Ayşe GÜLER ve Didem MENTEŞ 

Kuzey Kıbrıs insanı ülke siyasetinde ‘yenilenmeden’ yana görüş ortaya koydu, siyasal partilere mesajlar verdi. 19 Nisan Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarıyla ortaya çıkan tablonun, siyasi partilere ders verir nitelikte olduğunu söyleyen yurttaş, partilerin iç kavgaları bırakarak ’yönetimde değişime’ gitmesi yönünde çağrıda bulundu.

Vatandaşlar, siyasi partilerin cumhurbaşkanlığı seçimlerini iyi değerlendirmesi gerektiğini söyleyerek, “UBP ve CTP’de değişim kaçınılmazdır” diyerek yeni bir oluşuma vurgu yaptı.
Kimi yurttaş Mehmet Ali Talat’ın yeniden Cumhuriyetçi Türk Partisi- Birleşik Güçler’e başkan adaylığını ise olumlu yorumlarken, kimi vatandaş başkan adaylığına sıcak bakmadı.
“Partiler toparlanmalı, herkes kendini sorgulamalıdır” şeklinde konuşan yurttaş, birçok partinin ‘gençleşemeye’ ihtiyacı olduğunu dikkat çekti.

Vatandaşlar, önümüzdeki dönemde müzakereler konusunda umutlu olduğunu dile getirirken, bazıları ise cumhurbaşkanı değişse de müzakere masasındaki sonucun değişmeyeceğini savundu.
YENİDÜZEN, Lefkoşa ve Girne’de bölgelerinde, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve siyasal partilerle ilgili vatandaşın nabzını tuttu

Turhan Şehsuvaroğlu: “CTP’de değişim kaçınılmazdır”

“Siyasi partilerin seveni de var sevmeyeni de var ama biz CTP olarak çok sevindik. CTP’nin her konuda Akıncı’ya desteklediği için desteklerim. Seçimi kaybeden partilerin başkanları artık Meclis’te insanlara saldırmaya başladı. Moral bozukluğundan dolayı olduğu için bunları artık Meclis’te göreceğiz. CTP’nin kendi arasında bir çekişmesi var. Bu durumun seçimlere de yansıdığını düşünürüm. Ama inşallah bundan sonra bir düzelme olacak ve bugünkü durumundan çok daha güçlü olarak çıkacağına inanırım. Kurultay’dan sonra düzeleceğine inanırım. CTP’nin yapabileceği tek şey; Serdar boyunduruğundan kurtulması lazımdır. Gerekirse hükümetten çekilmelidir. Talat’ın da CTP’nni Genel Başkanlığı’na aday olması güzel bir olaydır.

Çünkü Talat dürüst bir siyasetçidir ve CTP’yi gerçekten en kısa zamanda toparlayacağına inanıyorum. Tabi bu arada Merkez Yönetim Kurulu’nun ve Parti Meclis’nin de değişmesi gerekir.  CTP artık kendisine gelmesi lazım ve içindeki o pürüzlerini temizlemesi lazımdır. İnşallah kurultayda delegeler bunu düşünür ve iyi değerlendirir. Artık eski kafaların CTP’den gitmesi ve yenilik gelmesi lazım. CTP’de bir günah keçisi arandı, onu da genel başkanı ilan ettiler. Bu da partinin bölünmüşlüğünden dolayı oldu. Özkan Yorgancıoğlu’nun aday olmayacağını açıklaması, kendisinin dürüstlüğünü, kişiliğini ortaya koyan bir harekettir.

İnşallah bugünden sonra CTP’nin önü açılır ve halkın isteklerine daha iyi cevap verecek bir hükümet modeli bulur ya da hükümet dışı kalır. Ben CTP’liyim bizim adayımızın kaybetmesine üzüldüm. Ancak Akıncı’nın başa gelmesine çok sevindim. Akıncının kişiliğini bilen bir şahısım. İkinci turda da onu destekledik. Müzakerelerden bir şey beklemiyorum çünkü Akıncı‘nın da bu sorununu çözecek bir sihirli değneği yok.  Bugün halk arasında tabir; ‘Bize Türkiye ne derse o olur’dur. Nitekim Türkiye ile ters düşünüldüğüne inanıyorum. Bir baba evlat kavgasından başladı. Beslemeler geçti, Başbakan’a maaş sorulmaları yaşandı. Yani TC Kıbrıs’ı bir zamanlar olduğu gibi İngiliz sömürgesi gibi görmektedir. Sevindirici olan ise halk bunun artık bilincine vardı ve halk buna karşı tepki koydu.

