1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. ‘Sevgili’ YURTTAŞ
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

‘Sevgili’ YURTTAŞ

A+A-

 

Üzüntüm, çok geniş yığınların, senelerdir göstermesi gereken büyük tepkiyi, işin içine “sevgili” girince alevlendirmesi...
Uyanmamız için aşk iksiri gerekiyormuş!

*  *  *

Özel hayat “özel”dir!
- “Devlet işine karıştırılmasın!”
Öyle ya!
“Toplu arınma töreni”mizi yaptık yeniden!
Yoksa, yaşadığımız toplumda kimseler “özel ahbaplık ilişkileri” nedeniyle istihdam edilmemiş, kredi almamış, hiçbir ayrıcalıktan yararlanmamış, “dosyasını öne aldırmak” için dahi olsa hiçbir “özel dostunu” aramamıştır!
Kimseler “Başbakan” peşinde koşmamış, “Bakanlar”ın ya da “müdürler”in kapısını arşınlamamıştır.

*  *  *

Bu ülke bunca çürümüşse, her meselesini “özel ilişkiler” üzerinden kurguladığı içindir!
Yasalar, ilkeler, standartlar, adalet yerine.
Neye karşıyız a dostlar, yurttaşlığın ayağa düşmesine mi, aşka meşke mi acaba?
Diyelim ki “dedikodu...”
Diyelim ki “yalan...”
Yurttaşlık tamam mı olacak bu durumda?
Peki ya diğerleri!
29 mühürlü emekçi alamazken, parlak şirketin şaşalı müdürü üç ayda cebine kimlik kartını koyuyorsa, o halde tamam mı?

*  *  *

Yollara, hastanelere, okullara sığmıyoruz.
Çünkü “nüfus planı” yok bu ülkenin.
Yurttaşlıklar keyfi!
“KEYFi” diyorum.
O da yetmedi “USULSÜZ”
Dahası “ADALETSİZ...”
Tüm bunları görmek ve kızılca kıyamet kopartmak için genç bir kadının fotoğrafı arkasına sığınmak mı gerekiyor acaba?

*  *  *

Son üç senedir, her hafta yazıyoruz.
Listeler yayınlıyoruz, çarşaf çarşaf...
“İstisnai yurttaş” ne demek? Zorunlu ne?
Bir yandan “haklıyı” ayırmak gibi toplumsal bir vazifemiz var.
Kurunun yanında yaşı yakmamak...
Diğer yandan “haksız, keyfi, usulsüz” yurttaşlıkların hesabını sormak...
Bu ülkenin “hazmetme kapasitesi”ni planlamamız ve bir “sınır” koymamız da şart.
Tartışmamız gereken bu!
“Bokunda boğul”
demişti ya meşhur modacı, tam da boğuluyoruz!

*  *  *

Kıbrıs’ın kuzeyini “yol geçen hanı” görmek, “KKTC kimliği”ni bir siyasi ranta dönüştürmek,  kimine “lütuf” kimine “eziyet” yapmaktır, yanlış olan...
Ve ülkenin başına kurulan ‘çapsızlar kurulu’, sizin hiç mi yok söyleyecek sözünüz sahi?

 

 

 

Bu yazı toplam 2257 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar