Güney Kıbrıs’ta geçtiğimiz salı günü yayınlanan bir araştırmaya göre, iklim değişikliğinin etkileri Kıbrıs ekonomisini vuracak ve önlem alınmadığı takdirde 2050 yılına kadar adanın gayri safi yurtiçi hasılasından 29 milyar avroya kadar kayıp yaşanacak!
-*-*-
Neden?
Yangınlar olabilir, sel gelebilir, kuraklık etkileyebilir, susuzluk vurabilir!
Mesela!
İlk anda akla gelen bunlar!
-*-*-
Cyprus Mail’in haberine göre, Kıbrıs Üniversitesi (UCy) Ekonomi Araştırma Merkezi tarafından bir araştırma yapıldı… Ve bu araştırma, “iklim değişikliğinin fiziksel ve geçiş risklerinin Kıbrıs ekonomisi üzerindeki makroekonomik etkisini” belirledi!
-*-*-
Gazeteye göre bu çalışma, iklim değişikliğinin ekonomiyi nasıl etkilediğini inceleyerek, yüksek sıcaklıklar ve çevresel bozulmadan kaynaklanan fiziksel risklere odaklandı…
-*-*-
Bizde mi?
Bizde sahte diplomalara, sahte oturma belgesi veren muhtar eklendi!
Öyle küresel ısınmaymış; bunun etkileriymiş, KKTC Hükümeti’nin derdi değil!
-*-*-
Bir dostum aradı, “bilirim hiç sevmiyorsun adamı O da seni sevmiyor ama Sabahattin İsmail’in yazdıklarını oku, hayrete düşeceksin” dedi…
Okudum!
-*-*-
İki açıdan önemlidir bu yazılanlar; birincisi eğer İsmail yazıyorsa, Türkiye’nin bu yazılanlara kesinlikle desteği söz konusudur; ikincisi, yazdıklarının tamamını geçtim, yarısını bir kenara koydum, yüzde 5’i doğruysa, vallahi billahi “Tanrı bizi korusun” diyorum!
-*-*-
Güney Kıbrıs ile Kuzey Kıbrıs arasındaki fark mı?
Güney’de küresel ısınmadan falan çekiniyorlar; bizde Ali Baba ortada yok 40 haramiler her yer yerde ama umursayan da bulunmuyor doğrusu!
-*-*-
Ne mi yapmak lazım?
Küresel ısınmayı ve olası etkilerini de ciddiye alacak, haramilikten öteye işlere de konsantre olabilecek yeni bir hükümet!
-*-*-
Kibarca yazayım, “lütfen istifa ediniz!”…
Kaldı ki “barra” da diyebilirdim, buna hakkım var diye düşünüyorum!
Hatta her KKTC vatandaşının da bu hakkı bulunmaktadır!
Sus artık!
Kendi partililerinin seçmediği…
Oy vermediği…
Demek ki sevmediği…
-*-*-
Karanlık güçlerin atadığı…
Toplumun kesinlikle hem kendisini hem de görüşlerini reddettiği…
-*-*-
Irkçı, çözüm düşmanı, kışkırtıcı…
-*-*-
Tufan Erhürman’a, “devleti babasının malı sanıyor” demiş!
Yok, senin babanın mı malıydı?
-*-*-
Erhürman, senin hayatında görmediğin oranda oyla o makama seçildi…
Yeter artık, bir sus!
Bu topluma da bu Ada’ya da koltuk ve makam uğruna verdiğin zarar yetti!
-*-*-
Sen siyaset falan yapmıyorsun!
Söylediklerin siyaset yapmak değildir!
Savundukların sadece kışkırtıcılıktır!
Savunma şeklin tarihe gömülmüş soğuk savaş saçmalığıdır!
Doğrudan halk düşmanlığı yapıyorsun sadece!
Yanlış yerde değilsin Matan kardeş!
Haberi ilk önce Kıbrıs Haber Ajansı (CNA) yazdı…
CNA, geçtiğimiz Salı günü yaptığı haberde, uyuşturucu ticareti, dolandırıcılık, kara para aklama ve diğer suçlara karışmakla suçlanan bir İsrailli efendinin adanın kuzeyinde saklandığından şüphelenildiğini bildirdi.
-*-*-
CNA'ya göre, Matan Arviv adlı bu kişi şu anda Kuzey’de!
Ve yine CNA haber ajansına göre, Kuzey’de, “İsrailli bir suç grubu” bulunuyor!
Haberi yazan tahsilli biri, “mafya” dememiş, “suç grubu” demiş!
-*-*-
Tabii ki bu bir iddia!
Gerçek olmayabilir!
Ama gerçekse ve Matan kardeş buralardaysa, yanlış bir yere gelmemiş, doğru yere gelmiş!
Hiiiç yabancılık çekmeyecek!
-*-*-
“Alalım hemen parti örgütümüze” diyeceğim; vatandaşlık sorunu olabilir!
E üç beş saniyede vatandaşlık veremez miyiz?
Tamam adam İsrailli – bu aralar İsrailli sevmeyen bir konumda olabiliriz - ancak sonuçta bizi tercih ettiyse, yabancılık da çekmiyordur eminim, ver vatandaşlığı, al parti örgütüne!
-*-*-
Abarttım mı?
Doğrudur abarttım ama sizin yaptıklarınız yüzünden abartmak zorundayım, eminim kabul edersiniz!
Avustralya’daki cinayetler…
Avustralya’da Polisi, Pazar günü Sidney'deki Bondi Plajı'nda meydana gelen toplu silahlı saldırının hayatta kalan şüphelisi Naveed Akram’ı, 15 cinayet ve bir terör eylemi de dahil olmak üzere 59 suçla itham ediyor…
Naveed Akram’ın ilk duruşması, hastanede yapıldı…
Diğer silahlı saldırgan, yani Naveed’in babası Sajid Akram (50), olay yerinde polisle çıkan çatışmada öldürülmüştü…
Hanuka'nın ilk gecesini kutlayan bir etkinlikte Avustralya'nın Yahudi topluluğunu hedef alan saldırıda 15 kişi yaşamını yitirmiş ve onlarca kişi yaralanmıştı…
-*-*-
Bu, 1996'dan bu yana Avustralya’nın en kanlı saldırısıydı.
Polis, baba – oğulun İslam Devleti adlı örgütün üyesi ya da sempatizanı olduğuna inanıyor…
-*-*-
Bu arada saldırıdan önce baba – oğulun yaklaşık bir ay Filipinler’de kaldıkları, oğulun Avustralya, babanın ise Hindistan pasaportu ile seyahat ettiğinin belirlendiği açıklandı…
-*-*-
Baba Sajid’in Güney Hindistan’ın Hayderebad kentinden olduğu da açıklandı… Ancak ailesiyle en küçük bir temasının bulunmadığı da öne sürüldü…
-*-*-
Kimle isterse iddiaya girerim, bu konularda o kadar çok film izledim ki, yazdığımdan eminim; Avustralya Devleti istediğini yapsın, Naveed Akram, ya intihar edecek, ya öldürülecek… Bir şekilde ölü bulunacak!