Çetin Ballı: “Siyasi partilerde yönetimler istifa etmeli, yenilenmeli”

“Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra ortaya çıkan tablo üzerine tüm siyasi parti yönetimlerinin istifa etmesi gerekirdi. Halk tüm partilere bir ders çıkarmaları için mesaj verdi. Halk artık partilere kendini göstermeye başladı. Hükümette engeller var. Artık tek başına hareket edemiyor. CTP’nin de artık yenilenmeye gitmesi gerekir. Müzakerelerde bir şeyler olacak ama uzun süreli bir süreç yaşanacak diye düşünüyorum. Türkiye fonksiyonu olmasına rağmen bir şeyler olacağına inanıyorum”

Ertan Acumsal: “Halk artık yenilik istiyor”

“Siyasal partiler kendi içlerinde didiştikçe güven vermiyor, bunun değişmesi için yenilenmeleri gerekiyor. CTP daha dikkatli adımlar atmalı. Şimdi Talat’ı getiriyorlar, yine eskiye bir dönüş var. Tabii ‘yeni isimler yok mu’ diye konuşuluyor, doğal olarak. Cumhurbaşkanı değişti, bu Eroğlu’nun seçimi kaybetmesinden belli oluyor ve olacak. Hangisi ne yaptı ki? Eroğlu da yapmadı ve gitti. Akıncı da yapmazsa gidecek. Artık barış olması gerekiyor. Kıbrıslı Türkler her zaman her şeye ‘evet’ dedi. Halkın çoğunluğu artık barış istiyor. Umarım Akıncı bunu sağlayabilir. Akıncı’da barışı sağlamazsa eğer oda gidecek”

Tan Amber: “Çözüme giden süreçte söz hakkımızın olması en büyük gol olmalı”

“Siyasi partiler daha tutarlı olmalılar. Boş vaatler ve geçici çözümler temelinde olmamalı siyaset! Geleceğe dönük çözümler üretirken onları oraya getiren halka verilen gereken bilgi şaibesiz ve güncel kılınmalı. Sayın Talat, Kıbrıslı Türklerin çözüme giden bu kutlu sürecinde kayda değer adımların atılmasında biz Kıbrıslı Türkleri ateşlemekle beraber şüphesiz ki en bilindik ve en çok güvenilen isimdir.

Sayın Akıncıyla aynı paralelde düşünüp doğru frekansı Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile yakalarken ilerleyen adımları atabileceklerine ve de bizleri bu uğurda auralarına alabileceklerine inancım sonsuzdur. Sabaha kadar etraflıca konuşulacak beklentilerimiz var. Özetle Kıbrıslı Türkler olarak Kıbrıs Cumhuriyeti ‘nde geçerli söz hakkımızın olması çözüme giden süreçte ödül verilmeyen en büyük gol olmalıdır”

Yüksel Şengün: “Halk yeni nesil yeni düşünceler istiyor”

“Köklü olan siyasal partiler özellikle UBP ve CTP her zaman yandaş korumasından vazgeçerek, bu halkın eski zihniyetleri istemediği, yeni nesil yeni düşünce ve sürekli yenilik istediğini anlaması gerekir. Hükümet ve CTP halkla olan ilişkilerini daha sıkı tutması gerekir. Ön görüşmeye daha çok  özen göstermelidir. Sadece kendi içsel problemleri değil, halkın sorunlarını dinlemeli sadece seçim zamanı değil normal zaman da halkın içerisine girip içli dışlı olmalıdır.

Denktaş ve Eroğlu gibi koltuk sevdası olmamalıdırlar. Bu koltuk her şey değildir. Halkın sorunlarını dinledikleri sürece koltuklarda kalırlar. Koltuk sevdası yüzünden İrsen Küçük sandıktan çıkamadı ve yıllardır siyasetçilik yapan Eroğlu % 30’larda kaldı. Bunlar örnek olmalı. Bana göre Akıncı’nın Cumhurbaşkanı olması hiçbir şey değiştirmeyecektir. Akıncı kendi kafasıyla iş yapamaz. Türkiye istediği takdirde bir anlaşama olacak. Akıncı’nın kendi aklına göre hareket edebileceğini düşünmüyorum. 2015’de çözüm olacağına inanıyorum. Eroğlu özellikle son seçime girme nedeni de anlaşmaya kendisinin imza atması ve halkın gözünde kahraman olmak istemesiydi”

