İnsan hayatını reforme etmenin en önemli yolu;
Hayâl etmek ..!
Birden çok seviyesi olan gerçeklikte;
Her seviyeden esinlenmek...
Hayâl kurmak böyle birşey...
Kendi duygusal ve sezgisel varlığınızın yazarı olmak !
Kağıt üzerinde kalmamak yani...

Sınırları rasyonalite, ideal ve prensiplerle aşarken;
Diğer yandan da toplumsal vaatlere felsefi prensiplerle yer açmak...
Yaşam deneyimi ile demokratik toplumu felsefe ile yeniden ve yeniden tanımlamak...
Ve bu tanımları ya da değerleri yasalarla kamulaştırmak...

Ama bu yasaları teşkil eden düşünceler,
Eğer sizin kültürünüzün dışından ödünç alınmış düşüncelerse ;
Ne yazık ki,
Siz başka bir kültürün zihinsel temellerini ödünç almışsınız demektir...
Bu da sizin yasalarınızın kağıt üzerinde yargılı kalmasına yol açacaktır yüksek bir olasılıkla ...

Hayatın gerçeklerinin sizin mantığınızın çok farklı bir yerinde yer almasının başlıca sebebidir bu...
Yasalar ve Anayasa ile halk yaratılmaz...
Olması gereken;
Halk ile birlikte siyasal hayâl gücünün seferber edilmesi ve bunun da yasaları ve Anayasayı yaratmasıdır...

"Kamu yararı" var mı yok mu gözetmeksizin, bir başka ülke kamuoyunun veya siyasi iradesinin gündemiyle paralel yasa yapmak, ne kadar doğrudur ?!

Sonuçta kriminalize etmek de bir egemen klasiğidir...
Kontrol altına alamıyorsanız, suçlu ilan edersiniz...
Biz basında neyi kontrol altına alamıyoruz ki, yasalar yapıp birşeyleri veya birilerinin yaptıklarını yasadışı ilan etme ihtiyacı duyalım ?!..