56 taşocağından toprak da veriyoruz, çakıl da!..

Tayfun Çağra

Dayanışma Taşocakları (Ekoloji) Atölyesi tarafından hazırlanan kitapçıkta faal olan taşocaklarının sayısı 56 olarak verilince bunu da öğrenmiş olduk.

Öğrendik çünkü bu sayıyı devlete, hükümete veya jeoloji ve maden dairesine sorsak doğru cevap alamazdık veya doğru cevabı verecek bilgi yeterliliği olmayabilirdi.

Senelerdir soruluyor bu soru ve her sorulduğunda farklı yanıtlar alınıyor;

“Sayıları çoktur ama işte ancak 20-25 tanesi faaliyet gösterir”, “işte faal olarak görünürler ama aslında 30-35’i geçmez gerçekten çalışanlar…”, “toplamda 50-55 tanedirler ama faal olan 20 civardındadır” gibi cevaplar alınır çoğu zaman…

Oysa ki kitapçık faal olan taşocağı sayısını 56 olarak veriyor ki Beşparmaklar’ın haline baktığımızda 56 sayısının daha gerçekçi ve doğru olduğu anlaşılır.

İlk izin 1975 yılında verilmiş ve bugüne kadar 341 taşocağının çalışmasına onay çıkmış.

Bu taşocakları 7 canın da gitmesine neden oldu. İş kazaları nedeniyle… 56 iş kazası ve giden 7 can. Büyük bir oran… Çünkü taşocaklarındaki iş güvenliğinin tam olmadığı, daha doğrusu öyle bir güvencenin olmadığını söylemek daha doğru olur. Bu durumu denetleyen de yok. İzin var, denetim yok.

Ve çıkarılan taşı, çakılı da koskoca Trodos Dağlarının bulunduğu Kıbrıs’ın güneyine ihrac ediyoruz Yeşil Hat Tüzüğü çerçevesinde…

İlginçtir ki güneyde Trodos Dağları bu taş-çakılı vermiyor! herhalde ki bu taraftan alıyorlar…

Diğer bir ilginçlik de bizim ‘milliyetçi’ kesimin her zaman dillerindedir ya; “Bir karış toprak vermeyiz, bir çakıl taşı bile vermeyiz” diye… Demek ki ticaret kapsamında bu söylemler geçerli değil. Para olunca toprak da verilir, çakıl da!..

***

‘Tam bir uyum içinde olmak’

Kış saati uygulanmamasında inat devam ediyor… Kaza oldu, karanlıktan şikâyet edildi, eylemler yapıldı, grevler yapılıyor, Suudi saatinin terk edilmesi, olması gereken kış saatine geçilmesi isteniyor ama hükümette ‘tık’ yok. ‘Türkiye ile tam bir uyum’ güdülüyor. Şimdi Türkiye’de kış saatine dönülmesi için bir kampanya var… O kampanya dikkate alınır mı, kış saatine dönülür mü bilmiyorum ama eğer dönülürse bizim hükümetin ne yapacağını merak ediyorum…

“Tam bir uyum” da Yakın Doğu’da görüldü. Yakın Doğu Üniversitesi ücretlerini TL’ye endeksledi. Bunu sadece üniversite değil, okul öncesi, ilkokul ve kolejde de yaptı. Gerekçesi ise ‘vatandaşın alım gücünü dikkate almak’, ‘tl alıyorlar, tl versinler’ olarak değil, “Türkiye ile tam bir uyum içinde olmak” şeklinde açıklandı.

Sonuç tabii ki güzel oldu, gerekçesi ne olursa olsun, bu gelişmeden YDÜ ile ödeme ilişkisi olan herkes yararlandı. Bu sefer ‘tam bir uyum içinde olmak’ işe yaradı!