Salih Kodak: “Sandığa gitmeyen seçmene göre ders çıkarılmalı”

“Halkın 66 bin 613’ü sandığa gitmemişse ki ben de gitmedim, siyasi partiler bundan ders çıkarmalıdır. Halkın gözü açıldı, zaman değişti. CTP kendi içerisindeki sorunları çözmeli ve ondan sonra biz varız demelidir. Talat’ın yeniden getirilmesi Akıncı’ya destek göstermek ve toparlanmak içindir. İllaki bir anlaşma istiyoruz. Öncelikle Türkiye’de kopan ana-yavru tartışmaları çıktı. Bu bağlamda aynı şekilde devam etmesi gerekir. Türkiye ile bağlar kopmamalıdır. Barış olsun ancak Rumlar orda bizler kendi yerimizde kalalım. Ne değiş tokuş olsun ne satış. Kapılar açık kalsın isteyen gelip gitsin”

Adem Recaioğlu: “Artık yenilik zamanı”

“Siyasi partilerde artık yenilik gerekiyor. Geçmişte kendi yandaşı ve çevresine işe alma anlayışı vardı ve bunların artık değişmesi gerekir. Halkın ne istediğine kulak verilmesi gerekiyor. Mehmet Ali Talat daha öncede CTP’nin başına geleyim dedi, Kıbrıs sorununu çözeceğim dedi ama ilerleyemedi. Kıbrıslı Türkler bugüne kadar başkaları tarafından idare edildi. Kendi iradesini ortaya koyamadı. Türkiye alın parayı siz memur olun da tamamdır dedi. Bizi bir kavanozun içine kapattı başka kimse tanımadı. Şimdi Erdoğan daha sıkı altına aldı. Şimdi Akıncı başa geldi bir şeyler yapmaya çalışacak. İnşallah hak ettiğimiz yeri bulacağız. Ancak Rumların anlaşma sağlayacağına da inanmıyorum. Rumlar çok fazla şeyler istediği için anlaşmayı kabul etmeyeceğini düşünüyorum. Bu iş Türkiye ile çözülecek. Rum ile anlaşma olmazsa Türkiye bir şeyler yapması ve limanları falan açması gerekir”

Ahsen Akmansoy: “Uyarı dikkate alınmazsa, siyasi partileri kötü günler bekliyor”

“İnsanlar uyanmaya başladı. Bazı şeylere kendini teslim etme dönemi bitti. Cumhurbaşkanlığı seçimi çok güzel bir seçim oldu. Özellikle siyasi partiler seçim sonuçlarını iyi değerlendirmelidir. Vatandaş, partilerin toparlanması yönünde bir mesaj verdi. Herkes kendini sorgulamalı, biz ne yapıyoruz demelidir. Eğer önümüzdeki dönemde bir seçim olur ve yeni bir parti kurulursa, tüm partiler yok olacak. Daha temiz milletvekilleri seçilmeli, yeni nesil gençlerin önü açılmalıdır.  Eğer bu uyarı dikkate alınmazsa, siyasi partileri kötü günler bekliyor.

Bildiğiniz gibi CTP-BG Genel Başkanlığı için 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat aday oldu. Talat, özünde deneyimli ve iyi bir siyasetçidir. Ancak bence partinin başına daha genç ve dinamik bir isim gelmelidir. Bu adaylığı ne yazık ki doğru bulmuyorum.
CTP, hükümette tek başına iktidar olsa daha iyi olacağını düşünüyorum. Aksi takdirde engel çıktığı sürece uyuşmazlık çıkacaktır. Müzakereler yeniden başlayacak. Ancak benim pek fazla bir beklentim yoktur. Kim gelirse gelsin, bu iş 40 sene daha bu şekilde devam edecek. Yeni cumhurbaşkanımız Mustafa Akıncı, önünü gören, akıllı ve bilinçli bir kişidir. Ancak pek bir şeyin değişeceğine inanmıyorum”

Hilmi Elyeli: “Seçim sonuçları tüm partilere bir ders oldu”

“Seçim sonuçları tüm partilere bir ders olmuştur. Kısa sürede kendi içerisinden değerlendirme yapmalıdırlar. Şu anda bazı partiler kurultaya gidiyor. Örneğin CTP-BG’de Talat aday olduğunu açıkladı. Ama Talat, yeni bir lider değildir. Ben Talat’ın adaylığı ile partiye taze bir kan geleceğine inanmıyorum. Partiyi otorite altına alacak deneyimli bir kişidir. Yıllarca görüşmecilik yapmıştır. Tecrübesiyle partiyi toparlayabileceğine inanıyorum. Ancak tüm bunları tatmin edici bulmuyorum. Hükümetin bozulmasını bence ne CTP ne de DP istemiyor. Olası bir erken seçimde tüm siyasi partiler bence hüsrana uğrayacaktır.

