1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Soyer: “Cumhurbaşkanı elde edilen şansı heba etti”
 Soyer: “Cumhurbaşkanı elde edilen şansı heba etti”

Soyer: “Cumhurbaşkanı elde edilen şansı heba etti”

Meclis’te Bütçe görüşmelerinde 2. gün... Genel Kurul, 23.122 milyon TL’lik cumhurbaşkanlığı bütçesini görüştü

A+A-

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurul’u dün ilk olarak toplam 23 milyon 122 bin 330 TL olarak öngörülen Cumhurbaşkanlığı bütçesini ele aldı

İlk sözü alan CTP-BG Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na destek veren ana muhalefet partisinden konuyla ilgili konuşma beklediğini anlattı.

Cumhurbaşkanlığı’nın Kıbrıs sorunu gibi çok önemli bir noktada temsil edici pozisyonda olduğuna dikkat çeken Soyer, Nisan 2015’te Cumhurbaşkanlığı seçimi olacağı için geçtiğimiz dönemdeki iç ve dış gelişmeleri ele almanın önemine vurgu yaparak, ilgili dönemde yaşananları değerlendirdi.

Soyer, Cumhurbaşkanı’nın Kıbrıs Sorunu’nun çözülmesi için elde edilen şansı heba ettiğini savundu.

Eroğlu’nun kendi hükümet döneminde imzaladığı pakete daha sonra muhalif olduğunu iddia eden Soyer, Cumhurbaşkanı Eroğlu, Halil İbrahim Akça’nın atanmaması yönünde mektup yazmasına rağmen Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçiliği’ne atandığına işaret ederek, bu tür davranışların Kıbrıs Türk toplumunun onurunu zedelediğini söyledi.

Soyer, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun UBP’deki kavgada doğrudan taraf olduğunu savunarak, bağımsız olarak hareket etmesi gerekirken bu tür davranışlara girmenin Cumhurbaşkanlığı makamını zedelediğini belirtti.

Bu dönemde yaşananların etkilerinin hala devam ettiğini söyleyen Soyer, İrsen Küçük hükümetinin düşmesinden, şimdiki hükümete kadar yaşanan tüm süreçlerde Eroğlu’nun etkili olduğunu iddia etti.

Soyer, bütün bu süreçlerin Cumhurbaşkanlığı seçimleri için hazırlandığını ileri sürerek, ülkenin böylesi bir dönemi hiç yaşamadığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun, seçim yatırımı için Kıbrıs müzakerelerinde “Ortak Metini” baskı altında imzaladığını açıkladığı yönünde açıklama yaptığını söyleyen Soyer, müzakerelerin durduğu bu aşamada bunun kabul edilebilir olmadığını belirtti.

Soyer, Eroğlu’nun iç siyaset ve Kıbrıs konusuyla ilgili tutumunu eleştirdi.

----------------------------------------------------------------------

Cumhurbaşkanlığı bütçesi oy çokluğuyla onaylandı

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu 23 milyon 122 bin 330 TL olarak öngörülen Cumhurbaşkanlığı'nın 2015 bütçesini oy çokluğuyla kabul etti.

Tatar: “Kıbrıs konusunda hiçbir şey yürümüyor, sıkıntılar var”


UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar, 2009’da maliyeyi devraldıklarında bir “batak” devraldıklarını belirterek, o dönemde ülkedeki ekonomik sıkıntılara işaret etti, kendilerine yönelik eleştirileri anlamadığını, kendilerinin de hafızası olduğunu ve geçmiş dönemi hatırladıklarını söyledi.

Tatar, bir milyon TL’lik YÖDAK bütçesinin, artan öğrenci sayısı ve yapması gereken işlere bakıldığında yetersiz olduğunu, bunun artırılması ve kurumun güçlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, eğitimin, turizmden iki kat daha fazla gelir getirdiğine işaret etti.

ABD Başkan Yardımcısı’nın Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu Cumhurbaşkanlığı’nda ziyaret etmesinin ve açıklama yapmasının önemine vurgu yapan Tatar, bunun küçümsenemeyeceğini ifade etti.

“The Economist” dergisinde Kıbrıs konusu ile ilgili çıkan bir yazıyı okuyan Tatar, Kıbrıs konusunda hiçbir şeyin yürümediğini, sıkıntılar olduğunu kaydetti.

Tatar, hellim konusunda Kıbrıslı Türklere bir zorlama yapılması ve Rum tarafının mührünün istenmesi durumunda bunun kabul edilemeyeceğini belirterek, bunun büyük bir haksızlık olacağına işaret etti.

