Anayasa Mahkemesi,  5 Aralık 2013’te yürürlüğe giren “Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken ve/veya Tahsil Edilemez Hale Gelen Borçların Yeniden Yapılandırılması Yasası” ile ilgili kararını açıkladı.

Bankalar Birliği tarafından açılan ve 14 aydır devam eden dava, Anayasa Mahkemesi tarafından reddedildi, yasa yürürlükte kaldı. “Mazbata Yasası” olarak da bilinen yasa Anayasa’ya aykırı bulunmadı.

Ayşe GÜLER

Anayasa Mahkemesi, 29/2013 sayılı “Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken ve/veya Tahsil Edilemez Hale Gelen Borçların Yeniden Yapılandırılması Yasası’nın” anayasaya aykırı olmadığına karar verdi.
Bankalar Birliği’nin üçüncü Yapılandırma Yasası’nın Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesi ile açtığı ve 14 aydır devam eden dava, Anayasa Mahkemesi tarafından reddedildi, yasa yürürlükte kaldı.  
Dava, Anayasa Mahkemesi olarak oturum yapan Yüksek Mahkeme Başkanı Şafak Öneri, üyeler Narin Ferdi Şefik, Hüseyin Besimoğlu, Ahmet Kalkan ve Mehmet Türker huzurunda gerçekleşti.
5 üyeli Anayasa Mahkemesi, 3’e 2 oy ile yasanın Anayasa’ya aykırı olmadığını açıkladı.
Anayasa Mahkemesi üyesi Ahmet Kalkan’ın okuduğu çoğunluklu kararın neticesine ve gerekçelerine üyeler Mehmet Türker ve Hüseyin Besimoğlu katıldığını beyan etti.
Dünkü karar duruşmasını, faiz ve mazbata mağdurları da izledi.
Barolar Birliği Başkanı Ünver Bedevi, bu karar ile anayasal geçerlilik ve anayasaya aykırılık açısından nihai, bağlayıcı ve kalıcı kararın üretildiğini söyledi.
Mazbata ve Faiz Mağdurları Derneği Başkanı Kazım Ant ise mahkemenin hukuk tarihine geçecek ve hukuk fakültelerinde okutulması gereken çok önemli bir karara imza attığını belirtti.

------------------------------------------------

Barolar Birliği Başkanı Ünver Bedevi: “Nihai, bağlayıcı ve kalıcı bir karar…”

Barolar Birliği Başkanı Ünver Bedevi,5 üyeli Anayasa Mahkemesi’nin 3’e 2 oyla yasanın Anayasa’ya aykırı olmadığına karar verdiğini söyleyerek, şu anda ilgili yasanın yürürlükte olduğunu belirtti.
Mahkeme sonrasında açıklanan kararı değerlendiren Bedevi, Anayasa Mahkemesi üyesi Ahmet Kalkan’ın okuduğu çoğunluklu kararın neticesi ve gerekçelerine Mehmet Türker ve Hüseyin Besimoğlu’nun katıldığını beyan ederek, 3 kişilik çoğunluk kararın oluştuğunu dile getirdi.
Bu karar ile anayasal geçerlilik ve anayasaya aykırılık açısından nihai, bağlayıcı ve kalıcı kararın üretildiğini söyleyen Bedevi, uzun süredir dava ile ilgili kararın beklendiğini ve sonucun ne olacağının belli olmaması nedeniyle yasanın uygulanmasında bazı sıkıntıların yaşandığını kaydetti.

“Yasa, herkes tarafından kabullenerek, uygulanmalı”
Bedevi, yasanın herkes tarafından kabullenerek, uygulanması gerektiğini ifade ederek, bu duruma ters herhangi bir düşünce ve icraatın dayanağı ile birlikte ihtimalinin kalmadığını belirtti.
Yasa prensiplerinin, yasanın kapsamına girmeyen konulara, durumlara ve tarihler ile birlikte borç ilişkileri türlerine uygulanmasını sağlamak gerektiğini dile getiren Bedevi, bu durumun yasa kapsamının genişletilerek veya devlette dahil, geçmiş ile geleceği kapsayacak tüm alacak-verecek ilişkileri ile ilgili gerçek bir Faiz Yasası’nın geçirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

---------------------------------------------

Mazbata ve Faiz Mağdurları Derneği Başkanı Kazım Ant: “Hukuk tarihine geçecek karar üretildi”

Öte yandan Mazbata ve Faiz Mağdurları Derneği Başkanı Kazım Ant ise Yasa’nın oybirliği ile iptal edilmediğini, ilgili Yasa’nın çıkmasından önce borç-alacak ilişkilerine verilmiş mahkeme hükümlerinin 3’e 2 geçtiğini belirtti.
Ant, verilen karar ile Kıbrıs Türk halkının kazandığını dile getirerek, “bu karar ile halkı yıllardır ekonomik soykırımdan geçiren ve halen yüksek faizlerle bunu devam ettiren, tefeci zihniyeti ile hareket eden kredi sağlayıcılar kaybetmiştir” dedi.
Mahkeme’nin hukuk tarihine geçecek ve hukuk fakültelerinde okutulması gereken çok önemli bir karara imza attığını dile getiren Ant, 14 ay önce açılan dava ile ilgili umudunu hiçbir zaman kaybetmediğini ifade etti.

“Başka bir karar üretilseydi, tutuklamalar mahkeme salonunda başlardı”
Ant, dava sonucunda açıklanan karar dışında başka bir kararın üretilmesi halinde de mahkeme salonunda tutuklamaların başlayacağını belirten Ant, “Eğer bu karar dışında başka bir karar verilseydi, başta ben olmak üzere, ortaya koyacağım tavır ve isyan nedeniyle hapis ve daha sonrada mazbatalar, haksız icralar yürürlüğe girecekti. Geriye dönüldüğünde, daha önceki mahkeme hükümlüleri yürürlükte olacaktı. Borçlar, yasadan önce olduğu gibi anaparanın çok üstüne çıkacaktı” dedi.

“Borç-alacak ilişkilerinin sağlıklı zemine oturtulması için çalışma yapılmalı”
Verilen karar ile yasama organına borç-alacak ilişkilerinin daha sağlıklı bir zemine oturtulması için yasal çalışmaların yapılması gerektiğini dile getiren Ant, bununla birlikte bu tip haksızların engellenmesi için ilgili yasaların çıkarılması gerektiğinin ortaya konulduğunu da dile getirdi.