Kudret Özersay parti kurarsa bence önümüzdeki seçimlerde sağın birinci partisi olarak çıkacak. Yüzde 21 oy sadece kendi başına alınabilecek bir oy değildir. Tüm kesimlerden oy aldığı ortadadır. Ilımlı, genç ve dinamik bir kişidir. Ve böyle bir kişiye Kıbrıs Türk toplumun ihtiyacı vardır. Yeni dönemde Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı değişim yapacağını söylüyor. Ben 69 yaşındayım. Akıncı, 1975’ten beridir siyasetin içerisindedir. Toplum, Akıncı’nın seçilmesiyle genç ve dinamik bir yapının geldiği söylendi. Ama Akıncı’nın cumhurbaşkanlı olması yenilik değildir. Kendisi iyi bir diplomat olabilir ancak bu yeterli değildir. Müzakerelerin yeniden çıkmaza gireceğini düşünüyorum”

Münür Akgör:  “Müzakereler konusunda iyi niyetliyim”

“Değerlendirme yapmak için şu an çok erken. Her şey daha yeni yeni şekilleniyor. Fakat partilerin kendisini yenilemesi gerektiği ortadadır. Halk bu yönde bir mesaj vermiştir. Şu anda ‘sola’ yakın liderlerin başta olması bir avantajdır. Ben müzakereler konusunda iyi niyetliyim. Her şeyin daha iyi olacağını düşünüyorum.”

Arif Akbalıkçı: “Partilerin gençleşmeye ihtiyacı vardır”

“Biri sağa diğeri sola çekerse bu ülkede hiçbir şey olmaz. Halk işi bilen genç kişilerin başa geçmesini istiyor. Koalisyon hükümetinin süresinin tamamlanmadan bozulacağını düşünüyorum. Çünkü herkes başka tarafa çekiyor. Tüm partilerde gençleşmeye ihtiyaç vardır. Mesela CTP-BG’de Talat adaylığını açıkladı. Kendisi deneyimli bir siyasidir. Ancak partinin başına gençlerden biri gelmelidir. Barış olmasını istiyoruz. Kıbrıs’ta çözümün anahtarı TC Başbakanı Erdoğan’dadır.”

Mehmet Akartürk: “Kimsenin bu düzeni değiştirmeye niyeti yok”

“Ülkede siyasi partiden çok çıkar örgütlerinin olduğunu düşünüyorum. Adalet kalmadı. Ben bu seçimlerde sandığa gitmedim. Kimsenin bu düzeni değiştirmeye niyeti olduğuna inanmıyorum. İnsanların büyük bir çoğunluğu kişisel çıkarlar uğruna hareket ediyor. Vatandaşların gereken değeri görmediğine inanıyorum. Siyasi partiler seçimlerden sonraki mesajı almalıdır. Önümüzdeki dönemde CTP-BG’de kurultay olacak.  Talat adaylığını açıkladı. Ama ben bir adayın gelmesiyle partinin değişeceğini düşünmüyorum. Siyasi partiler kendi kendini fes etmelidir. Çıkar içgüdüleri ön planda olduğu sürece bu iş olmaz. Toplum tutarlı ve dürüst insan istiyor. Müzakere sürecinde ne olacağını bekleyip göreceğiz. Son sözü Kıbrıs’ta bu koşulları yaratanlar söyleyecek.”

Bülent Mayın: “Herkes değişim istiyor”

“Bir an önce CTP-BG toparlanmalıdır. Ben barışın bu partiyle olacağına inanıyorum. Herkes değişim istiyor. Halk refaha ulaşmak istiyor. 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın parti başkanlığından ayrılması büyük bir hataydı. Yeni seçilen cumhurbaşkanı ile çözümün olacağını düşünüyorum. Hükümet ise çatlak olmadığı sürece devam etmelidir”