Ersin Tatar, Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını korumak için dik durması gerektiğini, karşı tarafın tutumunun ortada olduğunu, bu yüzden Türkiye’nin son yıllarda gösterdiği dik duruşun ve KKTC’ye sahip çıkmasının önemine vurgu yaptı.

Kıbrıs Rum tarafının yıllarca örnek gösterildiğini ancak şimdi durumunun ortada olduğunu, ekonomisinin battığını ifade eden Tatar, Kıbrıs’ta finans sorunu çözülmezse Kıbrıs sorununun çözümünün zor olduğunu, Kıbrıs’ta bir anlaşma isteniyorsa bunların çok iyi tartışılması gerektiğini, ayrıca çözüm sonrası ne olacağının da önem taşıdığını vurguladı.

Görüşmecinin dik durması gerektiğine de işaret eden Tatar, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun bunu layıkıyla yerine getirdiğini ifade etti, Kıbrıs konusunda birlikte hareket edilmesi gerektiğini kaydetti.

Kalyoncu: “ ‘Bir çakıl taşı vermeyiz’ politikası değişti”

CTP-BG Girne Milletvekili Ömer Kalyoncu, demokrasilerde fikir farklılıklarının doğal olduğunu belirterek, Kıbrıs konusunda herkesin görüşünü ortaya koymasının zenginlik olacağını kaydetti ve yıllar önce ortaya konan “bir çakıl taşı vermeyiz” politikasının değiştiğini söyledi.

Kalyoncu, Kıbrıs konusunda artık dünyanın anladığı dilden konuşulması gerektiğini, Annan Planı’na “evet” denmeseydi bugünün şartlarına gelinemeyeceğine dikkat çekerek, Kıbrıslı Rum liderin masadan kaçmakla hata yaptığını ifade etti, ancak Eroğlu’nun geçmiş liderle de ortaya bir şey çıkaramadığını savundu.

Akansoy: “Cumhurbaşkanı kolektif hareket etmiyor”

CTP-BG Mağusa Milletvekili Asım Akansoy, Senfoni Orkestrası’nın 39 personele ihtiyacı olduğunu ancak 14 kişilik kadro öngörüldüğünü, senfoninin dış temsiliyet açısından oldukça önem taşıdığını ve kadrosunun artırılması gerektiğini ifade etti.

Akansoy, Cumhurbaşkanlığı makamının Kıbrıs sorununun çözülmesi ve toplum liderliği açısından büyük önem taşıdığını kaydetti.

Akansoy, müzakere sürecine değinirken, 11 Şubat 2014 tarihinde imzalanan ortak metnin her iki taraf için bağlayıcı olduğunu belirtti.

Asım Akansoy, son 5 yıllık dönemin Kıbrıslı Türkler için iç açıcı olmadığını 2004’ten itibaren yakalanan moral değerlerin son 5 yılda düştüğünü belirtti ve Kıbrıslı Türklerin 5 yıllık dönemde ‘çözüm isteyen taraf’ imajını yitirdiğini iddia etti.  Akansoy, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun kolektif hareket etme yerine süreci kendi ekibiyle yürütmeye çalıştığını söyledi.

Kıbrıs sorununun çözümüne yarar sağlayacaksa Maraş konusunda adım atılması gerektiğini belirten Akansoy, bugün Kıbrıs Türk tarafının Kıbrıs sorunun çözümünde belirleyici olma rolünü kaybettiğini, ABD dahil ilgili tüm tarafların Türkiye ile diyalog kurduğunu, Kıbrıs Türkü’nün dikkate alınmadığını ileri sürdü.

Akansoy, Rum lider Anastasiadis’in müzakere masasına döndürülmesi için strateji geliştirilmediğini ifade etti.

Akansoy, gerilimi artırmamak için 23 Aralık’ta süresi dolacak Navtex’in süresinin uzatılmamsı gerektiğini, bu konuda Cumhurbaşkanı’nın taraflara çağrı yapması gerektiğini söyledi.

Atun: “Ortak metnin imzalanmasında Cumhurbaşkanı’nın belirgin başarısı var”

UBP Mağusa Milletvekili Sunat Atun, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın ziyaretiyle ilgili yapılan eleştirilerin yanlış olduğunu, Biden’ın Cumhurbaşkanı’nı makamında ziyaret ettiğini, Biden’in ziyaretini bahane göstererek devletin ayaklar altına alınamaması gerektiğini söyledi.

Atun, ortak metnin bugüne kadar imzalanmış en ağırlıklı metin olduğunu söyleyerek, ortak metnin imzalanmasında Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun belirgin bir başarısı bulunduğunu anlattı.

Atun, Cumhurbaşkanlığı makamını yürütmenin devleti benimsemeyi ve sevmeyi gerektirdiğini ifade etti.

Atun, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun çözümü kovalayan dirayetli müzakere politikası ile ‘uzlaşmaz’ gömleğinin Rum tarafına giydirildiğini kaydetti.

Sunat Atun, güven artırıcı önlemlerin sosyal ve ekonomik anlamda görüşülmesi durumunda karşılıklı anlayışın gelişebileceğini, Rum tarafının hepsini kendisine istediği güven artırıcı önlemleri Türk tarafının kabul etmemesi gerektiğini söyledi.

Suçluluk psikolojisini bir kenara bırakmak gerektiğini kaydeden Atun, devleti daha da ilerletecek vizyonun esas olduğunu belirtti.

Erhürman: “İmzalanan metinlerin içerikleri ayni”

Daha sonra söz alan CTP-BG Lefkoşa Milletvekili Tufan Erhürman, 11 Şubat 2014 tarihli ortak açıklamanın çok önemli metin olduğunu ancak, Talat ile Hristofyas döneminde de 3 mutabakat metni imzalandığını belirterek içerikleri hakkında bilgi verdi.

Erhürman, 11 Şubat 2014 tarihli ortak metin ile Talat ve Hristofyas arasında imzalanan mutabakat metinlerinin içeriklerinin aynı olduğunu anlattı.

Erhürman, federasyonun bir Türk tezi olduğunu ve ilk coğrafi temele dayalı federasyon tezini ilk kez Türk tarafının ortaya koyduğunu söyledi.

Erhürman, ortak açıklamanın amacının; çizgileri çizilmiş sahaya liderler Eroğlu ve Anastasiadis’i çekmek olduğunu 1977 yılından itibaren sürdürülen müzakerelerde yeni bir şey olmadığını kaydetti.

İki ayrı devlet argümanının çok ciddi riskler taşıdığını, bu yöndeki çözümün uluslararası sıkıntılar yaratacağını belirten Erhürman, Türk tarafı ne zaman “sahanın dışına çıksa” kaybettiğini, sınırları çizilen sahanın içinde alarak Kıbrıs Türk halkının haklarını azami seviyede korumak gerektiğini anlattı.

Candan: “Eroğlu’nun 5 yıllık Cumhurbaşkanlığı görevi Kıbrıs Türk halkı için kayıp”

CTP-BG Güzelyurt Milletvekili Armağan Candan, Derviş Eroğlu’nun 5 yıllık Cumhurbaşkanlığı görevinin Kıbrıs Türk halkı için kayıp olduğunu, halkın içe kapandığını, karamsarlığın en üst seviyeye çıktığını savundu.

Candan, söz konusu dönemde uluslararası camiada yeni açılımlar elde edilemediğini, toplumun geri gittiğini, izolasyonların azaltılmasında yol alınamadığını, Kıbrıs sorununun çözümünde ilerleme kaydedilmediğini iddia etti.

Eroğlu’nun özel görüşmecisini 5 kez değiştirmesinin de istikrarsızlık göstergesi olduğunu öne süren Candan, Cumhurbaşkanlığı bütçesinin Kıbrıs Türk halkının yararına kullanılması gibi bir kaygıları bulunduğunu belirtti.

Yeniden söz alan UBP Milletvekili Ersan Saner, Candan’ın konuşmasına atıfta bulunarak Kıbrıs Türk tarafının kendi kendini suçlamaya devam etmesiyle bir yere varılamayacağını belirtti.

Çakıcı: “Eroğlu ve Özersay çözüm yolunda başarısız”

TDP Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı, dünkü tartışmaların niyetle ilgili olduğunu söyledi.

Çakıcı, Kıbrıs meselesinde vizyon farklılığının giderek daraldığını, kurumsal anlamda bağımsız devlet diyenlerin azaldığını, Cumhurbaşkanı, UBP ve

DP-UG’nin federasyonu desteklediğini, federasyonun da zaten masada olduğunu belirtti.

Çakıcı, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun federasyona dayalı çözüm vizyonu ve niyeti olmadığını, süreç gerektirdiği için masada federasyonu görüştüğünü iddia etti.

Çakıcı, Eroğlu’nun çözüm süreciyle ilgili görüşme sürecinin başarılı geçmediğini çözüm niyetiyle sürdürülmediğini savundu.

Çakıcı, Kudret Özersay’ın müzakereciyken Cumhurbaşkanı adayı olmasını eleştirerek, Eroğlu ile Özersay’ın çözüm yolunda başarısız olduğunu iddia etti.

Petrol ve doğal gazın motivasyon getirdiğini ancak çatışma riski de taşıdığını ifade eden Çakıcı, petrolün paraya dönmesi durumunda ne olacağını sordu.

TDP Milletvekili Çakıcı, en akılcı yöntemin çözüm sürecini ileriye taşıyarak Kıbrıslı Türklerin haklarını en üst düzeyde korumak olduğunu ancak 5 yılda bunların gerçekleşmediğini kaydetti.

Çakıcı AB ve çözüm vizyonu olan bir Cumhurbaşkanı gerektiğini belirterek Cumhurbaşkanlığı bütçesine ret oyu vereceklerini açıkladı.

Meclis Genel Kurulu daha sonra Cumhuriyet Meclisi bütçesini görüşmeye başladı.

--------------------------------------


Genel Kurul’da Meclis bütçesi görüşüldü…

Saner: “Her yerde tasarruf yapılırken neden Meclis bütçesine artış getirildi”

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu Cumhurbaşkanlığı bütçesinin onaylanmasının ardından 19 milyon 790 bin 490 TL olarak öngörülen Cumhuriyet Meclisi bütçesini görüşmeye başladı.

Bütçe üzerine ilk sözü alan UBP Mağusa Milletvekili Ersan Saner Meclis bütçesine olumlu oy vereceklerini açıkladı.

Saner, bazı bütçelerde azalma olurken Meclis bütçesinde 806 bin TL artış olduğunu ifade ederek her yerde tasarruf yapılırken neden Meclis bütçesine artış getirildiğini sordu.

Saner, Meclis çalışma koşullarının ilkel olduğunu Meclis binasının hizmet veremeyecek durumda olduğunu ileri sürdü.

Yağmurun dışarıda durduğunu, ancak Meclis’te devam ettiğini, bir çok odanın akıttığını anlatan Saner, sigara fabrikasından olma binanın kullanılmasında ısrar edilmesini eleştirdi.

Saner, Meclis Başkanı’nın geçen yıl iç politikaya dönük mesajlar verirken şimdi Kıbrıs konusunda mesajlar vermeye başladığını bunun seçime yönelik olduğunu kaydetti.

Siber: “Artış ihaleler ve memurlar için”

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Ersan’ın eleştirilerine yanıt verdi.

Siber, Meclis bütçesinden Meclis memurlarının maaşlarının da ödendiğini bütçedeki artışın memurların maaşlarına gelecek olan artışı ifade ettiğini, geçen dönemde olmayan temizlik ihalesi ve otopark ihalesinin de bütçede yer aldığını belirtti.

Siber, Meclis Başkanı’nın hükümet işlerine karıştığı söylemine çok üzüldüğünü kaydederek, hükümeti ilgilendiren konuların halkı ilgilendirdiğini, halkı ilgilendiren konuların kendisini de ilgilendirdiğini vurguladı.

Siber, hellim konusunda da Avrupa Birliği ve BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Eide’ye mektup gönderdiğini kaydetti ve Türkiye AB Bakanı Volkan Bozkır’dan bu konuda katkı talep ettiğini ifade etti.

Siber, kurumlar arası ilişkinin önemli olduğunu bundan neden rahatsızlık duyulduğunu sordu.

Siber yoklamalar konusuna da açıklık getirerek Meclis’te yoklamalar yapıldıktan sonra milletvekillerine yazı verilerek itirazlarının sorulduğunu, itirazlar alındıktan sonra web sitesinde yayınlandığını, haberi yapan basın mensubunun da bilgiyi web sitesinden aldığını, kasıt olmadığını belirtti.

Siber, bundan sonraki süreçte komitelere katılımların da web sitesinde yayınlanacağını, bunun şeffaflık ilkesinin ve halka saygının gereği olduğunu belirtti.

Siber, Cumhuriyet Meclisi Başkanı olarak tasarrufa önem verdiğini belirterek elektrikte yüzde 30 artışa rağmen geçmişe oranla yüzde 60 tasarruf sağlandığını söyledi.

Siber Meclis’te müşavir yaratmadıklarını 15 mevcut müşavirin Meclis’te görev yaptığını belirtti.

Siber kendi döneminde Meclis’in ilk kez sosyal sorumluluk projesinde yer aldığını 7 sosyal sorumluluk projesine katılım gerçekleştirdiklerini belirtti.

Siber, “Bütün amacımız toplumu temsil etmek ve toplumun yaşam kalitesini artıracak yasalar getirmektir” dedi. Siber Meclis komitelerinin yüzde yüz performansla çalıştığını ve yasaların oy birliğiyle geçtiğini ifade etti.

Siber, “siyasetin karnesi düşük yükseltmek boynumuzun borcu” diyerek toplumu ilgilendiren konularda inisiyatif almaya devam edeceğini sözlerine ekledi.

Meclis Genel Kurulu çalışmalarının geç saatlere kadar sürdü.

(tak)

Bu haber toplam 1894 defa okunmuştur