"Artık 66 yaş üzeri hayvancılar ve çiftçiler ve sigorta kaydı olmayanlar devletten katkı, teşvik almamalı" demişti Hayvancılar Birliği Başkanı!
Oysa 'taban' böyle demiyor!
Ülkede yaratılan sistem neredeyse hiçbir alanda “üretim” ya da “verimliliği” odağına almıyor...
Özne üretim ya da topluma hizmet değil.
Hep “alacaklıyız” kendimize, topluma “verecekli” olamıyor kimse...
Kimi ‘zümresel’ haklar, giderek toplumsal ‘haksızlıklar’a dönüşüyor böylece.

*  *  *

Yaşlıca bir çiftçiyle konuşuyorum...
- Böyle olursa elli kişi zor bulurlar, diyor...

*  *  *

Çoğunluğu memur, polis, gardiyan, sivil havacı "evlatlar" babaları adına yapıyor çiftçiliği, hayvancılığı...
Olmadı anaları!
"66 yaş üzeri"nin sırrı bu!

*  *  *

Özellikle de düzensiz mesailerde çalışanların uğraşı böyle...
Bir tam gün iş, iki tam gün dinlenme (!)

*  *  *

Böylesi bir çiftçi "evlat"la konuşuyorum.
Polis...
- Babamın tarlasını ekmeyim mi yani? diye soruyor...
- “Ek”, diyorum.
Mesele ekip biçmek değil ki, mesele tarla ya da mandıradan çok Maliye'nin kasasına bakmak.
- Elbette çiftçilik yap zamanın varsa, hayvancılık yap, üret... Ama illaki devletten teşvik ya da tazminat niye istiyorsun ki? Bu devlet zaten bir maaş ödüyor sana... Yazık değil mi yeni kaynak için vergi, fon, harç, pul parası ödeyen dar gelirli on binlerce insana... Elbette üret ve üretiminle kazan...
- "Olmaz" diyor...
Ne olmaz?
- Teşvik ya da tazminat almadan olmaz...

*  *  *

Hayvancılar Birliği Başkanı'nın sözünü anımsatıyorum...
"... bütün üretici artık sigortalı olacak, sigorta kaydı olmayana, 66 yaş üstüne ve ikinci iş yapana destek verilmeyecek..."
- Yapamazlar, diyor dostum!
Haklı...
Yapamazlar çünkü bu sistem "oy devşirme" üzerine böyle kurumsallaşmış senelerce!
Yapmazlar, yapamazlar, yaptırmazlar!
Ne üye bulurlar sonra partilerine, ne de delege!