1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. ŞEHRİN ORTASINDA İNSAN KAÇIRMA
ŞEHRİN ORTASINDA İNSAN KAÇIRMA

ŞEHRİN ORTASINDA İNSAN KAÇIRMA

Lefkoşa’da önceki sabah filmleri aratmayacak bir insan kaçırma ve hırsızlık olayı yaşandı. 71 yaşındaki engelli Hasan Tayyar isimli yaşlı adam, güpegündüz kaçırılarak 590 TL’si çalındı

A+A-

Didem MENTEŞ

Lefkoşa’da önceki sabah filmleri aratmayacak bir insan kaçırma ve hırsızlık olayı yaşandı. Lefkoşa Devlet Hastanesi önündeki otobüs durağına van bir araçla gelen 4 şahıs, engelli olan 71 yaşındaki Hasan Tayyar’ı terminale götürecekleri gerekçesiyle araçlarına alarak, Taşkent bölgesine götürüp parasını çaldı. Hastaneden tedavi olup Meriç’teki evine gitmek için durakta beklerken, ‘gel biz seni terminale kadar götürelim’ diyerek Tayyar’ı arabaya bindiren 2’si kadın 4 kişi, yaşlı adamın 590 TL ve kimlik kartını çalarak ovada bırakıp kaçtı. Kayıplara karışan şahsılar polis tarafından her yerde aranırken, şüphelilerin Hasan Tayyar’a fiziki zarar vermediği belirtildi.

Tayyar: “Hiç korkmadım ama dondum kaldım…”
Yaşanan kaçırma olayı ardından 71 yaşındaki Hasan Tayyar yatmakta olduğu Lefkoşa Devlet Hastanesi Dahiliye Bölümü’nde YENİDÜZEN’e konuştu. Tayyar, “Hastaneden çıktım durağa yürüdüm. Otobüse bineceğim sırada geldiler, biz seni terminale kadar götürürüz dediler. Aralarında genç kız olanı daha önce görmüştüm, ben de araca bindim. Yolda onu alacağız bunu alacağız diyerek beni götürdüler. Sonra araba bozulmuş gibi şoför olan adam ve kız aşağıya indi. Ben de indim yürürdük, adam arabada bir şeyler gurcalardı. Kız konuşurken adam elimdeki poşeti çektiği gibi aldı. İçinde az bir nakit para, kimlik kartım ve hastane kağıtlarım vardı. Konuşmaları Türkiyeli gibiydi. Hiç korkmadım ama dondum kaldım… Biz bunlara alışık değildik, ne hallere geldik… Terbiyesizler…”

“Engelli olduğum ve yürüyemediğim için arabaya bindim”

Lefkoşa’nın merkezinde güpegündüz arabayla kaçırılan Hasan Tayyar, yaşadıklarını yatmakta olduğu Lefkoşa Devlet Hastanesi Dahiliye Bölümü’nün koridorunda YENİDÜZEN’e anlattı. Yaşadıkları karşısında donup kaldığını ancak korkmadığını vurgulayan Tayyar, mücahitlikten aldığı emeklilik parasından kalanların çalındığını ifade etti. Parasından çok kimlik kartı, küçük not defteri ve hastane raporlarının çalındığına üzülen Hasan Tayyar, ‘evime gidemeden hastaneye geldim, üstümü başımı değiştiremedim” diyerek üzüntüsünü dile getirdi. “Tanıdığım insanlardı ve engelli olup yürüyemediğim için araca bindim” dedi.

“Ne olduğunu hiç anlamadım”

Doğuştan engeli bulunan Hasan Tayyar, başından geçenleri şöyle anlattı: “Pazartesi günden beri hastaneye gider gelirdim. Dün sabah  da hastaneye geldim tahlil yaptırdım. Ondan sonra çıktım gittim durağa. Terminale giden otobüse binmek üzereyken, yanaştılar yanıma ve genç olan kız gitme da biz seni götürürüz dedi. Lefkoşa’nın içinde oturduğum dönemlerde gördüğüm kişiler olduğu için hem de engelli olduğum ve yürüyemediğim için bindim. Bir yaşlı kadın, bir genç oğlan ve şişman kel adamda şoför koltuğundaydı. Beyaz renk çift kabin bir van araçtı. Arkaya oturdum giderken, adam bana ‘biraz işimiz var birazdan seni atarım’ dedi. ‘Yoldan bir şeyler alacayık, bir şey istermin’ diye sorular sorarlardı. Gittiğim yolu da takip edemedim, Dikmen yolu gibi geldiydi bana. Durduk yolda endik aşağıya. Şoför olan adam ‘arabada bir şeyler var onarayım’ dedi, bir şeyler gurcalardı. Genç kız da kaldı yanımda diğerleri kaldı arabada. Sonra kız ağır ağır yürüdü ben de ağır ağır yürüyeyim dedim. Ta yürüyene kadar adam çabucak aldı elimdeki poşeti ve doğruldu arabaya. Ateşlediği gibi arabayı sürdü gitti, vallahi hiç aklıma gelmedi. Sonra yolu çıkaramadığım için bir araba gelirdi yolda, durdurdum onu ve adama sordum hangi yoldur diye. ‘Taşkent Okullar Yolu’ dedi ve polisi aradım. Aradılar götürdüler beni karakola ifade verdim sonra da bıraktılar beni hastaneye. Eve gidemeden üstüm başımla geldim.

“Dondum kaldım ama hiç korkmadım…”

Hatırlarım Bir günde berberde tıraş oldum. Bunlarla benim Lefkoşa’nın içinde tanışıklığım vardı. Ama yaşlı olan kadını hiç görmedim. O zaman ben evliyken bizim eve bunlar geldiydi ve telefon numarası verdilerdi. Ama telefon numarası çalışmaz. O ufak kızın adı Hatice’ydi. Bu söylediklerim 4 yıl önceydi.
Aklımda yoktu hiç böyle olay, dondum kaldım. Ama hiç korkmadım… Biz bunlara alışık değildik, ne hallere geldik… Terbiyesizler…
Ben mücahit emeklisiyim. Geçen hafta ödendim. Çok para yoktu ya cebimde. Bilmem onu bilerek mi aldılar. Bunlar Kıbrıslı değildi Türkiyeli gibiydiler. Vallahi o zaman ne Türkler ne de Rumlar savaş isterdi, hiç kimse istemezdi. Geldi şu Türkiye bizi kurtarsın keşke de kurtarmayaydı da ölüp gideydik.  Kaldık bunların içinde daha beter…

Bu haber toplam 5350 defa okunmuştur