Pakistanlı işçi günde 18 saat çalıştırılabilir.”
• “Bangladeşli işçiye hafta sonu tatili yoktur.”
• “Nijeryalı garsona güler yüz gösterilmez!”
Eksik kalmayınız!
Bu utancı tamamlayınız!