1. YAZARLAR

  2. Tümay Tuğyan

  3. Yunanistan için kritik gün
Tümay Tuğyan

Tümay Tuğyan

Yunanistan için kritik gün

A+A-

Yunanistan’ın, Samaras hükümeti döneminde başlatılan AB kurtarma programının süresi 28 Şubat’ta doluyor.

Yunan hükümetinin, hem daha önce aldığı borçları ödeyebilmesi hem de vatandaşlarına yönelik yükümlülüklerinin yerine getirebilmesi, yani örneğin maaşları vs. ödeyebilmesi için, 28 Şubat sonrası için illa ki yeni finansmana ihtiyacı var.

Bunun elde edilebilmesinin de iki yolu bulunuyor.

Ya şimdiye kadar yaptığı gibi, AB’den yeniden mali yardım alacak, ya da kendi imkanlarıyla piyasadan borçlanmaya çalışacak.

Eğer Yunan devletine borç verecek yatırımcı bulunsa dahi, mevcut riskler nedeniyle bu yolla sağlanacak finansmanın/kredinin faiz oranlarının çok yüksek olacağı ortada, dolayısıyla da bu ikinci ihtimale yönelmek, çok da rasyonel değil.

Dolayısıyla Yunanistan’ın soruna, AB’den alınacak finansmanla çözüm bulması şart gibi.

Ancak AB bunun karşılığında, katı kemer sıkma politikalarının devamını istiyor.

Yani Tsipras hükümetinin, ‘sona erdirme’ sözünü vererek hükümete geldiği, bu politikaların devamını...

Göreve geldiği günden bu yana, kreditörleriyle yaptığı muhtelif görüşmelerden istediği sonucu alamayan Tsipras hükümeti, son olarak Euro Grubu’na yaptığı teklifle, önümüzdeki 6 aylık dönem için yeni bir yardım paketi talep etti.

Bu pakette, yürürlüktekilerden farklı olarak, katı kemer sıkma politikaları vaadi yok.

Yani sağlanacak mali yardım karşılığında, Troyka’nın ‘dayattığı’ politikaları sürdürme sözü vermiyor.

Çünkü SYRIZA hükümetine göre ekonomide şu anda var olan durgunluğun ana nedeni, bu katı kemer sıkma politikaları.

SYRIZA, bu politikaların gevşetilmesinin, ekonominin biraz nefes alabilmesi için, ekonominin çarklarının yeniden dönmeye başlayabilmesi için gerekli olduğunda ısrarlı.

Avrupalılara, özellikle de Almanlara göre ise sorunun kaynağı, zaten bizzat bu.

Yani Yunanistan’ın, gelirinden fazla harcama yapması.

Bu nedenle de kemer sıkma programında bir gevşemeyi, finanse etmek istemiyorlar.

Şu anda gelinen aşama, bu şartlar altında tam anlamıyla bir çıkmaz.

Euro Grup bugün bir araya gelerek Yunan hükümetinin bu son teklifini görüşecek.

,Ancak Alman Maliye Bakanı Schauble dün yaptığı bir açıklamayla, yeni Yunan teklifini kabul etmediğini duyurdu.

Almanya’nın bu tavrına rağmen, Euro Grup’tan bugün aksi bir karar çıkar mı, çıkmaz mı, hep birlikte göreceğiz.

Fakat şunu unutmamak lazım, Yunanistan’ın teklifini geri çevirmek, bu ülkeyi Euro bölgesi dışına çıkmaya zorlamak demek, bir anlamda.

Bu da, büyük ‘EURO’ projesinin, yara alması anlamına gelecek.

Koca bir kulenin altından çekilecek bir kayanın, o kulenin temelini sallayacağı aşikar.

Almanya, ya da buna yol açacak politikalara ön verecek herhangi diğer bir ülke, böylesi bir sorumluluğu almaya hazır mı?

Avrupa için esas soru sanırım tam da bu!

Bu yazı toplam 2008 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar